İYİ Parti İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu, haftalık olarak düzenlediği basın toplantısında ulusal ve yerel gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Parti binasındaki haftalık basın toplantısında Mısırlıoğlu, yeni anayasa üzerine partisinin kaygılarını açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın muhalefet partilerini ve toplumu çeşitli algı operasyonlarıyla meşgulederek, perde gerisinde yeni anayasa çalışmalarını hızlı bir şekilde sürdürdüğünü ileri süren Mısırlıoğlu, küresel güçlerinCumhur İttifakı’na, kurulmasını istedikleri devletin anayasasını yaptırmak istediğini belirtti. Mısırlıoğlu, “Yeni anayasa üzerine İYİ Parti’nin kaygılarını paylaşacağım sizinle. Yani yeni devlet anayasası hedefleyen Cumhur İttifakı’nın sinsi planını sizlerle paylaşacağım. Erdoğan, muhalefet partilerini ve toplumu çeşitli algı operasyonlarıyla meşgulederken, perde gerisinde yeni anayasa çalışmalarını hızlı bir şekilde sürdürmektedir. En son yaptığı açıklamada 11 arkadaşıma görev verdim çalışıyorlar demiştir. Anayasa konusunda her şey milletten saklanmaktadır. Mademki millet için anayasa yapıyorsunuz, neden milletten saklıyorsunuz diye sormak gerekir. Erdoğan, CHP’yi Ekrem İmamoğlu ile kilitlemiştir. Önümüzdeki aylarda anayasa konusunun, İmamoğlu olayının önüne geçeceği görülmektedir diye konuştu.
‘KÜRESEL GÜÇLER, TUTSAK ALDIKLARI CUMHUR İTTİFAKI’NA, KURULMASINI İSTEDİKLERİ DEVLETİN ANAYASASINI YAPTIRMAK İSTEMEKTEDİRLER’
Mısırlıoğlu, yeni anayasa üzerine İYİ Parti’nin kaygılarını açıkladığı konuşmasının devamında şunları söyledi: “Küresel güçler, tutsak aldıkları Cumhur İttifakı’na, kurulmasını istedikleri devletin anayasasını yaptırmak istemektedirler.Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un açıklamalarından anlaşıldığına göre, Türkiye’de, kökü dışarıdan alınmış kararların tiyatrosu oynanmaktadır. Aslında alınan kararların senaryosu sahneye konulmaktadır. Gördüklerimiz sebepten sonuca değil, sonuçtan sebebe doğru nasıl gidildiğini göstermektedir. Dış basında, kararların alındığı, Abdullah Öcalan’ın yakın zamanda ev hapsine çıkartılarak, görüşmeleri bizzat kendisinin yürüteceği görüşü yer almaktadır.
‘BÜYÜK ÖLÇÜDE PKK MENSUPLARININ TAHLİYE EDİLECEĞİ ANLAŞILMAKTADIR’
DEM Partinin yapmış olduğu temaslar sonucunda ‘İnfaz Yasası’ acilen meclis gündemine alınmıştır. Genel af çıkartılması mümkün değildir. Büyük ölçüde PKK mensuplarının tahliye edileceği anlaşılmaktadır. Türkiye’ye dayatılan kararların ne olduğunu, sadece Erdoğan, Bahçeli ve Öcalan’ın bildiği düşünülmektedir. Çünkü bu süreçte İmralı’dan mesaj getiren ‘Ulak Heyeti’, birçok siyasi parti ile görüşmesine rağmen, kamuoyuna inandırıcı bir açıklama yapmamıştır. Sahibinin sesi olan bazı milletvekilleri ve yandaş medya, silahların haziran ayı içinde bırakılacağını söylemektedirler. Bu ifadeler sahibinden bağımsız olarak kullanılacak ifadeler değildir. Bu senaryo, silahların bırakılacağı algısını oluşturmak için sahnelenmektedir. Gerçekte silahların bırakılması sanıldığı kadar kolay değildir. Murat Karayılan’ın devlete meydan okuyan ifadelerinden bu anlaşılmaktadır.
‘İLK DÖRT MADDENİN, İŞLEVSİZ HALE GETİRİLMESİ PLANLANMAKTADIR’
Söz konusu anayasa, mevcut Anayasa’nın yenilenmesini değil, Ortadoğu’da meydana gelecek yeni devletin anayasasını yapmayı hedeflemektedir. Mevcut Anayasa’nın değiştirilemez denilen ilk dört maddesinin, Anayasanın içindeki 14, 24 ve 66′ncı maddelerde yapılacak düzenlemelerle işlevsiz hale getirilmesi planlanmaktadır. Türk milletine açıklanmayan yeni paradigma, dış basında tartışılmaktadır. Eski sürecin içinde yer alanlar, Erbil’de yayımlanan gazetelerde yeni süreci anlatmaktadırlar. Maalesef Türkiye’den bir yalanlama gelmemektedir. Aslında yeni paradigmanın İslami eksende, Türk-Kürt Federasyonu’nu amaçladığını anlamak zor değildir. Hatta destek sağlamak için buna Arapları da ilave edebilirler. Bunun ilk ipuçları, Erdoğan’ın Kürtlerin hamiliğini biz üstleneceğiz demesinden anlaşılmaktadır.
‘BAHÇELİ, YENİ KİMLİK SÖZÜNÜ AĞZINDAN KAÇIRMIŞ OLAMAZ’
Bahçeli, yeni kimlik sözünü ağzından kaçırmış olamaz. Büyük Orta Doğu Projesi (BOP) kaynaklı bu çözüm şekli, önce genişlemeyi, sonra daralmayı öngörmektedir. Türkiye, sınırları dışındaki Kürtlerle, İslami eksende birleştirilerek, Misak-ı Milli hedeflerine ulaşmış gibi bir algı yaratılmak istenmektedir. Yeni düzenleme, Türk ve Kürtlerden oluşan ‘iki toplumlu üniter devlet yapısı’ olarak planlanmaktadır. Böyle olduğu, Sarayın Hukuk İşleri Başkanı Mehmet Uçum’un, “İki toplumlu üniter devlet önerisi bir tuzaktır” sözlerinden anlaşılmaktadır. Gelecekte Kürtlerin ayrılması ile hedeflenen daralmanın gerçekleştirilmesi hesaplanmaktadır.
‘ERDOĞAN’IN YENİDEN CUMHURBAŞKANI OLMASI PLANLANMAKTADIR’
İşte bu nedenle hazırlanacak olan anayasanın, Türkiye’yi değil, Ortadoğu’daki yeni devlet düzenlemesini tanımlayacağı iddia edilmektedir. Söz konusu anayasada, devletin İslami kimliğinin öne çıkarılması istenmektedir. Erdoğan’ın yeniden Cumhurbaşkanı olması planlanmaktadır. Anayasada ‘iki toplumlu üniter devlet’ tanımı yapılması düşünülmektedir.Türkçe’nin resmi dil olmasının yanın da, Kürtçe’nin eğitim dili olmasının önü açılmak istenmektedir. Böyle bir anayasa taslağı mutlaka hazırlanmış, bekletilmektedir. Meclisteki son milletvekili istifaları, partiler arasındaki ittifaklar, Anayasanın referandumsuz kabul edilmesine yöneliktir. Kulis bilgilerine göre 401 Milletvekili sayısına ulaşıldığı söylenmektedir.
‘UYUMAYALIM KARDEŞİM, UYURSAK İLERİDE BİZİ BÖLECEKLER’
Emperyalizmin planları uzun vadelidir. Üniter devlet kılıfı giydirilmiş federasyon önerisi, Türkiye’nin uzun vadede savaşmadan bölünmesini amaçlamaktadır. Bu kirli amaca ulaşmak için her türlü tedbir alınmasına rağmen, karşı tedbir alınması konusunda, bir çabanın olmaması gerçek beka sorunu olarak önümüzde durmaktadır. Peki kardeşim, millet ne yapsın diyenler olabilir. Hep birlikte yapmamız gereken, iki toplumlu üniter devlet kılıfı giydirilmiş federasyona karşı çıkmaktır.Kim karşı çıkıyorsa ona destek olmaktır. Uyumayalım kardeşim, uyursak ileride bizi bölecekler. Bölmekle bıraksalar şapkamızı çıkartalım, Anadolu’da Türk bırakmayacaklardır. Dış basında Türklerin, Orta Asya ülkelerinden kabul edenlere dağıtılacağı konuşulmaktadır. Tanrı korusun o günler gelirse Türklüğünü inkar edenler çoğalacaktır.”
‘BU TOPLUMU BU HALE GETİREN BUGÜNKÜ İKTİDARDIR’
Türkiye ekonomisini de değerlendiren Mısırlıoğlu, asgari ücretli, emekli vatandaşlara ara zam ve düzenleme yapılmayacağının öngörüldüğünü kaydederek, bir televizyon programındaki söylemlerinden dolayı eski Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’yi eleştirdi. AK Parti’nin her seçim döneminde anayasaya çattığını ve 23 yıldır da her daraldığında anayasayı değiştirmeye çalıştığını söyleyen Mısırlıoğlu, “Ekonomimiz yerle bir olmuş durumda. Hayat pahalılığı ve yaşam koşulları iyice ağırlaşmış durumda. İnsanlarımız cinnet halinde. İnsanlar birbirine selam verirken bile manalı mı selam verdin diye dönüp, bahane yaratıp, kavga edecek, bağıracak, çağıracak yer arıyor. Böyle bir toplum var. Bu toplumu bu hale getiren bugünkü iktidardır. Bugünkü iktidar bu toplumu bu sıkıntılardan nasıl kurtaracakmış? Yeni anayasa yaparak kurtaracakmış. Duydunuz mu? Yeni bir anayasa planları varmış. Aslında bunlar her şeyi becerebileceklermiş. 23 yıldır beceremediler. 23 yılın sonunda kral çıplak, hazine tamtakır, yeni anayasa yaparak da bu arkadaşlar ülkemizi huzura, refaha kavuşturacaklar! Emekliliğimize layık maaşı, hak ettiği maaşı sağlayacaklar! Asgari ücretliyi bolluk içinde yaşatacaklar!Esnaflar tatile, Havai’ye, Dubai’ye, nereye istiyorsa aklının estiği yere gidecek! Bu arkadaşlar bu ülkeyi huzura ve refaha kavuşturacak! Her daraldıkları noktada kevgire çevirdikleri Türk Anayasa’sını, bugün yeniden Sayın Cumhurbaşkanı’nı bir dönem daha seçmek için uğraşıyorlar. Bugün terörsüz Türkiye diye milleti uyutarak, üzerimize yumuşatıp yensel hale getirmeye çalıştıkları kanunsuz ve altyapısız, yasalara uymayan sistemi yasal hale getirmek için uğraşıyorlar. Millet ekonominin altında ezilirken bunu düşünemesinler, biz de bu arada tıkır tıkır işleyen, su altından samanı yürütelim ve yeni anayasayla birlikte bölünmüş bir Türkiye’yi federal yapıya büründürelim, topluma huzur ve refah getirelim! Siz inanıyor musunuz bunun böyle bir şey olacağına? Karneleri bellibunların. 23 yıldır karnelerine bakın. Her seçim dönemindebunların karnelerine baktığınız zaman hep böyle anayasaya çatarlar. Bir dönem de milliyetçiliğe takmışlardı hatırlarsanız. Bugünkü kankalar, o gün düşmandılar. Bugünkü kankalarberaber yönetiyorlar 8 yıldır bu ülkeyi. O gün neydi bunlar? Birbirinin karşıtıydı. Birbirine karşılıktan oy topluyorlardı.Milliyetçiliği ayaklar altına alıyorlardı, tanımıyorlardı. Ama bugün bir bakıyorsun ne kadar yerli ve milli bir iş varsa bunlar yapıyor. Ben de sizlerin huzurunda soruyorum. Bunların yaptığı işte ne millilik çıkar ne de milliyetçilik çıkar. Bunlar yaptığı iş Türk milletini bölmek, parçalamak ve Büyük Orta Doğu Projesi’ni harekete geçirmek” ifadelerini kullandı.