Sevgili konuklarım bu haftaki ‘’kahve tadında’’ sohbetimde sizleri Meryem ve Yasin çifti ile tanıştırmak istiyorum.
Çünkü yaptıkları çalışmalarla tüm Türkiye’nin dikkati çekerek ünlerine ün katmış bir o kadar da mütevazi değerli insanlar. İnsanlarla iletişimleri çok güçlü insan daha önce neden böyle bir kişilerle tanışmak gibi fikirleri oluşabiliyorum. Camdan yaptıkları eserler çok dikkatimi çekti. Cam sanatını belki son yıllarda duymuş olabilirsiniz oysa ki cam sanatı unutulmaya yüz tutmuş sanatlarımızdan sadece birisi. Bu iş üzerinde usta insanlar azalmaya başlamışken karşınıza iki tane pırıl pırıl genç insanları görmüşken şaşırmamak elde değil. Sevgili okurlarımı şimdi sizleri kahve tadında sohbetimizi hep birlikte yaparken keyifli güzel dakikaların yaşamanızı istiyorum.
1 – Meryem Hanım öncelikle siz kendinizden bahseder misiniz?
Merhaba Mustafa Bey öncelikle bir tesadüf eseri sizi tanımak çok güzel bunu belirtmek isterim. Ben 1987 Afyon doğumluyum. Doğma büyüme Afyonkarahisar’lıyım. Afyon Kocatepe Üniversitesinde Okul Öncesi Öğretmenliği okudum ve 10 yıldır bilfiil öğretmen olarak görev yapmaktayım. Mesleki hayatım sırasında hobi olarak Ebru Sanatına başladım. Hocam Özlem Çopur’dan Ebru sanatı kursları aldım ve kendimi kumaş üzerine ebru boyama konusunda geliştirdim. Şu anda kumaşları ebru sanatı ile boyayarak aksesuar yapmaktan büyük keyif alıyorum. Öğretmenlikten arda kalan zamanlarımı sanatla değerlendirmek bana huzur veriyor.
Yasin bey eşiniz kendisini anlattı sıra sizde sizi de okurlarımın tanımasını istiyorum?
Adım Yasin 36 yaşındayım 8 yıldır cam sanatı ile uğraşıyorum. Doğma büyüme Eskişehir’liyim.
Eskişehir de 3 yıldır cam sanatları atölyesi işletiyorum. Hem ticaret yapıyor hem de gençlere elimden geldiğince bu sanatın inceliklerini öğretiyorum. Eşim Meryem hanımla birlikte cam sanatını güzelliklerini insanlara göstermek ruhun derinliklerinde ki güzellikleri ortaya koyarak insanların mutluluğunu görmek bizi sevindiriyor.
- Ortak bir soru sormak istiyorum cam sanatı nedir? Nasıl yapıyorsunuz
Cam sanatı camın yüksek ısılarda eritilerek gerekli el aletleri ile camın şekillendirilmesidir. 4 farklı dalı ve çok farklı teknikleri vardır. Kelimelerle anlatılabilir değil tamamen uygulama üzerinde bir zanaattır. Yani anlatmak yerine yaşamak lazım denilir ya, işte öyle bir şey.
- Hayal gücünüzü ve gözlemlerinizi aktarabildiğiniz bu sanat dalında çok farklı çalışmalarınız var, böyle bir çalışma içerisinde kendi dünyanızı bize nasıl tanımlarsınız?
Çalışma öncesi sessizlik ve huzur içinde olmaya özen gösteririm. Zaten sakin bir yapım var ama bir o kadar da sıcak kanlı neşeli biriyim. Hayalimde bir çalışma içerisine girmek vardı, onu hayata geçirip yol almak istiyordum. Ama sadece kâğıt üzerindeydi. Hep düşünürüz sizde bilirsiniz? düşünceler zamanla kelimelere sonra icraata geçer. 36 yıllık düşünce ve duygu birikimini bu sanat ile daha somut bir şekilde ifade edebilir hale geldik, çok şükür.
- Cam sanatını nerede kullanabilir insanlarımız?
Aslında insanların yaratıcı güçleri vardır kendilerine göre onları yani Cam sanatı ile ilgili objeleri yaşam tarzlarına hayata bakış açılarına göre farklılıklar verir. Her insana göre şekillenir diyelim. Cam sanatını hayatın her alanında kullanabilir insanoğlu. Kısaca limit tamamen hayal gücüne bağlı.
5.Cam sanatına olan merakınız nasıl başladı hedefiniz neydi?
Hiç sormayın sizde biliyorsunuz günümüzde her insan istediği alanda çalışma ortamı bulamıyor. Kpss sınavlarına girip atanmak ve memur olmaktı. Ama ne yazık ki bunu başaramadım. Çok yakın bir aile dosttum sayesinde cam sanatı ile tanıştım. Ama tabiki hayalim bu değildi. Böyle olunca bu yolda devam etmeye karar verdim.
- Zaman zaman çok daha keyifli olması için farklı sorularla sizi daha iyi tanımak istiyoruz. Nasıl tanıştınız? Bu tanışmanıza vesile olan yoksa ‘’cam sanatı’’ mı vesile oldu?
Kesinlikle Mustafa Bey, bizim tanışmamıza vesile cam sanatı oldu. Birden fazla değişken ile birlikte tabiki. Bunları şöyle sıralayabilirim. Pandemiden önce dükkân buldum. Tamamen şans eseri ev sahibim ve değerli büyüğüm Hilmi Ulaş ile tanıştım. Pandemi girdi araya pandemi sonrası Cennet Hanım benimle çalışmaya başladı. Bir gün ben bir kompozisyon yaptım. Bunu sosyal medyada paylaştım. Meryem hanım bağımsız bir şekilde kompozisyona sosyal medyadan yorum yaptı. Meryem hanımın yaptığı yorum benim kompozisyonu anlatan bir bakış açısıyla yazıldığı için çok etkilendim. Şansa bakın ki Cennet Hanım ile yorum yapan Meryem Hanım çok yakın çıktılar. Aslında içim o an kıpır kıpır oldu onu tanımak istedim. Biz de kendisi ile kısa süre içinde tanıştık ve sonrası evlilik oldu…
- Aslında hedeflerinizin arasında yapmak istediğiniz bir olayı gerçekleştirdiğinizden bahsettiniz bunu gördük ve başarılı oldunuz. Peki bu hedefe ulaşmak için hangi evrelerden geçtiniz anlatmak ister misiniz?
Evet karavanımız, gezici sanat atölyemiz. Her işin ilk evresi önce hayal etmektir. Sonrası çaba ile güzelleşir. Araç baktık sonra aldığımız aracı 8 aylık bir süreçte yavaş yavaş amatör bir şekilde tamamlayıp yollara düştük. Bu ilk evre idi. Eksiklerimizi belirleyip şehre geri döndük. Şimdi ikinci evredeyiz. Eksiklerimizi tamamlayıp geri yollara düşeceğiz
- Meryem, Yasin çifti için en üzücü geçen günü ve en mutlu olduğunuz anlardan kısaca bahseder misiniz?
Şu ana kadar her şey çok güzeldi, eminim bundan sonrada böyle devam edecek. Birbirimizden öncesinde kaldı üzücü günler, Meryem’le ben “biz” olduktan sonra bizi hiçbir şey üzemedi.
- Ülkemizin hemen hemen her tarafını gezmiş birileri olarak Anadolu halkının güzelliklerini, içtenliklerini, misafirperverliklerini, doğallığı size nasıl bir çalışma yapmanıza yardımcı oluyor.
Gittiğimiz yerlerde gördüğümüz en güzel yerler gönüller oluyor. En keşfedilmemiş yerler hep oralar. Zaten maddeye anlam katan biz değil miyiz? Yaşamın içerisinde insan olmasa altının gümüşün çiçeğin denizin ne anlamı var. Gittiğimiz yerlerden hikayeler toplayıp onları takipçilerimizle paylaşıyoruz. Bu huzur dolu ortam bizi tabiki çok daha güzel çalışmalara itiyor, daha iyi insanlar olmamızı sağlıyor.
- Cam sanatının aslında Antik yıllara kadar geçmişinin uzandığını tahmin ediyorum. Bu sanatın neden ölmeye yüz tutmuş bir sanat alanı görülüyor sizce?
Yanıtı net olarak fabrikasyon. Artık insanlar mükemmeli arıyor. Bir başkasında gördüğünün aynını istiyor. Kusurlu da olsa ona özel olanı değil. Bir şeyi her zaman mükemmel yapmaya çalışıyor, kusurlarıyla sahiplenemiyoruz. Bu her şeyde böyle. Bir ressamın elinden tuvale çizilmiş resmi değil de fotoğraf makinesinden çıkan fotoğrafı tercih ediyoruz. Daha ucuz ve daha mükemmel. Bu iş bizim alanımızda da tam olarak böyle.
- Cam sanatının çeşitleri var mı? Ve teknikleri nelerdir?
4 farklı cam sanatı var
Alevde cam, sıcak cam, füzyon cam, üfleme cam sanatı. Teknikler gerçekten çok fazla … Vaktiniz olursa atölyeme beklerim orada size birkaçını gösterebilirim.
- Cam sanatında ne gibi malzemeler kullanıyorsunuz?
Sıcak cam elle tutulamadığı için çelik çubuklar ve çelik cımbızlar kullanıyoruz
- Son olarak ‘’kahve Tadında Sohbetimizde’’ Afyon Şehir gazetesi okurlarına neler söylemek istersiniz?
Hocam sizi tanımak çok güzel, sanatın her dalında ki insanların çalışmalarını kahve tadındaki sohbetiniz gündeme getiriyor onların hayatlarına dokunuyorsunuz bu anlamda bir cam sanatı ustası olarak bize zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederiz. Bizim ailemize katılmak isteyen “4tekersanat’’ ismi ile bize ulaşabilirler.
Sevgili dostlarım, arkadaşlarım bugünde Kahve Tadında çok değerli aslında unutulmaya yüz tutmuş bir sanat dalı olan Cam sanatı ile uğraşan iki güzel insanla harika bir sohbet gerçekleştirdik. Meryem, Yasin çiftine bende okurlarım adına teşekkür ediyorum. Birlikte yol aldıkları bu gemide hem kendileri mutlu olsunlar hem de yaptık güzel eserlerle insanları mutlu etmeye devam etsinler. Her şey gönlünüzce olsun sevgili dostlarım.