‘Afyon’un gerçeklerini Ankara’dan göremediler’

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Afyonkarahisar Belediye Başkan Adayı Sezer Küçükkurt, beraberindeki  İl ve Merkez İlçe yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Ambaryolun’daki esnaf ve vatandaşlarla bir araya geldi.  Ziyaretlerinde vatandaşlara Afyonkarahisar’a dair projelerini anlatarak istişarede bulunan Küçükkurt, “Öncelikle esnaf ve hemşehrilerime teveccühlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Göreve seçilip yetki alırsak önceliğimiz kamu menfaati olacak. Bugüne kadar sürdürdüğümüz yaşam tarzı gelince kamu menfaatinin peşinden koştuk. Bundan sonra da Allah nasip ederse yine kamu menfaatinin peşinde koşacağız. Söz konusu projelerle ilgili birçok eleştiri de var, destekleyen de var. Bunların hepsini inceleyeceğiz. Detayına ineceğiz. Kamu menfaatiyle ilgili bir olumsuzluk varsa orada müdahale etmemiz gerekecek. Ama kamu menfaatiyle ilgili bir eksiklik, bir yanlışlık yoksa başlanmış projeleri neden yarım bırakalım ki. Mesela AFRAY’la ile ilgili şöyle eleştiriler var. AFRAY projesi vatandaşımız arasında tam anlaşılamadı. Şu andaki AFRAY işi özetlemek gerekirse ANS kampüsündeki öğrencilerin demiryolu vasıtasıyla merkez Ali Çetinkaya Gar’a getirilmesinden ibaret. Ama hemşerilerimiz bunu nasıl algılıyorlar. Anıtpark’ın önünden de raylı sistemin geçeceğini, Bankalar Caddesinden de raylı sistemin geçeceği şeklinde algılıyorlar. Vatandaş böyle bilgilendirilmiş. Ama bugünkü bahsettiğimiz AFRAY bundan ibaret. Biz çarşıda bisikletle bile geçemediğimiz yollarda vagonları nasıl yürüteceğiz? Bu işin başka bir boyutudur” dedi.

’50 METREKARELİK BİR PARSELİN ÜZERİNDE 3 AİLE BARINIYOR’

Başkan Adayı Küçükkurt sözlerine şöyle devam etti: “Kentsel dönüşümle ilgili konuda işin en başından beri bizzat hemşehrilerimizle birlikte işin içerisindeyiz. Ben orada hak sahibi değilim. Ama doğduğum, büyüdüğüm mahalleler, eşimin, dostumun konumum, komşumun bulunduğu mahalleler aşağı yukarı hemen hemen her sokakta bir tanıdığım var. Kentsel dönüşümle ilgili hangi evin, hangi aileye olduğunu bilebilirim. Yaşanmışlıklarımız var orada, dostlarımız var. Bundan dolayı konuyu yakından takip ettik. Buradaki yanlışlık şu oldu, Afyon’un gerçeklerini Ankara’dan göremediler. Mısri Mahallesinde 50 metrekarelik bir parselin üzerinde 3 aile barınıyor. Ankara’daki yetkili kişiler art niyetli değil. Ama masa üstünden bunu 50 metrekareyi parsel olarak gördüler. Bu insanların hakkını burada savunamadılar. Maalesef hayatın gerçekleriyle Ankara’daki bürokrasinin gerçekleri örtüşmedi. Maalesef siyasetimiz de burada bu konuyla ilgili tam bir gerilim malzemesi buldu. Bir taraf kesinlikle yaptırmayız. Her şeye karşıyız derken bir tarafta hayır bu işe sadece biz biliriz, bizim dediğimiz olacak dedi. Arada ezilen vatandaş oldu. Halbuki çok kolaydı. Burada istişareyi işletmek, insanların gönlünü almak, fikirlerini sormak yani bu 1-2 haftanın içerisinde iş akıntısına koyabilecek bir şeydi. Maalesef buradaki fırsatı kaçırdık ve bu günlere geldik. Devletin sunduğu projeler de ortaya koyduğu çözüm önerileri de birçok hemşerimizin hoşuna gitmişti. Karşı çıkanlar olmuştu. Ama siyaset bunu iki taraftan körükleyince çözümsüzlüğe düştük. Kamu menfaati dediğim noktalar bunlar. Kamu menfaatiyle ilgili önceliğimiz kamu menfaati olacak dediğimde AFRAY’dan, kentsel dönüşüme geldik. Burada ne devletimizin zarar görmesini isteriz. Ne hemşirelerimizin zarar görmesini isteriz.” Haber Merkezi