Polenler dışında ev tozu akarları, küf mantarları ve hayvan tüyleri de bu dönemde ortaya çıkan alerjilere yol açan diğer etkenleri oluşturuyor. Acıbadem International Hastanesi Çocuk Alerjisi Uzmanı Prof. Dr. Feyzullah Çetinkaya, bahar alerjisinin çocukların yaşam kalitesini ciddi boyutlarda etkileyebildiğine dikkat çekerek, “Uyku kalitesinde bozulma, dikkat dağınıklığı, okul başarısında düşme, huzursuzluk, yorgunluk ve bu sorunlar nedeniyle okul ile derslerden geri kalmak, alerjik çocuklarda çok yaygın görülmektedir” dedi. Prof. Dr. Çetinkaya, bu nedenle çocuklarda bahar alerjisinin tedavisinde zaman kaybetmemek gerektiğini belirterek, “Yaşam alışkanlıklarında alınacak olan önlemler ve medikal tedaviyle çocuklar yaşıtları gibi sosyal aktivitelere katılabilir ve okul hayatına kolaylıkla devam edebilirler” şeklinde konuştu.
‘BELİRTİLER ETKİLENEN BÖLGEYE GÖRE DEĞİŞİYOR’
Bahar alerjisi tüm dünyada ve Türkiye’de çok yaygın görülüyor. Çocukların yaklaşık yüzde 10-30’unda alerjik nezle, yüzde 8-12’sinde astım, yüzde 10-15’inde atopik dermatit ve yüzde 8-10’unda göz alerjisi bulunuyor. Türkiye’de her yıl en az 100 bin çocuğa alerjik hastalıklardan birinin tanısı konuluyor. Bu hastalıkların birlikte görülme sıklığının yüzde 30 olduğu belirtiliyor. Bu rakam, yaklaşık her 3 çocuktan birinde alerjik bir hastalık olduğuna işaret ediyor. Bahar alerjisinin belirtileri vücudun etkilenen bölgesine göre farklılık gösteriyor. Çetinkaya, bahar alerjisinin sinyallerini, “Alerjik nezlede; burun akıntısı, sık sık hapşırmak, burun tıkanıklığı, burun ve boğaz kaşıntısı; göz alerjisinde gözlerde kızarıklık, kaşınma, sulanma ve ışıktan rahatsız olma; astımda hırıltı, uzun süreli öksürük, nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi; atopik dermatitte uzun süren şiddetli kaşıntı ve kuruluk” olarak özetledi.
BAHAR ALERJİSİNE KARŞI 7 ETKİLİ ÖNLEM!
Çocuk Alerjisi Uzmanı Prof. Dr. Feyzullah Çetinkaya, çocuklarda bahar alerjisine karşı alınması gereken önlemleri şu şekilde sıraladı: “Polen mevsiminde, günün erken saatlerinde evinizin pencerelerini kapalı tutun. Polenlerin en yoğun olduğu sabah 06.00-10.00 saatleri arasında ve rüzgarlı havalarda çocuğunuzu dışarı çıkarmayın. Dışarı çıkarken polenlere doğrudan maruz kalmaması için çocuğunuza şapka ve güneş gözlüğü takın. Eve gelince yüzünü ve ellerini mutlaka yıkayın. Kıyafetlerini eve gelir gelmez çıkarın. Kıyafetlerini, çarşaflarını ve havlularını yıkadıktan sonra dışarıda asla kurutmayın. Evinizi sık sık Hepa filtresi olan vakumlu bir süpürgeyle temizleyin.”
‘TEDAVİ ÇOCUĞUN YAKINMALARINA YÖNELİK DÜZENLENİYOR’
Bahar alerjisinde, zamanında doğru tanı konulması ve doğru tedaviye başlanması büyük bir önem taşıyor. Çetinkaya, bahar alerjisinde yaşam alışkanlıklarında alınacak olan tedbirlerin yanı sıra hastalığın en çok etkilediği bölgeye özel tedaviler uygulandığına işaret ederek, “Göz alerjilerinde göz damlaları ve antihistaminik ilaçlar; burun alerjilerinde kortikosteroid içeren spreyler ve damlalar; astımda solunum yoluyla verilen ilaçlar ve atopik dermatitte deriden uygulanan ilaçlar faydalı olmaktadır” ifadelerini kullandı.
‘ÇOCUĞUM İYİLEŞTİ’ DÜŞÜNCESİYLE İLAÇLARINI BIRAKMAYIN’
Çocuk Alerjisi Uzmanı Prof. Dr. Feyzullah Çetinkaya, bahar alerjisinde tedavinin genellikle yıllarca sürdüğüne işaret ederek, yaptığı değerlendirmenin devamında şunları söyledi: “Tedavi sürecinde zaman zaman ilaçlar azaltılabilir veya ara verilmesine karar verilebilir. Tedavisi uzun süren hastalıklar olduğu için ilaçların ve tedbirlerin ebeveynler tarafından aksatılmaması son derece önem taşımaktadır. Dolayısıyla çocukta belirtiler ortadan kalkınca ebeveynler ‘çocuğum iyileşti’ düşüncesiyle tedaviyi asla yarıda bırakmamalıdır. Bu durumda belirtilerin tekrar ortaya çıkması ve her şeye yeniden başlanması yaygın görülen bir sorundur.”