TV100 ekranlarında Erdoğan Aktaş’ın moderatörlüğünde yayınlanan Eşit Ağırlık programına konuk olan İYİ Parti Afyonkarahisar Milletvekili Hakan Şeref Olgun, İstanbul Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın görevden uzaklaştırılmasını değerlendirdi, “Siyaseten konuya bakarsak iktidar bu tür şeylere de siyaseten gündem değiştirmek için yapıyor diye düşünüyorum” dedi. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı, Hukuk-Seçim ve Parlamento İlişkileri Başkanı Olgun, ihaleye fesat karıştırma suçlamasıyla gözaltına alınan Akpolat ile ilgili yaptığı değerlendirmede şunları dile getirdi:
‘SAVCILARIN GİZLİ OLARAK DELİL TOPLAMASI NORMAL’
Yargıda olan bir konuda önümüzde bir dosya olmadan herhangi bir karar vermemiz doğru değil. İstanbul Savcılığı’nın açıklamasında bir kayıt yapılırken suç belirtilir. Belediyelere rüşvet vererek ihale organize ettiğine yönelik bir suçlama var. Bu suçlama ile ilgili hususlar bilgi, belgeyle suçun oluşup oluşmadığına karar verecek. Savcıların gizli olarak delil toplaması normal. Buraya kadar sıkıntı yok. Her ne kadar hukuken belediyelerde harcama ve ihale yetkilisi bizzat belediye başkanı değilse de belediye başkanından habersiz kuşun uçmayacağı da doğrudur. Ortada bir suç varsa bunun sorumlusu da hukuken yetkili kişilerdir. Bizim olaya hukuken bakmamız gerekir.
‘ŞAFAK VAKTİ, KOÇBAŞIYLA KAPISI KIRILIP ALINMASINA GEREK YOKTU’
Mevcut iktidar Avrupa Birliği’ne giriş sürecinde öyle kanunlar çıkardı ki; tutuklamayı zorlaştıracağım, tutuklama şartlarını değiştireceğim. Artı olarak masumiyet karnesidir, buna istinaden kesinleşmeden bir kimse suçlanamaz. Bunları demokratikleşme adına yaptı. Ama siyaseten konuya bakarsak iktidar bu tür şeylere de siyaseten gündem değiştirmek için yapıyor diye düşünüyorum. Yani öyle veya böyle Beşiktaş Belediye Başkanı’nın şafak vakti, koçbaşıyla kapısı kırılıp alınmasına gerek olmadığını düşünüyorum. Çünkü biz hukukçuysak, bu işin bir sürü yolu var.
‘BU YARGIYI RESMEN ETKİLEMEKTİR’
Türkiye Cumhuriyeti’nde Ceza Usul Kanunu ve Türk Ceza Kanunu ve özel kanunlar olarak düzenlenmiş suçlar mevcut. Bunlarla ilgili savcıların araştırma yapmasına kimse bir şey söyleyemez. Zaten hukuk devletinde söylenmesi de yanlıştır. Daha insanlar hastaneye giderken, hastane kapılarına gazetecilerin yerleştirilmesi de yanlıştır. Bu yargıyı resmen etkilemektir. Daha insanlar mahkemeye çıkmadı, tüm Türkiye’de basın ceza veriyor, suç belirtiyor. O kişi yarın beraat ederse ne olacak? Yargılama açısından bu kadar karışılmasına karşıyım. Hukuka bu kadar karışılmaz.
‘HUKUKEN SORUMLULAR ARANIRSA, ONLAR SORGUYA ÇEKİLİR’
Bunun bu şekilde bir hukukçu olarak reklamasyon yapılmasına da karşıyım. Hukukta böyle bir şey yoktur. Harcama ve ihale yetkileri, yöneticilerin bir alt birimindeki kişilerdir. Hukuken sorumlular aranırsa, onlar sorguya çekilir. Diğer yönden belediye başkanının karıştığına dair delil varsa, bunu da bu şekilde ulu orta değil de, hukuk devletine yakışır şekilde, insanların da rencide olmadan bir şekilde sağlamak gerektiğini düşünüyorum.”