Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

‘Eşdeğer ilaç güvenli ilaçtır’

Afyonkarahisar Eczacı Odası Başkanı Hakan Demir, “Eşdeğer (muadil) ilaçlar, orijinal (referans) ilaçlarla aynı özelliklere sahip, dolayısıyla hasta üzerinde aynı tedaviyi sağladığı bilimsel çalışmalarla kanıtlanan ilaçlardır. Orijinal ilaç ile eşdeğer ilaç arasında etkinlik ve kalite farkı yoktur. Bir eşdeğer ilaç, üretiminden hastaya sunulmasına kadar, orijinal ilaç ile aynı aşamalardan geçer. Eşdeğer ilacın orijinal ilaçla aynı tedavi etkinliğine sahip olduğu, bilimsel çalışmalarla ortaya konulmaktadır. Eşdeğer ilaç; kaliteli, güvenilir ve etkin bir ilaçtır” dedi.

Afyonkarahisar Eczacı Odası Başkanı

Afyonkarahisar Eczacı Odası Başkanı Eczacı Hakan Demir, son günlerde gündemi oldukça meşgul eden ve vatandaşlarda kafa karışıklığı oluşturan eşdeğer (muadil) ilaç konusunda Afyonşehir Gazetesi’ne önemli açıklamalarda bulundu. Eczacı Odası Başkanı Demir, “Eşdeğer ilaç güvenli ilaçtır, eczacınıza güvenin” dedi. Oda Başkanı Demir; eczane, eczacılık ve ilaç konularında da bilgiler verdi.

Muadil (eşdeğer) ilaç, ilaç yokluğu, eczacıların yaşadığı sorunların yanı sıra eczacılık, Afyonkarahisar’daki eczane sayıları, eczane açma ve nöbetçi eczane konularında da bilgiler veren Eczacı Odası Başkanı Demir, şu açıklamalarda bulundu:

‘EŞDEĞER İLAÇ GÜVENLİ İLAÇTIR ECZACINIZA GÜVENİN’

“Eşdeğer ilaç güvenli ilaçtır, eczacınıza güvenin. Muadil ilaç kavramı, ülkemizde son günlerde Kocaeli’nde yaşanan elim bir ilaç alerjisi vakası ile gündeme son derece yanlış aksettirilen bir kavramdır. Belirtmekte fayda vardır ki; bir ilacın eşdeğer olduğuna karar veren tek yetkili makam T.C. Sağlık Bakanlığı’dır. T.C. Sağlık Bakanlığı eşdeğer onayı vermeden önce dünya standartlarında uygulanan bütün prosedürleri harfiyen ve titizlikle takip etmektedir. Bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmayan hiçbir ilaç eşdeğer onayı alamaz. Her ilaçta yan etkiler görülebilir. Bu etkiler ilacın prospektüsünde belirtilmek zorundadır. Eşdeğer ilaçlar, referans ilaçlarla aynı özelliklere sahip olduğu, dolayısıyla, hasta üzerinde aynı tedaviyi sağladığı bilimsel çalışmalarla kanıtlanan ve referans ilaçların koruma süreleri bittikten sonra satışa sunulan ürünlerdir. Referans ilaç, ilk bulan ve geliştiren firma tarafından ilgili kanunlar gereği patent koruması altında pazara verilen ilk üründür kabaca halk arasında orijinal ürün olarak tabir edilen üründür. Eşdeğer ilaçlar; sadece ülkemizde değil, dünyanın bütün ülkelerinde kamu otoriteleri tarafından üretimi desteklenen, daha uygun fiyata ve daha kolay ilaca erişimin sağlanabilmesinin yegane aktörü olarak görülen stratejik unsurlardır.”

‘EŞDEĞER İLAÇLAR HALK SAĞLIĞINI KORUMADA ÇOK KRİTİK ROL OYNAMIŞLARDIR’

Son zamanlarda Türkiye’de de eşdeğer ilaçların ilaç yokluklarında halk sağlığının korunmasında önemli bir rol oynadığını dile getiren Eczacı Odası Başkanı Hakan Demir, covid 19 pandemisinde eşdeğer ilaçlar sayesinde vatandaşların ilaç sıkıntısı yaşamasının önüne geçildiğini belirtti. Eczacı Demir, “Ülkemizde de son yıllarda yaşanan ilaç yokluklarında eşdeğer ilaçlar halk sağlığını korumada çok kritik rol oynamışlardır. Vatandaşın da eşdeğer ilaca bakış açısı ve varsa ön yargısı bu yokluklarda bulup güvenle kullandıkları eşdeğer ilaçlar ile olumlu anlamda gelişmiştir. Bunu bizzat mesleğimi icra ederken birçok defa yaşayarak tahlil ettim. Hafızalarımızı şöyle bir tazelemek gerekirse covid 19 pandemisinde çokça kullanılmış olan antiviral bir ilacın eşdeğer ruhsat izni olduğu için ülkemizde yerli imkanlarla eşdeğeri üretilmiş ve halkımız yurtdışından gelecek antiviral ilacın yolunu gözlemek zorunda kalmamıştır” ifadelerini kullandı.

‘ECZACILAR, İLAÇ YOKLUKLARINDAN DOLAYI MADDİ VE MANEVİ OLARAK OLDUKÇA YIPRANMIŞLARDIR’

Küresel şartlardan ve ekonomik gelişmelerden dolayı yaşanan ilaç yokluklarının eczacıların son yıllarda yaşadığı sıkıntıların başında geldiğini vurgulayan Oda Başkanı Eczacı Hakan Demir, ilaç yokluğunun meslektaşlarını maddi ve manevi olarak yıprattığını şu sözlerle ifade etti: “Eczacılar; son yıllardaki ekonomik gelişmelerden ve ellerinde olmayan, müdahil olamadıkları ve çözüm üretemedikleri ilaç yokluklarından dolayı maddi ve manevi olarak oldukça yıpranmışlardır. Oysa ki gerek pandemide gerekse bir daha yaşanmasını düşünmek dahi istemediğimiz Pazarcık ve Elbistan depremlerinde stratejik bir meslek grubu oldukları bir kez daha görülmüştür. Eczacılar, sorunlarının bütün çözüm önerilerini, alternatifleri ile modellemiş ve bunların dikkate alınacağı günleri özlemle beklemektedirler.”

ECZACILAR KAMUDA, ÖZEL SEKTÖRDE VEYA ECZANE SAHİBİ OLARAK ÇALIŞABİLİR

Afyonkarahisar Eczacı Odası Başkanı Hakan Demir, eczacılık mesleği hakkında bilgiler vererek bu mesleğin son durumu ile ilgili olarak, “Eczacılık mesleğinin, kamu hastanelerinin eczanelerinde, akademik personel olarak fakülte kadrolarında, sosyal güvenlik kurumunun reçete ve ilaç ile ilgili birimlerinde, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz kurumu bünyesinde yine kamu çalışanı olarak, ilaç fabrikalarının değişik departmanlarında ve yaygın olarak da serbest eczane sahibi, mesul müdürü veya yardımcı eczacısı olarak ülkemizde çalışma alanları bulunmaktadır. Ancak 2012 yılında kanunlaşan nüfusa göre eczane uygulamasından dolayı şu an fakültelerde okuyan ve eczacılık mesleğini serbest eczane sahibi olarak yapmayı düşünenlerin bu durumu gözeterek hareket etmelerinde fayda olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.

‘AFYONKARAHİSAR’DA 257 ECZANE OLUP HER 2 BİN 915 KİŞİYE BİR ECZANE DÜŞMEKTEDİR’

Oda Başkanı Eczacı Hakan Demir, Afyonkarahisar’daki eczane sayısından ve kişi başına düşen eczane sayısı hakkında bilgi vererek eczane açabilme şartları ile ilgili olarak, “İlimiz sınırları içerisinde 257 eczane olup her 2 bin 915 kişiye bir eczane düşmektedir. Eczane açarken Sağlık Bakanlığının belirlediği kriterler yine İl Sağlık Müdürlükleri tarafından teftiş edilerek İl Valiliği oluru ile ruhsatlandırma yapılmaktadır. Temel kriter Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olup, ‘Eczacılık Diplomasına’ haiz olmaktır. Ardından nüfus sınırlamasına göre açılacak ilçe nüfusunda 3 bin 500 kişi veya fazla sayıda nüfus kontenjanının açıkta olması gerekir’ ifadelerine yer verdi.

İLAÇ YOKLUĞUNUN FARKLI SEBEPLERİ VAR

Türkiye’de olduğu gibi farklı nedenlerle Afyonkarahisar’da da zaman zaman benzer ilaçların yokluğunun yaşandığını belirten Eczacı Odası Başkanı Demir, “İlimiz genelinde, ülkemizde de olduğu gibi dönemsel olarak talep artışına bağlı veya ilaç firması tarafından ekonomik nedenlerden dolayı üretim yapılamamasına bağlı olarak genellikle ve öncelikle kutu bazında ithalatı veya ülkemizde üretimi hacimsel olarak daha az olan dolaşım ve solunum sistemi gibi kronik hastalıkların ilaçlarından başlayarak, grip ilaçları ve antibiyotiklere varana kadar birçok ilaç yok olabilmektedir. Bunun bir zamanı, uzunluğu veyahut kesinliği bulunmamaktadır” dedi.

Afyonkarahisar Eczacı Odası Başkanı Hakan Demir, açıklamasının sonunda ise, “İlimizde nöbetler eczacı odası tarafından oluşturulup İl Sağlık Müdürlüğü’nün onayı ile 4 aylık listeler yürürlüğe girer” dedi. Bekir Turan Vural (Özel Haber)