Festival alanında dikkat çeken stantlardan biri de Genç Hukukçular Kulübü’ne aitti. Ancak bu standın diğerlerinden bir farkı vardı: Yanına yaklaşanların gözlerinde merak, sorularında ise gelecek vardı.O gün, stant çevresi olağandan daha kalabalıktı. Üniversite öğrencilerinden çok, üniformasıyla gelen liseliler doluşmuştu masanın etrafına. Ellerindeki broşürleri karıştırırken, aralarında kendi geleceklerini fısıldaşıyorlardı. “Hukuk okumak zor mu?”, “Avukat olmak için ne yapmam gerekiyor?”, “Hak ve özgürlüklerimizi gerçekten biliyor muyuz?”
Soru Soran Gençler, Anlatan Geleceğin Hukukçuları
Genç Hukukçular Kulübü üyeleri, bu ilgiden oldukça memnundu. Güler yüzleriyle liselileri karşıladılar; sabırla dinlediler, içtenlikle anlattılar. Kulüp üyeleri sadece hukuk eğitiminin zorluklarını değil, hukukun toplumdaki yeri, temel hak ve özgürlüklerin önemi, adalet kavramının birey hayatındaki rolü üzerine sohbetler gerçekleştirdi.
Standın bir köşesinde hazırladıkları bilgilendirici sunumlar dönerken, masanın üstünde özenle hazırlanmış broşürler genç ellerle buluşuyordu. Öğrenciler, adeta küçük bir hukuk seminerindeymiş gibi hem öğrendi hem sordular.
Gençler İçin Bir Kıvılcım Hukuka İlk Adım
Bu karşılaşma, belki de bazı gençlerin içindeki hukuk sevdasını alevlendiren ilk kıvılcım oldu. Kim bilir, yıllar sonra adalet kürsüsünde oturan bir hâkim ya da savunma hakkını cesurca dile getiren bir avukat, o gün AKÜFEST’te Genç Hukukçular Kulübü’nün standında aldığı ilhamla bu yola çıkmış olabilir.