Dolayısıyla bu sorunlar ya geçiştiriliyor ya da her biri için ayrı branşlardaki hekimlere başvurularak çözüm aranıyor. Oysa yaşam kalitesini ciddi boyutlarda etkileyen bu problemler ‘beyinde sıvı birikmesi’ anlamına gelen “Yetişkin hidrosefalisi” hastalığına işaret edebiliyor. Yetişkinlerde gelişen hidrosefaliye tanı konulmasında güçlük çekildiğine dikkat çeken Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Gökhan Acka “Hastalığa uzun süre tanı konulamamasının en büyük sebebi, hastanın yaşıdır. Hastalar mevcut yakınmaların yaşlılığa bağlı doğal bir süreç olduğunu düşünerek tablo ağırlaşmadan hekime başvurmazlar. Bir diğer olası nedeni ise sorunların ileri yaşlarda yaygın görülen sistemik hastalıklardan kaynaklandığının düşünülmesidir. Yürüme güçlüğü, baş ağrısı ve idrar kaçırma gibi yakınmaların tek bir hastalık nedeniyle gelişebileceği bilinmediği için her soruna yönelik farklı branşlardaki doktorlara gidilir. Böylece hidrosefali yıllarca sinsi sinsi ilerleyerek hastanın konforlu bir yaşam sürmesinin önünde ciddi bir engel oluşturabilir” diyor.
BELİRTİLER NELER?
Hastalığa ilişkin fiziksel ve bilişsel pek çok farklı belirti bulunuyor. Bu belirtilerin hepsi her hastada aynı anda gözlemlenmese de genellikle birkaçı bir arada görülüyor. Başlıca belirtiler arasında; baş ağrısı, mide bulantısı ve kusma, yürüme zorluğu veya yürüyüş bozuklukları, denge veya koordinasyon kaybı, artan uyku eğilimi, idrar kaçırma, görme bozukluğu, bozulmuş bilişsel beceriler, hafıza kaybı ve hafif bunama yer alıyor. Ancak hastalık ilerledikçe yürüme zorluğu, idrar kaçırma ve bilişsel sorunlar olmak üzere 3 temel belirti klinik tabloya hakim oluyor: Koordinasyon kaybı, yavaş, titrek ve dengesiz yürüme tarzıyla karakterize olan ‘yürüme zorluğu’ bu belirtilerden birini oluşturuyor. ‘Ani ve istemsiz idrar kaçırma’ ikinci temel belirti olurken; hafıza sorunları, dikkat eksikliği, konsantrasyon güçlüğü ve zihinsel işlevlerde azalma gibi ‘bilişsel sorunlar’ da 3’üncü temel belirti arasında yer alıyor.