Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Metin: Alzheimer riskiniz varsa beyin check-up’ı ile erken tanı alabilirsiniz

Tüm hastalıklarda olduğu gibi bilişsel hastalıklarda da erken tanının önemli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Metin, “Erken tanı için beyin check-up’ının yapıldığı kurumlara ve bilinçli, bilgili doktorlara bir an önce başvurmak en önemli adımlardan biri” dedi.

Tüm hastalıklarda olduğu gibi

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Barış Metin, bilişsel bozukluklarda erken tanının öneminden bahsetti, erken tanı için önemli olan beyin check-up’ı hakkında bilgi verdi. Bilişsel hastalıklarda erken tanının önemli olduğunu dile getiren Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Barış Metin, “Erken tanı için beyin check-up’ının yapıldığı kurumlara ve bilinçli, bilgili doktorlara bir an önce başvurmak en önemli adımlardan biri” şeklinde konuştu. Alzheimer gibi hastalıklarda bilinçsiz yaklaşımlar nedeniyle hastalığın orta ve ileri evrelere geldiğinde tanı konulabildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Metin, “Bu durum da var olan tedavi şansının kaybedilmesi anlamına geliyor. Erken tanı konan hastalarda, beyindeki Asetilkolin çevrimini teşvik eden ve unutkanlığı biraz yavaşlatan tedavi forumları daha etkili oluyor” açıklamasının yaptı.

‘STRES HORMONLARI GİBİ KRİTERLER DEĞERLENDİRİLİYOR’

Erken tanı için önemli olan beyin check-up’ı hakkında bilgi veren Metin, “Beyin check-up’ı ile beynin zihinsel faaliyetleri ve performansı değerlendiriliyor. Bilgisayarlı EEG cihazlarıyla beynin sağlıklı çalışıp çalışmadığı kontrol ediliyor, fonksiyon bozuklukları ortaya çıkarılıyor” ifadelerini kullandı. Beyin check-up’ında ayrıca bilgisayarlı EEG (CEEG) cihazıyla beyin fonksiyonlarının izlendiğini ve beyin haritasının çıkarıldığını kaydeden Prof. Dr. Barış Metin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yine bilgisayar yardımıyla hafıza ve dikkat ölçmeye yönelik kognitif testler uygulanıyor. Saptanan soruna göre tedavi ve rehabilitasyon programına geçiliyor. Beyne yapılan işlevsel check-up ile beynin sağlıklı çalışıp çalışmadığı kontrol ediliyor. Zihinsel faaliyetler değerlendiriliyor ve beynin biyoelektrik haritası çıkarılıyor. Dikkat, hafıza, zeka ölçümleri yapılıyor. Kişi, psikososyal açıdan değerlendiriliyor. Beyindeki hücreler arası bilgi aktarılması, stres hormonları gibi kriterler değerlendiriliyor.”

‘UNUTKANLIK ŞİKAYETİ OLANLARA DA BEYİN CHECK-UP’I ÖNERİLİYOR’

Herkeste zaman zaman unutkanlık görülebildiğini ifade eden Metin, “Bazı durumlarda unutkanlık kötüleşerek kalıcı sorunlar doğurabiliyor. Beyin check-up’ı ile erken tanı konulması halinde hastalara özel zihinsel geliştirme ve rehabilitasyon programları uygulanabiliyor. Erken tanı sayesinde zamanında uygulanacak tedavi ile dikkat ve konsantrasyon artırılabiliyor. Öğrenme ve kavrama yeteneği geliştiriliyor. Hafıza güçlendiriliyor. Gerekirse ilaç da önerilebiliyor” diye konuştu. Unutkanlık ve dikkat dağınıklığı gibi şikayetleri bulunanlara beyin check-up’ının tavsiye edildiğini aktaran Prof. Dr. Barış Metin, şunları söyledi: “Beyin check-up’ı sonrasında hastalara hücre yenileyici ve beynin stres salgılarını düzenleyici ilaçlar önerebiliyor. Ayrıca bilgisayarla dikkat, bellek, mantıklı düşünme, öğrenme, akılda tutma, hatırlama becerilerini artırıcı beyin egzersizleri yaptırılıyor.”

‘DEPRESYONUN BİYOLOJİK BOYUTU İZLENEBİLİYOR’

Depresyonun biyolojik boyutlu bir hastalık olduğunun artık bilindiğine de dikkat çeken Metin, “Beyinde bazı biyokimyasal alanların iyi işlev yapamamasıyla depresyon arasında bağlantı bulunuyor. Beyin check-up’ı ile beyinde düzensiz, çalışmayan alan olup olmadığına bakılıyor. Bu özellikle tedaviye dirençli depresyon hastalarında (yaklaşık yüzde 30’u) kullanılıyor. Yani depresyonun psikolojik ve sosyal boyutlu takibinin yanı sıra biyolojik boyutu da izlenebiliyor” ifadelerine yer verdi. Beyin check-up’ı ile stresin de belirlenebildiğinin altını çizen Prof. Dr. Barış Metin, sözlerini şöyle tamamladı: “Beyninde stres hormonları düzeyine bakılıyor. İnsanların tüm dengesini altüst eden stresin saptanması halinde, kişinin kendi zihinsel gücünü kullanarak, gerginlik giderici, vücudu ve zihni gevşetici egzersizlerle baş etmesi öğretiliyor. İnsan beynine yönelik kullanılan ilaçların, etkileri de aynı yöntemle saptanabiliyor. İlacın biyoyararlılığı ölçülebiliyor.”