Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Göktaş: “Çocuklar dijital dünyada iyi izlenmelidir”

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, Ebeveynlik Zirvesi’nde konuştu: “Ebeveynler olarak bizler, çocuklarımızın dijital hayatına seyirci kalamayız. Oyunlarını bilmeli, izledikleri videoları sorgulamalı, hangi platformlarda vakit geçirdiklerini öğrenmeliyiz ve şunu unutmamalıyız; bir ekran hiçbir zaman bir annenin şefkatini, bir baba ilgisinin, bir arkadaş gülüşünün, bir öğretmen dokunuşunun yerini tutamaz

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, Ebeveynlik Zirvesi'nde konuştu: “Ebeveynler

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, annelerin ve babaların çocuklarını takip edebileceği bir uygulamayı, ilgili bakanlıklarla birlikte hayata geçireceklerini belirterek, “Bu uygulamayla çocuğun dijital ortamdaki davranışları izlenebilecek, ekran süresi kontrol altına alınabilecek ve güvenli internet kullanımı teşvik edilecek” dedi. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ) işbirliğinde “Huzurlu Aile, Mutlu Çocuk” temasıyla düzenlenen “Ebeveynlik Zirvesi”, üniversitenin Küçükçekmece’deki yerleşkesinde gerçekleştirildi.Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, burada yaptığı konuşmada, zirvede yapılacak çalışmaların ebeveynlik yolculuğuna katkı sağlamasını temenni etti.

ÇOCUKLUK SADECE BİR DÖNEM DEĞİL, BİR ÖMÜRDÜR, BİR HAYATTIR

Ailenin sadece aynı çatı altında yaşamak olmadığını, göz teması, sabır, çocukların kelimelerinin arasındaki sessizliği duymak olduğunu söyleyen Göktaş, şöyle konuştu: “Nedir gittikçe derinleşen bu sessizliğin nedenleri? Bazen yoğun hayat temposu, bazen hem telefonlarımız hem televizyon ekranlarının gölgesi, bazen de yetişkin dünyasının karmaşası, çocuklarımızla aramıza görünmez duvarlar örüyor. Çocuklarımızın gözlerinin içine bakmayı, onların duygularını anlamaya çalışmayı, kelimelerden çok hislere kulak vermeyi ihmal edebiliyoruz. Oysa her çocuk, anlaşılmak, dinlenmek, değer görmek ister ve bu ihtiyaç sadece sözle değil, bakışla, dokunuşla, sabırla karşılanır. İşte bu yüzden diyoruz ki, çocukluk sadece bir dönem değil, bir ömürdür, bir hayattır, kişinin kendisi ve çevresiyle kurduğu ilişkidir. Ve bu ilişkinin temeli, ailede atılır.”

BİRLİKTE GEÇİRİLEN ZAMAN AZALIYOR

Teknolojinin gelişmesinin, dijitalleşmenin yaygınlaşmasının aile hayatını da dönüştürdüğünü vurgulayan Göktaş, “Birlikte geçirilen zaman azalıyor. Yüz yüze iletişim, yerini ekranlara bırakıyor. Çocuklarımızın merak, öğrenme, keşfetme, eğlenme amacıyla girdikleri dijital dünya, onların zihinlerinde ve ruhlarında görünmez izler bırakabiliyor. Bu izler bir ekranın parıltısında, bir oyun karakterinin şiddetinde ya da sosyal medya yorumunun yaralayıcı dilinde saklanıyor. Bu nedenle ne yazık ki vakit geçirdikleri bu dijital duraklar, her zaman güvenli olmayabiliyor” ifadelerini kullandı.

‘DİJİTAL BAĞIMLILIK, ÇOCUKLARIN GERÇEK DÜNYAYLA BAĞLARINI ZAYIFLATIYOR’

Bakan Göktaş, “Bilinçli dijital medya kullanımı olmadığında çocuklar, istismar, akran zorbalığı, zararlı içerikler ve nefret söylemi gibi risklerle karşı karşıya kalabiliyorlar. Diğer yandan karşı karşıya olduğumuz dijital bağımlılık riski, çocukların gerçek dünyayla bağlarını zayıflatıyor. Aile ilişkilerini, dikkat sürelerini, fiziksel aktivitelerini ve duygusal gelişimlerini olumsuz etkileyebiliyor ve bu çok uzakta değil aslında, evlerimizin içinde, hemen yanımızdaki odada başlıyor” şeklinde konuştu.

ÇOCUKLARIMIZIN DİJİTAL HAYATINA SEYİRCİ KALAMAYIZ

Öncelikle dijital mecraların risklerine karşı çocukların bilinçlendirmesi gerektiğinin altını çizen Göktaş, şunları kaydetti:”Onlara ekranın iki yüzünü de anlatmalıyız. Bilgiye ulaşmanın güzelliğini de yanıltıcı içeriklerin zararlarını da… Ebeveynler olarak bizler, çocuklarımızın dijital hayatına seyirci kalamayız. Oyunlarını bilmeli, izledikleri videoları sorgulamalı, hangi platformlarda vakit geçirdiklerini öğrenmeliyiz ve şunu unutmamalıyız; bir ekran hiçbir zaman bir annenin şefkatini, bir baba ilgisinin, bir arkadaş gülüşünün, bir öğretmen dokunuşunun yerini tutamaz.”Üzerlerine düşen sorumluluğun bilincinde olduklarını ifade eden Göktaş, eğitim içeriklerinde dijital okuryazarlığa yer vererek bu alanda farkındalığı artırmaya gayret ettiklerini, aile ve çocuklara yönelik danışmanlık hizmetlerini yaygınlaştırdıklarını söyledi.

‘ÜLKEMİZE ÖZGÜ MODEL İÇİN ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜYORUZ’

Göktaş, çeşitli rehberlik seminerleri ve ücretsiz eğitim programlarıyla aile içi iletişimi ve dayanışmayı güçlendirmeye çalıştıklarını, gerçekleştirdikleri dijital bağımlılıkla mücadele çalıştaylarıyla da çözüm odaklı öneriler geliştirdiklerini ve bunları politikalarına yansıttıklarını bildirdi.Bakan Göktaş, “Diğer yandan çocuklarımıza daha güvenli dijital dünya sunmak için yasal bir düzenlemenin yapılması gerektiğine inanıyoruz. Bunun için çalışmalarımızın son aşamasına geldik. Bakanlık olarak hayata geçirilecek bu yasal düzenlemeyle çocuklarımıza daha güvenli dijital dünya sunmak istiyoruz” diye konuştu.Bakan Göktaş, Aile Şurası ile başladıkları, Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi’ni açıklamalarıyla devam eden bu sürecin, kapsamlı seferberliğe dönüştüğünü, bu yıl da aileyi ve dinamik nüfus yapısını koruyan bir anlayışla çalışmalara hız kazandırdıklarını aktardı.