Annesine iyi bakan, kalbini kırmayan, bir dediğini iki etmeyen, harpte şehit düşenlerin mertebesine erişeceğini Allah (c.c.) dostları ifade etmektedir.  Sen ol ki sevgili dostum Kur’an’ı bir şifa bil. Kendi sağlığın, sıhhatin için, her şey için, her gün “ESTAĞFİRULLAH EL AZİM” de.   Yıllar yılı çalıştığın halde bir türlü mana açısından terfi edemedin. Bu ü aylar gerçekten terfi etme aylarıdır, kıymetini ve kadrini bilerek yaşamaya bakalım inşallah. Şunları okuyup ders alabiliyor muyuz işte asıl mesele budur.

Ecel yastığına koyunca başın

Dökülür gözlerinden kanlı yaşın,

Namazla, Kur’an olur senin yoldaşın,

Tek başına kabirde kaldığın zaman.

İlah cennet evine girenlerden eyle bizi,

Cennet içre Cemalini görenlerden eyle bizi Ya Kerimallah

Müminlere rahmet ola, münafıklar mahrum kala,

Doğru yola girenlerden eyle bizi Ya Kerimallah.

Bu dünyanın cefası çok, kimisi aç gezer kimisi tok,

Şol mizanda sevabı çok gelenlerden eyle biz Ya Kerimallah

Bakma dünyanın varına, daim düşüp Hak yoluna,

Beratını sağ eline alanlardan eyle bizi Ya Kerimallah.

Nuh Aleyhisselam dokuz elli sene yaşamış ve sonunda ne demiş:

Var mıdır bir kişi şu dünyada baki kalacak,

Hangi merdaneyi gördün felek de yar olacak,

Katre katre yem olup, kâseyi ömrün dolacak,

Burada hayır işleyen yine orada bulacak,

Kaybın çoksa halin ne olacak Ya Rabbel âlemin.

Kâbe aşkıyla yanan Kâbe sevgisini bakın ne güzel ifadeye çalışıyor:

Yanıyor kardeşim ciğerimin köşesi,

Mecnuna döndürdü Kâbe hevesi,

Merhem sürülmedik yaresi var,

Gönül Peygamberini arzular,

Yürüdükçe yeşil Kâbe görünür,

Kâbe’yi görenlerden yaşlar dökülür,

Merhem sürülmedik yaresi var.