Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş, AK Parti İnsan Hakları Başkanlığı tarafından AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen İnsan Hakları Eğitim Programı’nda, ‘Sosyal Politikalar ve İnsan Hakları’ konusunda sunum yaptı. Bakan Göktaş, Bakanlık olarak aileyi temele alarak uyguladıkları sosyal politikalarla çocukların, kadınların, engellilerin, yaşlıların, şehit yakını ve gazilerin refah ve huzurunu artırmayı hedeflediklerini vurguladı. Kadına yönelik şiddeti ‘açık bir insan hakkı ihlali’ olarak nitelendiren Göktaş, şiddet karşısındaki duruşlarından taviz vermedikerini belirterek, “Bu ihlal karşısındaki kararlı mücadelemizde tek bir vaka bile bizim için çok fazladır. Kadının yaşama, sağlık, güvenlik ve özgürlük gibi temel haklarını ihlal eden, aile ve toplum huzurunu tehdit eden şiddet karşısında duruşumuzdan asla taviz vermedik. Fiziksel, psikolojik ve ekonomik boyutları olan bu sorunla mücadelemizi, ‘sıfır tolerans’ ilkesi doğrultusunda büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Kanunu ile bu konuda dünyada eşi benzeri az bulunan hukuki bir düzenlemeye sahibiz. Koruyucu, önleyici ve iyileştirici tedbir çerçevesi ve uygulamaya koyduğumuz eylem planları ile kadına yönelik şiddete karşı topyekun bir mücadele ortaya koyuyoruz. 81 ilimizde bulunan 82 Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) ile kadına yönelik şiddetle mücadelede bilgilendirici faaliyetler ve danışmanlık hizmetleri veriyoruz. 112 kadın konukevimizde şiddet mağduru kadınları çocuklarıyla yepyeni, sağlıklı ve mutlu bir hayat için hazırlıyoruz. KADES uygulaması ve Alo 183 Şiddetle Mücadele Hattı ile şiddete karşı etkin bir mücadele veriyoruz. Elektronik kelepçe uygulamasıyla yüksek riskli vakaları yakından takip ediyoruz. Kadına yönelik şiddet konusunda, toplumun tüm kesimleri için farkındalık sağlayıcı eğitim ve seminerlerimize devam ediyoruz. Nihai ve kati hedefimiz, tüm kadınların mutlu ve güvende olması, ülkemizde şiddetin tek bir türünün dahi yaşanmaması” şeklinde konuştu.
‘ARTIK ÇOCUKLARIMIZ YURTLARDA KALMIYORLAR’
Geleceğin teminatı olarak nitelendirdiği çocukların sağlıklı, sosyal ve duygusal yönden güçlü, problem çözme yeteneği yüksek ve üretken bireyler olarak yetişmelerini önemsediklerini vurgulayan Göktaş, uyguladıkları aile odaklı sosyal hizmet modellerine ilişkin bilgi verdi. Çocukların aile yanında büyümelerine önem verdiklerini ifade eden Göktaş, “Bunun mümkün olmadığı durumlarda, çocuklarımızı bakım kuruluşlarımızda koruma altına alıyoruz. Hepimizin diline yerleşmiş geçmişten gelen bir ‘çocuk esirgeme yurdu’ kavramı var. Ancak, artık çocuklarımız yurtlarda kalmıyorlar. Aile ortamına yakın, çocuklarımızın komşuluk ilişkileri ile sosyalleşebildiği çocuk evlerimizde ve çocuk evleri sitelerimizde çocuklarımıza ev sıcaklığında bakım sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘KADINI GÜÇLÜ KILACAK HER SOMUT ADIM, ÜLKEMİZİN GÜÇLENMESİ DEMEK’
Kadınlara yönelik gerçekleştirilen hizmetlere de değinen Göktaş, “Şuna yürekten inanıyoruz ki, kadını güçlü kılacak her somut adım, ülkemizin güçlenmesi demek. Güçlü kadın, güçlü Türkiye demek. Bu çerçevede, bu yıl yürürlüğe koyduğumuz ‘Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planı’nda kapsamlı bir yol haritası benimsedik. Bu yol haritası ile kadınları eğitim, sağlık, ekonomi, liderlik ve karar alma mekanizmalarına katılım, çevre ve iklim değişikliği eksenlerinde belirlediğimiz politikalarla desteklemeye devam ediyoruz” dedi.
‘BÜROKRASİYİ ASGARİ SEVİYEYE İNDİRDİK’
Sosyal yardım programlarının uygulamasında hayata geçirdikleri sistemle bürokrasiyi asgari seviyeye indirdiklerini ifade eden Göktaş, “Eskiden 12 işlem noktasında, 17 farklı evrak temini ile 15-20 günde tamamlanan bir sosyal yardım başvurusu süreci vardı. 1003 sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfı tarafından kullanılan Bütünleşik Sosyal Yardım Bilgi Sistemi ile vatandaşlarımız tek noktadan, herhangi bir evrak talebi olmadan, sadece kimlik kartları ile 1-2 dakika içerisinde sosyal yardım başvurusu yapabiliyor” bilgisini paylaştı.
Göktaş, sunumunu ‘Türkiye Yüzyılı’nda bireyi, aileyi ve toplumu güçlendiren, toplumsal dayanışmayı pekiştiren, insan hak ve özgürlüklerinin sürekli geliştiği kapsayıcı bir sosyal politika çerçevesiyle vatandaşlara hizmet için çalışmalarını kararlılıkla sürdüreceklerini söyleyerek tamamladı.