Gündem Asayiş Politika Spor
E-Gazete Canlı Yayın Şehir Kameraları
Canlı Yayın Kutusu

CANLI YAYIN

Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Yiğit: Çay, kahve gibi kafeinli içecekler suyun yerini tutmaz

Hava sıcaklıklarının artmaya başlamasıyla özellikle vücudun ter ve vücut sıvıları ile kaybettiği sıvının geri koyulması gerektiğini dile getiren Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Yani su içmek elzemdir. Eğer sade su içmeyi sevmiyorsanız, içine meyve dilimleri ekleyerek tadını biraz daha aromalı hale getirebilir, antioksidan alımınızı arttırabilirsiniz” dedi.

Hava sıcaklıklarının artmaya başlamasıyla özellikle vücudun ter ve vücut sıvıları

Kafeinli içeceklerin suyun yerini tutmadığını vurgulayan Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Su içmek elzemdir. Eğer sade su içmeyi sevmiyorsanız, içine meyve dilimleri ekleyerek tadını biraz daha aromalı hale getirebilir, antioksidan alımınızı arttırabilirsiniz” dedi. Su içeriği yüksek sebze ve meyvelere de öğünlerde daha fazla yer verilmesi gerektiğini ifade eden Yiğit, tuz tüketiminin sınırlandırılmasını ve dışarıda tüketilen yiyeceklere dikkat edilmesini önerdi.  Soğuk kahveler ve soğuk çaylar gibi içeceklerin su ihtiyacını istenilen düzeyde karşılamayacağına vurgu yapan Yiğit, “Çay, kahve gibi kafeinli içecek tüketimini günlük olarak TÜBER’de (Türkiye’ye Özgü Beslenme Rehberi) belirtildiği gibi 800 ml ile sınırlandırmanız uygun olacaktır” uyarısında bulundu.

‘SUSUZLUK HİSSİNİN ARTMAMASI VE VÜCUDUN ÖDEM TUTMAMASI İÇİN TUZ TÜKETİMİ SINIRLANDIRILMALI’

Kabak, salatalık, yeşil biber, semizotu gibi su içeriği yüksek olan sebzelere beslenmede daha sık yer verilmesi gerektiğini kaydeden Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Su içeriği yüksek olan ve A, C, E gibi antioksidan vitaminleri bolca içeren karpuz, kavun, üzüm, şeftali gibi meyveleri de öğünlerinize ekleyin. Ancak bu meyvelerin şeker oranı da yüksek olduğu için tüketim miktarına dikkat edilmeli” dedi. Susuzluk hissinin artmaması ve vücudun ödem tutmaması için tuz kullanımının da sınırlandırılması gerektiğine dikkat çeken Yiğit, şunları söyledi: “Özellikle ev dışında yani restoranlarda yenilen yemeklerin tuz içeriği ve yağ içeriği evde yapılanlara göre daha yüksek olabiliyor. Bu nedenle en azından hazır soslar, mayonezli ve kremalı besinleri sınırlandırmakta fayda var.”

‘DONDURMA SEÇERKEN İYİ KALİTEDE OLANLARA YÖNELMEKTE FAYDA VAR’

Yaz aylarının vazgeçilmez lezzeti dondurmanın da sıcak havalarda tüketilebileceğini ifade eden Hülya Yiğit, “Ancak dondurma seçerken iyi kalitede olanlara yönelmekte fayda var. Keçi sütü ve salep kullanılarak hazırlanan Maraş dondurması uygun porsiyonda tercih edilebilir” dedi. Şekersiz olarak, tatlandırıcı eklenmeden meyvelerden yapılan sorbeler ve dondurulmuş meyveli yoğurtların da kolaylıkla bulunabildiğini kaydeden Yiğit, “Hatta evde bile bu tür yiyecekler kolaylıkla yapılabiliyor. Dondurma ve soğuk atıştırmalık ihtiyacı bu şekilde de karşılanabilir” açıklamasını yaptı.

‘YAZ AYLARINDA GLİSEMİK İNDEKSİ YÜKSEK KARBONHİDRATLARDAN KAÇININ’

Süt ürünleri, et, tavuk, balık gibi yiyeceklerin özellikle sıcak havalarda mikrobiyal bir bulaşma olmaması, besin zehirlenmesine yol açmaması için uygun sıcaklıklarda muhafaza edilmesi gerektiğine dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Bu tür besinler dışarıda uzun süre bekletilmemeli” dedi. Yiğit, açıklamasının devamında ise şu ifadelere yer verdi: “Pilav, makarna, beyaz ekmek gibi glisemik indeksi yüksek karbonhidratlar yerine siyez bulguru, organik tam buğday ekmekleri, nohut, yeşil mercimek gibi haşlanmış kurubaklagiller ile yapılan salataları tercih etmek de yaz aylarında yaşam kalitenizi arttıracaktır.”