Karakaş: AKÜ’de öncelikle huzur ortamını inşa ettik

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Afyonşehir Web TV’ye yaptığı özel açıklamada, son yıllarda artan başarının üniversitede sağlanan huzur ortamı ve toplam kaliteye odaklanma anlayışından kaynaklandığını belirtti, “Öncelikle üniversitemizde bir huzur ortamını inşa ettik. Adalet duygusunu aidiyet duygusunu emeği önemsedik. Ve bu doğrultuda üniversitemizde bir motivasyon pozitif anlamda bir motivasyon oluşturduk. Bütün bu şu an elde ettiğimiz sonuçların kaynağı burasıdır. Bu anlayıştır” dedi. Karakaş, 31 yıldır bu AKÜ’de olduğunu ve üniversitenin bütün yönetim kademelerinde yöneticilik yaptığını da belirterek, şunları söyledi:

KENDİ KENDİME DEDİM Kİ: ÜNİVERSİTENİN SORUNLARINI BİLİYORSUN MEHMET HOCA

“Ana bilim başkanlığından rektörlüğe kadar aradaki işte endüstri müdürlüğü dekanlık bölüm başkanlığı rektör yardımcılığı rektör danışmanlığı kurul komisyonlarda görevler yaptım. Üniversitenin genel çerçevesini biliyorum. 2019 yılında rektörlüğe müracaat ettiğimde belirlediğim projeler vardı. Çünkü üniversite 2018 yılında ayrılmış biraz motivasyonu dağılmış. Odak noktası olmayan çünkü biz daha önce sağlık odaklı bir üniversiteydik. Ve ağırlıklı olarak yatırımımızı oraya yapmıştık. Tabii bölünme olunca sağlık ayrılınca böyle bir durum vardı. O süreç de bize nasip oldu. Ben o dönemde rektör yardımcısıydım hayalimde şu vardı yani üniversitenin sorunlarını biliyorsun Mehmet Hoca. Bu sorunların üstesinden gelebilecek makro politika geliştirilmesi gerekiyor. Ve üniversiteye yeni odaklar belirleyip üniversitenin motivasyonun ve psikolojisini pozitife çevirmen gerekiyor. Benim en büyük hayalim buydu ve Allah’a şükür bugün geldiğimiz nokta 5 yılın sonunda bunları gerçekleştirdik.”

YATAY GELİŞME ÖNEMLİ ÖLÇÜDE TAMAMLANDI, SIRADA DİKEY BÜYÜME VE NİTELİKSEL GELİŞME VAR

AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş’ın konuşması şöyle: “Bu başarıyı toplam kalite anlayışımıza borçluyuz. 2019 yılında Rektörlük görevi bana tebliğ edildiğinde şöyle bir cümle kurmuştum: ‘Ben üniversitemiz fiziksel gelişmesini önemli ölçüde tamamladı. Bundan sonrada yani yatay gelişme önemli ölçüde tamamlandı. Bundan sonra dikey büyüme ve niteliksel gelişme yönünde politikalar belirleyeceğiz.’ Ve bunu hayata geçireceğiz dedik. Ve bu doğrultuda bir takım önlemler aldık. Politikalar geliştirdik. Uygulama süreçleri başlattık. Takipçisi olduk. Ve bu politikanın hayata geçmesi ve başarılı olabilmesi içinde tabandan tavana bütün üniversite aktörlerinin buna sahip çıkması gerekiyordu. Bu doğrultuda farkındalıklar yaratmaya çalıştık.

BU BAŞARILAR TESADÜF DEĞİL

Öncelikle üniversitemizde bir huzur ortamını inşa ettik. Adalet duygusunu aidiyet duygusunu emeği önemsedik. Ve bu doğrultuda üniversitemizde bir motivasyon pozitif anlamda bir motivasyon oluşturduk. Bütün bu şu an elde ettiğimiz sonuçların kaynağı burasıdır. Bu anlayıştır. Bu anlamda ben en alttan en üste en alttaki hizmetlimizden en üstteki Rektör arasındaki bütün aktörlere teşekkür ediyorum. Geçen yıl biliyorsunuz Yüksek Öğretim Kalite Kuruluna başvurmuştuk. 2023 yılında 30 üniversiteyle birlikte 30 üniversite içerisinde 3 üniversiteye tam akreditasyon 5 yıllık verildi. Onlardan birisi de Afyon Kocatepe Üniversitesi. Aslında bu başarılar tesadüf değil. Birbirini tamamlayan başarılar.

İLK DEFA THE LİSTESİNE GİRDİK

İşte geçtiğimiz günlerde de üniversiteleri Uluslararası düzeyde ve ülkeler bazında da derecelendiren Times Higher Education (THE) isimli derecelendirme kuruluşu 2025 görünümünü yayınladı. Biz ilk defa THE listesine girdik. Türkiye’den yani 2024-2025’e 111 üniversite müracaat edebilmiş. Bunlardan 91 ini değerlendirmeye almışlar. Her üniversiteyi her müracaat edeni değerlendirmeye almıyorlar. Çünkü orada kriterler var. O kriterlerin seviyesini aşması gerekiyor. Müracaat eden üniversitenin dolayısıyla bizde bu kriterleri aştığımız için değerlendirmeye alınan üniversiteler arasındayız 5 kategori var. 5 parametre var. Burada eğitim araştırma ortamı ve araştırma kalitesi endüstri katılımı yine Uluslararası görünüm gibi 5 kategoride ayrı ağırlıklı puan değerlemesi yapıyorlar. Biz bu değerlemelere göre Dünya sıralamasında 2200 civarında üniversiteyi değerlendirmeye almışlar. Biz 1500 + 1 bandına yerleştik. İlk listeye girdiğimiz süreçte Türkiye üniversitelerinde de her bir bu ağırlıklı puan 5 parametre 5 kategori demiştik. Burada her birinde ayrı ayrı derecelerimiz var. 34 de var. 50 de var. İşte 70 de var. Dolayısıyla bir puan sıralamasını tam olarak yapmıyorlar.

THE LİSTESİNE GİREN 91 ÜNİVERSİTE ARASINDAKİ YERİMİZİ ALDIK

Sadece bu parametreler ile ağırlıklı puanlar veriliyor. Biz oradan bakarak işte yapılan hesaplamalarla Türkiye’de ilk defa THE sıralamasına giren 91 üniversite arasındaki yerimizi aldık. 34 sıralamasını da tam çözümleyemedik. Aslında dilimleme yapıyorlar. Burada işte bir akademik sıralama var. Bir dilimler var. Bunlara ilişkin değerlendirme yapıyor. Bize ilk gönderdikleri belgede Ulusal sıralamada 34/94 şeklinde yazmışlardı ondan dolayı biz 34 dedik. Ama ağırlıklı ortalama dediğim gibi her bir kategorinin farklı biçimlerde 34.ncüde var. 50 de var. 70 de var. Bu 5 parametre arasında ama bizim için önemli olan sıralamadan ziyade yine iyi bir yere girdik. 34 ü alabilmek çok önemli bir kategoride de olsa bizim için önemli olan THE listesine girebilmek üniversitemizin uluslararası görünümünü bu anlamda arttırmaktı bundan sonra aslında biz bundan sonraki sıralamalarda bu seviyeyi koruyabilecek miyiz, üstüne mi çıkacağız mücadelemiz o alanda olacak. THE için yine dün ya da bir gün önce YÖK her yıl yayınladığı izleme değerlendirme raporunu genel raporunu yayınladı. Daha sonrada her üniversite için daha ayrıntılı ayrı ayrı rapor yayınlayacak. Şu anda genel görünümü yayınladı. Genel parametreler üzerinden üniversitelerin nerede olduğunu gösteren bir izleme değerlendirme burada da 5 başlıkta 5 faaliyet alanında ilk sıralarda yer aldık. Mesela araştırmacılara ve öğrencilere en fazla e kaynak sunan üniversiteyiz. Birinci sıradayız orda.

ENERJİ VERİMLİLİĞİNE EN FAZLA YATIRIM YAPAN İKİNCİ ÜNİVERSİTEYİZ

Yine kampüs içerisinde üniversite içerisinde enerji verimliliğine en fazla yatırım yapan ikinci üniversiteyiz. Türkiye geneli 208 üniversite içerisinde aynı şekilde yeşil kampüs yani çevreci kampüs olma noktasında yine 13.ncü sıradayız galiba ilk 20 içerisindeyiz aynı şekilde üniversiteye bağış alan yine ilk 20 üniversite içerisindeyiz Devlet üniversiteleri içerisinde hatta 4.ncü sıradayız vakıf üniversiteleri daha çok bağışla yapıldığı için onlar ilk 10 da yer almışlar. Ama ilk 20 içerisindeyiz diğer alanlarda da ilk 20 nin içerisinde değiliz. Ama yayınlandığında göreceğiz üniversitemizin biz kendimiz görüyoruz çünkü bunları bütün göstergeler yukarı doğru 2019’dan bu yana bütün göstergelerimiz yukarı doğru bazı alanlarda eğrimiz çok sert bir şekilde işte birinci sırada ikinci sırada bazı alanlarda yavaşta olsa yukarı doğru gelişme yönünde niteliksel gelişme yönünde bir trendimiz var. Bir gösterge ya da böyle bir eğilim var. Ki zaten bu sonuçlarda onun bir göstergesidir.

YÖKAK’TAN 5 YILLIK AKREDİTASYON ALDIK

Hem Yükseköğretim Kalite Kurulundan (YÖKAK) 5 yıllık bir tam akreditasyon almak yine müracaat ettiğimiz bölüm program ve fakülte akreditasyonlarında da başarıyla bunların sonuçlanması patent sayımızın artıyor olması nitelikli yayın ve proje sayımızın artıyor olması da bu ortaya çıkan sonucun temel kaynaklarını oluşturuyor. Biz bu YÖKAK sürecindeki 5 yıllık akreditasyon için başvuru yapmıştık. 9 kişilik bir ekip bizi önce uzaktan aylarca izledi sonra sahaya buraya geldiler. 1 hafta burada bütün ilçeler dahil ilçelerdeki okullarımız dahil incelediler. Ve sonucunda 5 yıllık akreditasyon verme üzerine bir rapor yazdılar. YÖKAK’ta bu raporu tartışarak onayladı. Orda o raporda olumlu yönlerimiz çok fazla olduğu için zaten 5 yıllık akreditasyonu aldık. Ama gelişmeye açık yönlerimizde tespit edilmişti. O tespit edilen yönleri bizde tespit etmiştik. Zaten daha önce kendimizde kalite komisyonu üzerinden kalite komisyonumuz var. Üniversitede çok etkin bir şekilde çalışıyor. Hatta bugünde toplantısı var. Değerlendirmeler yapıyorduk. Bizde görmüştük. Bazı alanlarda daha güçlü olmamız gerekiyor. Mevcut kurumlarla yetinemediğimiz başarı elde edemediğimiz noktalar vardı. Biz bundan dolayı 5 alanda koordinatörlük ihtisas ettik. Yönergesini yaptık. Senatodan geçirdik. Koordinatörlerimizi atadık. Sekreteryasını oluşturduk. Şu anda o ağlar çalışmaya başladı.

TEKNOFEST’TE BU SENE 2 TANE BİRİNCİLİK 2 TANE 3’ÜNCÜLÜK DERECESİ ALDIK

Bunlardan birisi AR-GE diğeri Uluslararasılaşma koordinatörlüğü bir diğeri bilimsel yayın koordinatörlüğü mezunlarla ilişkiler koordinatörlüğü bilimsel ve teknolojik yarışmalar koordinatörlüğü işte TEKNOFEST’te bu sene 2 tane birincilik 2 tane 3’üncülük derecesi aldı hocalarımız öğrencilerimizle birlikte o koordinatörlüğün organizasyonunda gerçekleşti. Bu faaliyetler dolayısıyla bu koordinatörlüklerden biri olan Uluslararasılaşma koordinatörlüğü üniversitemizin Uluslararası görünümünü arttırmaya dönük makro politikaları gerçekleştirmek uygulamak ve takibini yapmak için kuruldu. Bir koordinatör var. Altında geniş bir komisyon var. Bunlar sadece Uluslararası ilişkileri Uluslararası ilişkiler ve uygulamalar müdürlüğümüzün Erasmus kapsamındaki faaliyetleriyle sınırlamıyoruz. Kurumlararası Ülkede başka bir Ülkelerdeki üniversitelerle yapılacak iş birlikleri protokoller yine bireysel iş birlikleri hocaların kurmuş olduğu iş birlikleri aynı zamanda dünya ölçeğindeki bir takım başta Avrupa Birliği olmak üzere fonlardan projeler alma üzerine kurulu bir anlayışımız var. Bu doğrultuda faaliyetlerimizi yürütüyoruz. Üniversitemizde son dönemlerde başka üniversitelerle iş birliği protokollerimi arttırdık. Ben ağustos ayı içerisinde Azerbaycan’a gittim. Orda 3 üniversite ile anlaşma yaptık. Şimdi Kasım ayında İspanya’ya gideceğim. Orda anlaşmalar yapıyoruz.

AVRUPA VE BALKANLAR’DAKİ ÜNİVERSİTELERLE ANLAŞMALAR YAPIYORUZ

Dolayısıyla bir taraftan orta Asya ülkeleri ile bir taraftan orta doğuda temayüz etmiş bazı ülkelerdeki üniversitelerle ama ağırlıklı olarak da Avrupa ve Balkanlar’daki üniversitelerle protokoller iş birliği protokolleri anlaşmaları yapıyoruz. Dolayısıyla Uluslararasılaşma politikamızı çok yönlü olarak hayata geçirmeye çalışıyoruz. Çünkü üniversitenin 3 temel misyonu var. Evrensel misyondur bütün Dünyada başlangıcından bugüne eğitim öğretim ki meslek elemanı yetiştirilir. Araştırma geliştirme bir de toplumsal katkı son zamanlarda üniversitenin bu evrensel misyonuna 4.ncü bir boyut eklendi. Uluslararasılaşma diye artık sizin üniversitenizin Uluslararası görünümünü önemli hale geldi. Derecelendirme kuruluşları hemen hepsi Uluslararası görünümle ilgili puan veriyor. Üniversitemizin öncelikli alanları olarak belirlediğimiz veteriner hayvancılık şu anda veteriner fakültemiz Türkiye’de değil. Dünyadaki bütün veteriner fakülteleriyle rekabet edebilecek düzeyde veterinerlik fakültesine gelen bir öğrenci veterinerlik mesleği ile ilgili her uygulamanın içerisinde yer alıyor. Çiftlik var. Canlı hayvan orda aşısından hastalık teşhisine kadar hayvan hastanesi var. Ki Türkiye’nin en modern en donanımlı ve beşer hastanesi mantığına göre yapılmış tek hastanesi şu anda kapasitesi 9, 10 kat arttı. Bölgeye hizmet veriyor. Türkiye’ye hizmet veriyor. Anatomi laboratuvarı deney hayvanları merkezi diğer bütün laboratuvarlar yaban hayatı koruma merkezi bütün bunlar ve bunun yanında süt ünitesi şimdi et ünitesini kurduk, bitmek üzere. Hayvanın kesiminden üretime kadar olan et ürünlerine kadar olan tüm aşamaları görecek.

AFYON’UN POTANSİYELLERİ GIDA, MADEN VE JEOLOJİDE

Öğrenci dolayısıyla Afyonun en önemli sektörlerinden birisi hayvancılık biliyorsunuz et bu alanı ben güçlendirmek istiyorum. Güçlü bir alt yapımız akademik alt yapımız vardı. Bunu mobilize ederek bunu önemli ölçüde hayata geçirdik. Yani ben hani yolun başında bir Rektör değilim. 5.nci yılındayım hayallerim aslında tek tek gerçekleşiyor. Bunun yanında ikinci öncelikli alanı da mühendislik alanında belirledik: Gıda, maden ve jeoloji. Çünkü Afyon’un potansiyelleri buna çok uygun dolayısıyla gıdada şu anda gıda kontrol analiz laboratuvarımız akredite olma yolunda ona biraz geç el atmış olduk. Ama şu anda iyi bir ekiple iyi bir noktaya geldik. Biliyorsunuz AKÜDO tescilli bir markamız var. AKÜDO adıyla yeni bir marka tescil ediyoruz. Orda üretimlerimizde olacak. Ama önemli olan husus analizler oraya çok ciddi cihazlar koyduk.

TURAK’A AKREDİTE OLDUK

Yine maden alanında akredite doğal taş laboratuvarını güncelledik yeniledik revize ettik. Şu anda sadece maden değil, aynı zamanda metal ve sıvı analizleri de yapabilecek bir güçlü bir ICP cihazıyla birlikte yoluna devam ediyor. Aynı şekilde jeoloji alanında jeotermal araştırma uygulama merkezimiz var. Türkiye’de şu anda araştırma yapıyor. MTA ile birlikte rekabet edebilecek kapasiteye ulaşmak üzere yeni cihazlarda alıyoruz turizmde. Biliyorsunuz Afyon turizm şehri aynı zamanda özellikle termal turizm noktasında turizm fakültemizin 3 bölümü vardır. Bu 3 bölümde şu anda Turizm Eğitimi Değerlendirme ve Akreditasyon Kurulu (TURAK) diye bilinen akreditasyon kuruluşuna akredite ettik. Bütün bölümleri akredite olan tek Turizm Fakültesi şu anda Türkiye’de ve bütün alt yapısı var. Mutfağı uygulama kısmı özellikle otel anlamında yine sıcak fırını pasta mutfağı duyu analiz laboratuvarı gibi bütün alt yapısı oluşmuş puanları da buna göre sürekli yükselen bir turizm fakültemiz var. Dolayısıyla öncelikli alanları belirlenmiş bu konuda da yol almış sonuçlar üreten bir üniversite olduk.

ÖĞRENCİ MERKEZLİ KALİTE ODAKLI BİR EĞİTİM ANLAYIŞINI İNŞA EDİYORUZ

Tabii benim eğitim öğretime ilişkin en önemli hayalimde öğrenci merkezli kalite odaklı bir eğitim anlayışını inşa etmekti. O konuda da önemli mesafeler kat ettik. Daha kat etmemiz gereken yollarda var. Yani bu göreve bilinçli olarak hazırlıklı olarak geldim. Rektörlük görevine daha önceki süreçlerde yaptığım idareciliklerden kaynaklı olarak aldığım notlar vardı. Oluşturduğum projeler vardı. Bunları hayata geçiriyoruz. Güzelde bir ekibimiz var. Üniversitemizde de başta söylediğim gibi bir motivasyon bir huzur iklimi var. Dolayısıyla bunu biz pozitife dönüştürüp olumlu sonuçlar almaya devam edeceğiz. Tabi üniversite şehir iş birliğini de çok önemsiyoruz. Yani şehirden bağımsız olamayacağını da biliyoruz. Paydaşlarımızla birlikte bunu yapma gayreti içerisindeyiz. Yani her alanda işte bölüm programlarımızı sürekli rehabilite ediyoruz. Yani itibar görmeyen bir anlamda modası geçmiş bölümleri tasfiye edip yeni istihdama duyarlı bölümler açıyoruz. Çok sayıda değil. Ama istikrarlı bir şekilde bunu da gerçekleştiriyoruz.

EKSİKLİĞİ TAMAMLAMA GAYRETİNDEYİZ

En son yazılım mühendisliğini açtık. Mütercim tercümanlık İngilizce bölümünü açtık. Yine Afyon meslek yüksek okuluna et ürünleri ve teknolojisi programını açtık. Afyon için çok önemli biliyorsunuz dolayısıyla böyle bir vizyonla anlayışla çalışıyoruz. Her şeyi çok mükemmel yaptığımızı söyleyemeyiz. Tabii ki eksiklerimiz var, görüyoruz da. Zaman zaman gördüğümüzde eksikliği tamamlama gayretindeyiz. Tabii ki bu 5 yıllık süreç olağan üstü durumlarında yaşandığı bir döneme tekamül ediyor. Pandemi yaşadık. Deprem yaşadık. Krizler ekonomik savaşlar etrafımızda buna rağmen biz bize verilen imkanları en etkin şekilde kullanma gayreti içerisindeyiz. Hep birlikte başta üniversitedeki bütün aktörler şehrimizdeki aktörler tabii ki üniversitemizin üst kuruluşlarıyla onlarla da iyi ilişkilerine süreci götürmeye gayret ediyoruz.”