Ülgen: CİMER devlet ile vatandaş arasında bir köprü vazifesi gören bir halkla ilişkiler çalışması. 2014, 2023 yıllarında 7 milyon vatandaşımızın ilgi gösterdiği bir mecra. CİMER’e yapılan başvuruları görev bölgemizdeki 4 ilin valisi ile görüşüyoruz. Hani cevaplarda bazen gecikmeler oluyor. Onların hızlandırılmasına yönelik bazen çalışmalar oluyor.
Afyonşehir Web TV’de yapımcılığını ve sunuculuğunu Nergiz Kılıç Savrık’ın üstlendiği ve birbirinden değerli konukların katıldığı ‘Nergiz ile Her Şeye Dair’ programının son konuğu Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Afyonkarahisar Bölge Müdürü Uğur Ülgen oldu. Edirne Bölge Müdürü iken geçen yılın ağustos ayında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Afyon Bölge Müdürü olarak atanan Uğur Ülgen, Savrık’ın sorularını yanıtladı, kurumsal olarak yürüttükleri faaliyetlerle ilgili bilgiler paylaştı.
– Programımıza hoş geldiniz. Sizi tanımak ve izleyenlerimize tanıtmak isteriz? Uğur Ülgen kimdir? Mesleki geçmişi nedir? Çalışma hayatınız nerede, nasıl başladı?
İLETİŞİMİN BULUNDUĞU HER ALANDA MİSYONUMUZ VAR
Halkla ilişkiler tanıtım yüksek lisans mezunuyum. Selçuk üniversitesi mezunuyum. Başbakanlığa bağlı Basın Yayın Enformasyon Müdürlüğünde memur unvanıyla görevime başladım. Çeşitli görevler yaptıktan sonra Edirne bölge müdürü olarak görevlendirildim. İşte son 1 yıldırda Afyon’da görev yapmaktayım.2018 yılında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğünün personeli ve taşınır taşınmaz varlıkları devredildi. Bizde görevimize Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığında devam ettik.
BASIN-YAYININ YANINDA CİMER, DEZENFORMASYON GİBİ GÖREVLERİ DE ÜSTLENİYORUZ
– Hem kurumu hem yaptığınız görevleri anlamak açısından sormak istiyorum: İşiniz sadece basınla mı ilgili? Yoksa farklı alanlarda da çalışmalarınız var mı?
Cumhurbaşkanlığıİletişim Başkanlığı olarak iletişimin bulunduğu her alanda misyonumuz var. Görevlerimiz sadece basın-yayın alanında değil. Basın-yayın alanı iletişim alanlarından sadece bir kısmını teşkil ediyor. Bunun haricinde yine işte 2018’den sonra Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezinin (CİMER) görevleri misyon olarak başkanlığımıza dahil oldu. Cumhurbaşkanımızın basın müşavirliği iş ve işlemleride başkanlığımız tarafından yerine getiriliyor. Onun dışında yine İletişim Başkanlığında dezenformasyonla mücadele merkezi oluşturuldu. Türkiye Marka Ofisi Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı bünyesinde. Dolayısıyla sadece basın-yayın alanıyla ilgili bir kurum değil. İletişimin bütün alanlarını bünyesinde barındıran bir kurum olma yolunda ilerliyoruz.”
AFYON BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜNE 4 İL BAĞLI
– Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına bağlı 19 bölge var. Afyon da bunlardan birisi. Diğer iller hangileri?
Afyon Bölge Müdürlüğümüze 4 il bağlı: Afyonkarahisar, Kütahya, Eskişehir ve Uşak. Dört ilde bölge müdürlüğümüzün sorumluluk alanı.
AFYON BASINI ÇOK GÜÇLÜ
– Bölgede yapılan yayıncılığı nasıl buluyorsunuz?
Dört ilide birbiri ile karşılaştırmak istemiyorum. Ama Afyon’da basınımızın ciddi anlamda karar vericileri nezdinde bir etkisinin olduğunu düşünüyorum. Burada Afyon Tabii büyükşehir değil, 750 bin nüfusumuz var. Ama büyükşehir vasfı kazanmamış henüz buna rağmen basınımızın özellikle yerel basının Afyon’da çok güçlü olduğunu düşünüyorum.
– Bu soruya Afyon özelinde yapılan yayıncılıkla bir cevabınız olur mu?
Yani Afyondaki yerel basın özelinde söylüyorum. Ben dediğim gibi içerikler zengin ilin çapına göre ciddi anlamda zengin bir basın yayın kültürü var. Gerçekten burada karar vericiler nezdinde etkili olduğunu düşünüyorum. Güçlü bir yerel basınımız var. Bundan da memnuniyet duyuyorum.
AFYON’DA YAKLAŞIK 130 GAZETECİDE BASIN KARTI VAR
– Bölgede basın kartlı gazeteci sayısı nedir?
Şöyle şöyleyim, hani il olarak Afyonda 130 kişinin yaklaşık olarak söylüyorum. Çünkü görevi sona erenler oluyor. Yeni basın kartı verdiğimiz kişiler oluyor. Ortalama 130 kişinin basın kartı var. Basın kartı konusunda da buradaki yerel gazeteci arkadaşlarımızla ciddi anlamda bir bilinç oluşmuş: Basın kartı sahibi olmak. Kendilerine ciddi anlamda bazı haklar veriyor. Ve o haktan da yararlanıyorlar. Dolayısıyla da 130 rakamı Afyon için ciddi bir sayı.
BASIN KARTI GAZETECİLERE CİDDİ HAKLAR SAĞLIYOR
– Basın kartı gazetecilere hangi hakları sağlıyor?
Basın kartı Cumhurbaşkanlığı iletişim başkanlığı tarafından gazetecilere basın mensuplarına verilen resmi nitelikli bir kimlik belgesi bu kimlik belgesi ile bazı haklar elde edebiliyor. Bunlardan bir kısmını şöyle sayabiliriz. Gri pasaport sadece biliyorsunuz hani kamu görevlilerine veriliyor. Gazetecilere kamu görevi olarak kendilerine gri pasaport hakkı tanınmış. Sadece hani kamu personelinin yararlandığı bir haktan basın mensupları da yararlanıyor. Bunun haricinde yine görevin gerektirdiği şekilde bir silah ruhsatı. Gazeteciler silah ruhsatı alabiliyorlar.Yine basın kartı sahibi Gazetecilere biz basın trafik kartlarını veriyoruz. Ki emniyetle de bu konuda Emniyet Genel Müdürlüğü ile Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı arasında bir protokol var. Bu protokol çerçevesinde kendilerine araç park konusunda, haberlerini yaparken bazı böyle hak ve kolaylıklar sağlayan bir karttır. Basın trafik kartı gazetecilerin görevlerini mesleğini icra ederken işlerini kolaylaştırmaya dönük bir çaba aslında. Yine müze ören yerlerinden ücretsiz istifade etmelerini sağlıyoruz. Ki buda hani gazeteci bir yere gittiğinde gezip gördüğünde ufku açık olup bunu paylaşabilir. Habere dönüştürebilir. Dolayısıyla hani buda kendilerine sağlanan bir hak yine bir haber koşuşturması içerisinde olduklarında toplu taşıma araçlarından ücretsiz istifade etmelerini sağlayan bir kart ücretsiz istifade ediyorlar. Tabii Afyon’dada bu geçerli pek çok büyükşehir illerde hani daha fazla fayda sağlanabiliyor. Bu konuyla ilgili işte Afyonda sadece otobüslerden ama bazı şehirlerimizi biliyorsunuz işte vapur tren tramvay bunların hepsinden ücretsiz istifade edebiliyorlar.
BAZI KURUMLARA GAZETECİLERİN İŞLERİN KOLAYLAŞTIRIN DİYE YAZI YAZDIM
Basın kartları sayesinde bunun haricinde de yine mesleki bir kimlik belgesi olması sebebiyle kamu kurumları tarafından tanınan bilinen bir kart basın kartı yine ben ilk göreve geldiğimde 4 ile görev bölgemize dağıtımlı bir yazı yazmıştım. Özellikle emniyet ve jandarma birimlerine bizim basın mensubu olarak tanımladığımız işte bu basın kartı sahibi gazetecileri gördüğünüzde hani kendileride aynı sizler gibi mesleklerini ifa ediyorlar. Dolayısıyla hani onlara gerekli yardım ve kolaylığı sağlayın şeklinde bir yazı yazdım. Örneğine de ekinede basın kartımızı basın trafik kartımızı koydum. Yine saha çalışmalarımız kapsamında da işte yerel basın mensuplarıyla yerelde görev yapan ulusal basın mensuplarıyla sürekli iletişim halinde olup onların sorunlarını çözmeye çalışıyoruz. İşte kısmen mesleki eğitimler farkındalık eğitimleri ile bunu desteklemeye çalışıyoruz. Yani bizim sahadaki proje ortağımız hedef kitlemiz basın mensupları.
CİMER DEVLET İLE VATANDAŞ ARASINDA BİR KÖPRÜ
– CİMER’le ilgili nasıl bir faaliyet yürütüyorsunuz?
CİMER malumunuz,devlet ile vatandaş arasında bir köprü vazifesi gören bir halkla ilişkiler çalışması.Stratejik İletişim Dairesi Başkanlığımızda bu misyonla görevini sürdürüyor. Biz de gelen talepleri değerlendiriyoruz. Ciddi anlamda da 2014, 2023 yıllarında 7 milyon vatandaşımızın ilgi gösterdiği bir mecra. CİMER’in temel dayanağı da yine Dilekçe Hakkı Kanunu ile bilgi Edinme Hakkı Kanunu. Vatandaşların daha kolay bu haklardan istifade etmelerine yönelik bir oluşum aslında. CİMER ile ilgili görevimiz yine burada Valiliklerle iş birliği halinde. Üç ayda bir 4 ayda bir farklı farklı şekilde raporlar bölge müdürlüğümüze ulaşıyor. Biz onları Valiliklerle paylaşıyoruz. Eğer hani bu CİMER süreçlerinde bir aksaklık olursa hani bunun giderilmesine yönelik çalışmalarımız oluyor. Bölge Müdürlüğü olarak bunuda Valiliklerle beraber yapıyoruz. Görev bölgemizdeki 4 ilin valisi ile görüşüyoruz. Hani cevaplarda bazen gecikmeler oluyor. Onların hızlandırılmasına yönelik bazen çalışmalar oluyor. Bölge Müdürlüğümüzün CİMER’le ilgili misyonuda bu şekilde söylenebilir.
– CİMER’e gelen en sıra dışı şikayet, dilek, talep nedir?
Bahsettiğim gibi sadece basın-yayın alanının dışında bütün iletişim koordinasyonu başlı başına ayrı bir iş, kriz yönetimi. Özellikle doğal afet sel deprem büyük toplumun genelini etkileyen konularda dezenformasyonun yayılmasını önleyici tedbirlerin alınması konusunda yine biz daire başkanlığımızında faaliyetlerine yardımcı oluyoruz. Yani iletişim başkanlığımızın Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının bir iz düşümü olarak değerlendirebilirsiniz. Bölge Müdürlüğümüz, Başkanlığımızın talimatları doğrultusunda bölgede bize söylenen şekilde görevlerimizi yerine getiriyoruz.
KAMU KURUMLARINDA BASIN VE HALKLA İLİŞKİLERİ BİRİMLERİ OLMALI
– Basının haber havuzunun derinliği sizin de malumunuzdur. Kurumların açıkladığı ve yayımlanmasını istediği konular medyada yer bulmaktadır. Bu da Afyon gibi nüfusu 760 bine dayanmış bir ilde bile insanların haberlere olan ilgilerinin azalmasına neden olmaktadır. Ve Afyon’da 17 kaymakamlık, 60 belediye var ve buralarda haber üretimiz yüzde 5’i geçmiyor. Kamu kurumları basınla bilgi paylaşmaktan kaçınıyor, bu konunun aşılması için bir girişiminiz var mı?
Basına demeç yasağı var. Görevleri ile ilgili olan konularda görevleri ile ilgili olan konularda 657 ye göre basına demeç yasağı var. Dolayısıylada memurlar her konuyu görevlerini ilgilendiren her konuyu açıklayamıyorlar. Burada ilde ilçelerde kaymakamlar ilde valiler nezdinde onların izin verdiği düzeyde. Yine bakanlıklarında burada müdahil olduğu haber içerikleri var. Genelde kamu kurumları görev ve faaliyet alanlarıyla ilgili olarak kendi sosyal medya hesaplarından da paylaşımda bulunuyorlar. İşte bir fotoğraf işte birkaç cümle içerik üretip onu kendi kitleleri ile paylaşıyorlar. Ben Afyon’da gözlemlediğim kadarıyla burada yerel basın sosyal medya mecralarından istifade ediyor. Kamu kurumlarının paylaştığı haberler imkanlar ölçüsünde olabiliyor. Kamu kurumlarının bir basın ve halkla ilişkileri birimlerinin olması, burada kendi görev faaliyet alanlarıyla ilgili içeriklerin üretilmesi birer fotoğrafla beraber basın alanlarına servis edilmesi konusu. Bu meslekte ben aşağı yukarı 20 yıl harcamış biri olarak destekliyorum. Zaman zaman bakanlık burada ilde de Valilik bazı içeriklere izin verip bazılarına izin vermeyebiliyor.
AFYON HABER AÇISINDAN ZENGİN BİR İL
– Sizin bölge müdürlüğü yönetmeliğinde şöyle bir madde var: “Bölge Müdürlükleri, görevleri ile ilgili olarak gerekli gördüğü bilgileri merkez ve bağlı illerinde bulunan bütün kamu kurum ve kuruluşlarından ve diğer gerçek ve tüzel kişilerden doğrudan istemeye yetkilidir. Kendilerinden bilgi istenen bütün kamu kurum ve kuruluşları ile diğer gerçek ve tüzel kişiler bu bilgileri istenilen süre içinde öncelikle ve zamanında vermekle yükümlüdürler.” Buna dayanarak, yukarıda bahsi geçen kurumların faaliyetlerini daha etkin duyurulması için sizin öncülüğünde bir haber havuzu oluşturulabilir mi?
Afyon özelinde ben haber bulmakta zorlandığınızı pek düşünmüyorum. Afyon haber açısından da zengin bir il. Bu sadece Afyon’un aslında zenginliği ile kaynaklı. Kendimde basını takip ediyorum. Afyon basınını özel olarak takip ettiğim için şimdi burada bir güzergah ben 11 il tabelası saymıştım. Afyon’da burası bir güzergah bir şehir pek çok önemli şehrinde kavşak noktasında buradan vatandaşlar muhakkak geçmek durumundalar. Onun getirdiği bir aslında haber yükü var. Sadece yerel kalan bir şehir değil. Afyon onun haricinde mermer kaplıcaları gastronomisi bunlarda Afyon’un zenginlikleri dolayısıyla haberin içeriklerine baktığımızda bunların hepsini ayrı ayrı görebiliyoruz. Kriz konularında krizin yaşandığı alanlarda yine haber içeriği üretilmesi konusunda belki zaman zaman buralarda sıkıntı yaşanabilir. Oda yine yetkililer doğru haberi almak isteniyorsa doğru kaynaktan doğru haberi almakta önemli yetkililerin açıklamasına açıklamalarına riayet edilmesi gerekiyor. Dolayısıyla da dediğim gibi Afyon her şeyiyle olduğu gibi basınıylada zengin haber kaynaklarıylada zengin diyebilirim.
EN AZ 2 KİŞİNİN BULUNDUĞU BİR ORTAMDA İLETİŞİMSİZLİK MÜMKÜN DEĞİL
– İletişim nedir, ne değildir?
Ben halkla ilişkiler yüksek lisans mezunuyum. Aşağı yukarı 20 yıldırda iletişim sektöründe iletişim alanında çalışmaktayım. İletişim hayatımızın her alanında var. İnsanlığın tarihinden bu yana en eski bilim dallarından biri biz belki zamanla keşfediyoruz. En az 2 kişinin bulunduğu bir ortamda iletişimsizlik mümkün değil. Yani aslında bu kurala baktığımızda 2 insan bir araya gelmişse hiç konuşmasalar dahi iletişim gerçekleşir. Konuşmamakta bir iletişim kurma metodudur aslında konuşmamakta zaman zaman derslerde de iletişim fakültelerinde öğretilir. Bu alanda yani aile içi iletişim söz konusu. Hasta hekim iletişimimi söz konusu. Amir-memur iletişimi söz konusu dolayısıyla iletişime baktığımızda sokağa çıktığımız, evde uyandığımız her alanda iletişim hayatımızın içinde. Tanımını söyleyecek olursak işte bir kaynakla hedef arasında bir veri alışverişidir. İletişim kolaymıdır zormudur? Bazen hani bu soruda geliyor. Şimdi 4 aşamalı bir süreç iletişim dolayısıyla bu aşamalardan herhangi birinde bir aksaklık olursa dolayısıyla iletişim sağlıklı yürümüyor. Sağlıklı iletişim kurulamıyor. Kaynak hedef mesaj ve o mesajı gönderdiğiniz araç bunların hepsini sağlıklı işlemesi gerekiyor. Hayatımızdaki pek çok sorunun kaynağınında iletişimsizlik ve iletişim kazaları olduğunu düşünüyorum. Dolayısıylada hani hayatın her alanında karşı karşıya kaldığımız bilgiyi iletişim dilini dolayısıylada hayatımızdaki yerinin çok önemli olduğunu düşünüyorum.
GAZETECİLERE YÖNELİK YAYINLARIMIZ ÇOK FAZLA YAYINIMIZ VAR
– Gazetecilerin bilgiyle donatılması açısından yürüttüğünüz yayın faaliyetleri var mı? Varsa nelerdir? Bilgi verebilir misiniz?
Başkanlığımızın yayınları çok fazla. Ama saha çalışmaları kapsamında zaman zaman sizlerede taktim ediyorum. Ben gelirken birkaç tanesini sadece getirebildik. Ayın Tarihi dergimiz var. Bizim 101 yıllık yayınımız 1923 yılından beri yayınlanan bir dergimiz 1 önceki ay ne olmuşsa 1 sonraki ay biz bunları arşivliyoruz. Bir önceki ayın gündemini hem elimizde arşiv olarak kalıyor. Hemde hatırlatmak nedeni ile her ay düzenli bir şekilde çıkan bizim süreli yayınlarımızdan başkanlığımızın süreli yayınlarından. Bize gelen İletişim Başkanlığının Eylül 2024 icraat raporu var. Aslında Başkanlığımızın yaptığı bütün faaliyetlerle ilgili buradanda bilgi edinebilirsiniz. Yine basın mensuplarına yönelik doğru habercilik ve medya etiği isimli bir yayınımız var. Buda gazetecilere basın mensuplarına yönelik hazırladığımız bir yayın. Yine basın kartı başvuru rehberi isimli bir kitabımız var. Bunların dışında pek çok kurumsal yayınlarımız var. Bunlarıda ilgilisine zamanı geldiğinde bize ulaştırıldığında bizde bölgemizde ilgili kamu kurumlarıyla ilgili yayınlarımız oluyor. Gazetecilere yönelik yayınlarımız oluyor. İlgilisine ulaştırıyoruz. Ben mesela Ayın Tarihi dergimiz çok önemli. Bunu 4 ilimizin Valisine bizzat taktim ediyoruz.
SANKİ YALANIN ALICISI DAHA ÇOKMUŞ GİBİ
– İnternet ve sosyal medyadaki yalan haberlerle nasıl mücadele ediyorsunuz?
Malumunuz teknoloji gelişiyor. Teknolojinin gelişmesiyle beraber bilgiye ulaşmak da kolaylaştı. Bilgi kaynakları çeşitlendi. Hızlandı. Şimdi bu iyi bir şey gibi görünüyor. Ama zaman zaman bunun dezavantajlarını da yaşıyoruz. Nasıl doğru bilgi veriliyorsa yalan yanlış bilgide aynı şekilde aynı hızda yayılıyor. Yalanın sanki alıcısı daha çokmuş gibi yani. Bir içerik paylaşıldığında biz onu Dezenformasyonla Mücadele Merkezimiz onun doğrusunu açıklıyor. Şimdi süreli yayınlarımız gazete ve dergiler hala önemini koruyor. Ama bir dönüşüm söz konusu yani bu birden bire olmuyor. Bir evrim bir dönüşüm söz konusu yani dijitalleşme ile malumunuz web sayfaları gazetelerden daha fazla okunur duruma geliyor. Sosyal medya mecralarında linkler haberler paylaşılıyor. Ve bu yeni medyanın özelliklerinden bir tanesi etkileşimlilik diyoruz. Mesela interaktif haberi yapıyorsunuz mesela hani gazete ve dergilerdeki haberleri siz yapıyorsunuz hedef kitleniz bunu okuyor. Karşısında bir cevap verip vermediğini bilmiyoruz.
GELENEKSEL MEDYA DİJİTALE DOĞRU EVRİLİYOR
– Geleneksel yanı basılı medya ile dijital medyanın kıyaslamasını yapabilir misiniz?
Dijital medya platformlarında sosyal medya hesaplarında orada altına yorum yapılabiliyor. Orada bir tartışma başlatılabiliyor. Bazen o tartışmalar ana haberin önüne geçebiliyor. Yani asıl haberden daha fazla konuşuluyor. Oradaki olup biten tartışmalar onlar çok hızlı oluyor. Yine pandemi döneminde bir kavram daha hayatımıza girdi. İletişim kavramlarından bir tanesi infodemi (belirli konular hakkında hem doğru hem de yanlış bilgilerin hızlı ve geniş kapsamlı bir şekilde yayılması) diye bir kavram girdi. İnfodemi o dönem hani pandemide nasıl işte Covid-19 virüsü yayılıyor ise bununla beraber doğru ve yanlış bilgide çok daha hızlı yayılmaya başladı. Orada siz hangisinin doğru bilgi hangisinin yanlış bilgi olduğunu ararken infodeminin içinde kayboluyorduk. Yani doğru yanlış pek çok bilginin bir arada bulunduğu insanların doğru bilgiyi seçerken zorlandığı bir ortam infodemi yine o dönem çıkan bir kavram aslında dijital mecra platformlarının dezavantajlarından bir tanesi pek çok avantajı olduğu gibi hani dezavantajlarından bir tanesi yine biz geleneksel medya radyo-televizyon-gazete-dergi yine bu mecralar önemini sürdürmekle beraber artık yavaş yavaş böyle dijitale doğru evriliyor.
HER GÖRDÜĞÜNÜZ BİLGİYE İNANMAYIN
– İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin yürüttüğü çalışmalar ve yöntemleri hakkında neler söylemek istersiniz?
Başkanlığımızın bünyesinde kurulmuş dezenformasyonla mücadele merkezimiz var. Tabii onlar kendi görevlerini yürütüyor. Ben dezenformasyonla ilgili bizden herhangi bir bölge müdürlüğümüzden talep olursa yine başkanlığımız bir talimat bir talep talimat verirse bir talepte bulunursa biz hızlıca bölgemizde bizim bölgemizle sınırlı olan Afyon Kütahya Uşak Eskişehir illerinde gerekli faaliyetleri yürütüyoruz. Dezenformasyonla mücadelede 2 yöntem var. Bir proaktif yöntem bir reaktif yöntem. Birinde dezenformasyon olmadan ‘acaba dezenformasyon alanları nelerdir’ deyip onları önleyici onlara yönelik tedbir alıcı bir yöntem yani dezenformasyon yayılmadan önleyici bir tedbir. Bir de reaktif yani dezenformasyon oluşmuşsa ona verilen cevap. Doğruluyoruz veya yalanlıyoruz. Böyle bir mücadelesi var. Tabii dezenformasyon yayıldıktan sonra onu geriye döndürmek çok kolay değil. Proaktif yaklaşım dezenformasyon olmadan önce neler yapılabilir bununla ilgilide yine özellikle cep telefonu kullanan dijital medya platformlarına çok giren onlardan istifade eden hedef kitleye biz şunu söylüyoruz:Her gördüğünüz bilgiye inanmayın. Bunların doğruluğunu sorgulayın. Çünkü dezenformasyonun yayılmasına katkı sağlayabilirsiniz.
İNSANLAR BİLMEDEN MAKSATLARI DEZENFORMASYON OLMADAN YAYIYORLAR
Dezenformasyon bilerek kasıtlı olarak yayılan yanlış bilgi. O bilgiyi insanlar bilmeden istemeden yani maksatları dezenformasyon olmadan yayıyorlar. Aslında yayılan dezenformasyonun çoğu dezenformasyon kaynaklı bilmeden istemeden yayılıyor daha çok dolayısıyla bununla ilgili özellikle genç hedef kitleye yönelik eğitim faaliyetleri oluyordu. Dezenformasyona karşı bilinçli bireyleri yetiştirmek eğitmek toplumun bu konudaki toplumsal bilinci bağışıklığı artırmak bir aşı gibi düşünebilirsiniz dolayısıyla herkes sosyal medya mecralarını kullanırken karşı karşıya kalabileceği tehlikeleride görmesi dezenformasyonun yayılmasına aracılık etmemesi gerekiyor. Bununla ilgilide yine eğitim faaliyetlerimiz olmuştur. Bundan sonrada planlıyoruz.”