MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024 tarihinde yaptığı ‘Terörsüz Türkiye’ çağrısı ile terörsüz Türkiye’yi adım adım inşa ettiklerini belirten Milletvekili Taytak, “Bununla ilgili tarihi bir adım atıldı. Terör örgütü PKK kendini lağvetmek zorunda kaldı. Silah bırakma kararı alarak, terörsüz Türkiye’de barış içinde kalmayı seçti. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli Beyefendi ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Beyefendi Terörsüz Türkiye’nin, Türkiye yüzyılının mimarları, istikbal ve ebedi istiklalimizin teminatlarıdır. Bugün bu tarihsel adımın gururunu yaşıyoruz. Bir tane daha askerimiz toprağa düşmesin diye, ülkemizin hiçbir yeri terör ile anılmasın diye Türk ve Türkiye yüzyılı en büyük yükünden kurtulsun diye Genel Başkanımızın ekim ayında yapmış olduğu çağrı karşılık bulmuş, terör örgütü PKK kendini feshetmiştir” şeklinde konuştu.
‘TÜRKİYE, KÜRESEL DİPLOMASİNİN YÖNÜNÜ TAYİN EDEN BİR AKTÖR HALİNE GELMİŞTİR’
Cumhur İttifakı olarak Türk ve Türkiye Yüzyılı Doktrini ile yola çıktıklarını ve terörün pençesinde kıvranan tüm insanlığın umudu olarak kronikleşmiş meseleleri birer birer çözüme kavuşturduklarını dile getiren Taytak, “Cumhur İttifakı; yalnızca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin değil, dünyanın dört bir yanına dağılmış büyük Türk milletinin, gözünü ve kulağını bizden ayırmayan mazlum milletlerin ve savaşların ortasında kalmış, terörün pençesinde kıvranan tüm insanlığın umudu olarak kronikleşmiş meseleleri birer birer çözüme kavuşturmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, tarihin kendisine yüklediği sorumluluğu kavrayarak yeni yüzyıla yeni umutlarla ve Allah’ın izniyle kararlılıkla adım atmıştır. Bugün, masada ve sahada güçlü bir Türkiye, yalnızca bölgesel dengeleri değil, küresel diplomasinin yönünü tayin eden bir aktör haline gelmiştir” ifadelerini kullandı.
‘TÜRKİYE, UZUN VADELİ, ÇOK BOYUTLU VE STRATEJİK PLANLAMALAR YAPMAKTADIR’
Milletvekili Taytak, yaptığı değerlendirmenin devamında şunları söyledi: “Yakın coğrafyamız; iç savaşlarla boğuşan ülkeler, terör örgütleriyle vekâlet savaşı yürüten düşmanlar ve her karışına sirayet etmiş ateş çemberiyle çevrilmişken; Türkiye, büyük devlet refleksiyle hareket etmekte, uzun vadeli, çok boyutlu ve stratejik planlamalar yapmaktadır. Bugün karşımızda; Rusya-Ukrayna Savaşı, terör devleti İsrail’in Filistin’e yönelik soykırım girişimi, İran gerçeği, Afrika’da yaşanan enerji savaşları, Kıbrıs üzerindeki yeni planlar ve en nihayetinde yaşanan Pakistan-Hindistan çatışması, Türkiye’nin hem içeride birliğini sağlam tutmasını hem de dış cephelerini tahkim etmesini zorunlu kılmaktadır. Zira bu gelişmeler, güçlü devletlerin ancak birlik ve kararlılıkla ayakta kalabileceğini bir kez daha gözler önüne sermektedir.
‘RABBİM, BU ÜLKEYE, BU MİLLETE, BU DEVLETE GÜÇ, KUVVET, ZAFER VE İSTİKRAR NASİP ETSİN’
Cumhur İttifakı, Türkiye’yi tarihi bir eşiğe taşımış ve Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurulmasına, savunma sanayisinin millileşmesine, Mavi Vatan sınırlarının Afrika’ya kadar genişletilmesine, Libya’da zaferin elde edilmesine, Suriye’de 60 yıllık Esed rejiminin etkisizleştirilmesine, Pakistan halkının zaferine destek olunmasına vesile olmuştur. En nihayetinde, PKK terör örgütü de tarih sahnesinden silinmiştir. Bugün Türkiye; sınır kapılarında bekleyen değil, Rusya-Ukrayna Savaşı’nı bitirmek için İstanbul’da barış zirvesi düzenleyen bir devlettir. Başkalarından silah dilenen değil, Suriye’nin geleceğini belirlemek için ABD Başkanı’nı İstanbul’a çağıran bir aktördür. Boraltan faciasının acısını taşıyan değil, Karabağ’da Şuşa’dan emperyalizmi kovan, Ermenistan’ı geri adım attıran bir iradedir. İHA’lara ambargo uygulayan devletlere artık İHA satan bir teknolojik kudrettir. Ve bütün bu başarının mimarları, Türk dünyasının Bilge Lideri, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Ay gökte kaldıkça, aksakallıların, ulu kocaların duası üzerlerinde olsun. Rabbim, bu ülkeye, bu millete, bu devlete güç, kuvvet, zafer ve istikrar nasip etsin.”