‘Çocuklarımız başta her bir vatandaşımız tehdit altında’

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, İstanbul’da 112 Acil Çağrı Merkezi’nde çalışan kişilerle ortak hareket ederek, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk eden, bazı bebeklerin ölümüne de neden olan ‘yenidoğan çetesi’ üzerinden olayın sorumlularına eleştiriler getirdi. Uysal, “Artık yeter; bu yağma düzeni çocuklarımız, gençlerimiz, kadınlarımız, hepimiz için büyük bir tehdit” ifadesini kullandı.

SAYENİZDE HER GÜN KANIMIZI DONDURACAK FACİALAR YAŞIYORUZ

Kendisine ait sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunan Uysal, şu ifadelere yer verdi: “AKP, FETÖ ile beraber ‘devleti ele geçireceğiz’ diye yola çıktılar, günün sonunda ülkede kamu düzeni çöktü. Her gün bir yerden bir çete çıkıyor; kendi iktidarlarında himaye görmüş bu yerli/yabancı çeteleri İçişleri Bakanımız da ‘marifet diye ayıbını anlatırcasına’ kamuoyu ile paylaşıyor. Şimdi hal öyle bir hal almış ki, bir çete devleti soymak için yenidoğan bebekleri ölüme terk ediyor ve üstüne savcıları tehdit ediyor.”

HER GÜN KANIMIZI DONDURACAK FACİALAR YAŞIYORUZ

“Bu işler olurken İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya İstanbul Valisiydi, yeni Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu da İstanbul İl Sağlık Müdürüydü ve şimdi sorumluluktan kaçıyorlar” diyen DP genel Başkanı Uysal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üstüne Sağlık Bakanı ‘gündemde tutuluyor’ diye bozuk atıyor. Sayenizde her gün kanımızı donduracak facialar yaşıyoruz ama bu son Yenidoğan Çetesi vesilesiyle anladık ki çocuklarımız başta her bir vatandaşımız tehdit altında. Artık yeter; bu yağma düzeni çocuklarımız, gençlerimiz, kadınlarımız, hepimiz için büyük bir tehdit.” Olayın ardından Yenidoğan Çetesi’ üyelerinden 22’si tutuklanmış, bazı hastaneler de kapatılmıştı.

DP Lideri Uysal, dün yaptığı paylaşımda ise “Nasıl bu hale geldik? Bu millete matuf hasletleri, vicdanı, insafı, ahlakı nasıl kaybettik? Bu acımasızlık neden” sorusunu sordu, cevabını da yine kendisi verdi. Uysal’ın paylaşımı şöyle: “Nasıl bu hale geldik? Bu millete matuf hasletleri, vicdanı, insafı, ahlakı nasıl kaybettik? Bu acımasızlık neden? Söyleyeyim; AKP iktidarı, iktidarın başı Erdoğan hukuku çiğnedikçe vatandaş çiğnedi. O ‘takmadı’ vatandaş da kanun, nizam takmadı.Biz, ‘İstanbul Sözleşmesini feshetti, kadın cinayetlerinin önünü açtı’ derken o, Toplum Sözleşmesini, bu ülkede vatandaşın devletle ve birbiri ile akdini lağvetti.

MUHAKKAK ADL-İ İLAHİ SİZDEN SORACAK BUNLARIN HESABINI

Devri iktidarında kendisine biat eden, suçlarına rıza gösteren kim olursa olsun, hangi suçu işlemiş olursa olsun bırakın ceza almayı, taltif edildi. O kendi iktidarını korumak için suç işlerken birileri ona öykünerek vaziyetini, variyetini, varlığını korumak için her türlü suça tevessül etti. Sayın Erdoğan; sanıyor musun 12 bebeğin öldürülmesinde, her gün sokakta işlenen bir cinayette, çocukların, kadınların katledilmesinde sorumluluğunuz yok(?)Bu ülkenin, bu Milletin yalnız alın terini, rızkını çalmadınız. Ahlakını, huzurunu, güvenliğini de çaldınız. Koca koca sözlerinizin arasına sıkıştırdığınız hamasi nutuklardan birinde Hz. Ömer’den mülhem bir söz etmiştiniz. Muhakkak Adl-i İlahi sizden soracak bunların hesabını.”