Nöbetçi Eczaneler
Süleyman Demirel Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Naile Rengin Oyman, Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Ahmet Şemsettin Karahisari Sanat Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen‘16. ve 17. Yüzyıl Osmanlı Dönemi Kumaş Sanatı’ konferansında yaptığı konuşmada, “Dizilerde veya belgesellerde doğru bilgiler de var, yanlış bilgiler de var” diyerek, döneme ait kumaşların kullanımında eksiklikler olduğunu ileri sürdü. İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirilen konferansta konuşan Oyman, Osmanlı’nın kumaş sanatının diğer sanatlarda olduğu gibi aynı görkemi yaşadığını ederek, kumaş sanatının yalnızca bir giyim ihtiyacını karşılamaktan öte, estetik zarafet ve teknik ustalık ile sanatın bir dalına dönüşmesinin altını çizdi.
BELGESEL MANTIĞIYLA YOLA ÇIKARSANIZ DAHA DOĞRU BİLGİLERE ULAŞIRSINIZ
Oyman, konuşmasına şöyle devam etti: “Dizilerde veya belgesellerde doğru bilgiler de var, yanlış bilgiler de var. Belgesel mantığıyla yola çıkarsanız daha doğru bilgilere ulaşmak mümkün. Kumaşlar konusunda özellikle dizilerde oldukça dikkatli çalışıldığını görüyoruz. Dönemin giysileri, kumaşları dizilerdeki bu görsellere yansımış. Son dönemlerde Osmanlı Dönemine ait padişah kaftanlarının görsellerini resim sanatında, grafik sanatında, seramik sanatında, çini sanatı gibi pek çok sanatta kaftan resimlemelerini ve illüstrasyonlarını görmekteyiz. Hatta birçok kişinin artık evlerinde, konutlarında duvarlarında bu kaftanların sergilendiğini görmekteyiz. Bu kaftanların illüstrasyonları yapılıyor. Gerçeğe bire bir uyma çabası gösteriliyor. Ancak kumaşın tekniğinden kaynaklanan bir takım sıkıntılar olabiliyor. Bu tekniği ancak kumaşın yakın çekiminde görebiliyoruz.”Oyman ayrıca, Osmanlı’nın dokuma geleneğinin Selçuklu’dan devralınan mirasla geliştiğini ve zamanla sınırlarını aşan bir sanat formuna dönüştüğü anlatarak, Topkapı Sarayından yurt dışındaki önemli müzelere uzanan bir çerçevede Osmanlı kumaşlarının izlerini detaylandırdı.