Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla bu yılın sonuna kadar uzatılan Türkiye Aile Destek Programı’na ilişkin değerlendirmelerde bulundu. ‘Kimseyi geride bırakmayan’ bir sosyal hizmet anlayışıyla hareket ettiklerini belirten Göktaş, ihtiyaç sahiplerine yönelik sosyal yardımları sürdürdüklerini belirtti. Düzenli sosyal yardımlardan yararlanan hanelerin yanı sıra herhangi bir dezavantajı olmaması nedeniyle düzenli sosyal yardım alamayan haneleri de yalnızca gelir kriteri üzerinden Türkiye Aile Destek Programı’na dahil ettiklerini hatırlayan Göktaş, “Bu doğrultuda Türkiye Aile Destek Programı’nda bu ayki ödemeyle birlikte bugüne kadar hanelere toplam 95,9 milyar lira destek sağladık” dedi.
‘HANELERE DESTEK ÖDEMELERİ HER AY DÜZENLİ OLARAK YAPILIYOR’
Program kapsamında hanelere destek ödemelerinin her ay düzenli yapıldığına değinen Göktaş, “İhtiyaç sahibi hanelerimize yönelik hayata geçirdiğimiz desteğimizle onların yanında olmayı sürdürüyoruz. Türkiye Aile Destek Programı ödemelerini bugün itibarıyla hesaplara yatırıyoruz. Bu doğrultuda Aile Desteği Bileşeni kapsamında 2,9 milyar lira, Çocuk Desteği Bileşeni kapsamında 900 milyon lira olmak üzere toplamda 3,8 milyar lira ödeme yapacağız” şeklinde konuştu.
‘YAVRULARIMIZIN MARUZ KALDIĞI HER TÜRLÜ KÖTÜLÜĞÜN, HER ZAMAN KARŞISINDAYIZ’
Bakan Göktaş, öte yandan Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin, bakanlık olarak davaya müdahil olacaklarını belirterek, “Hukuki süreci sonuna kadar takip edip Narin’i hayattan koparan kişi veya kişilerin en ağır cezayı almaları için elimizden ne geliyorsa yapacağız” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da bizzat konunun takipçisi olduğunu söyleyen Göktaş, bakanlık olarak olaydan etkilenen çocuklar için sürecin en başından itibaren psikososyal destek hizmeti sağladıklarını vurguladı. Bakan Göktaş, şunları söyledi: “Evlatlarımızın fiziksel ve psikolojik iyilik hallerini sağlamak, onların güvenli bir şekilde büyümelerini sağlamak en hassas olduğumuz konudur. Onları güvenli yarınlara taşıma, sevgi ve şefkatle büyümeleri için ne gerekiyorsa yapma sorumluluğu toplum olarak hepimizin temel insanlık görevidir. Bu anlamda göz bebeğimiz masum yavrularımızın maruz kaldığı her türlü kötülüğün, her zaman karşısındayız.”
‘AMACIMIZ TEKRAR BU TÜR ACILARIN YAŞANMAMASI’
Bir çocuğa zarar vermeyi sadece hukuki değil aynı zamanda ahlaki ve toplumsal bir suç olarak tanımlayan Göktaş, bunu ‘kabul edilemez’ olarak nitelendirdi. Konuyla ilgili adli soruşturmanın devam ettiğini de aktaran Göktaş, “Amacımız tekrar bu tür acıların yaşanmaması. Bakanlık olarak davaya müdahil olacağız. Hukuki süreci sonuna kadar takip edip Narin’i hayattan koparan kişi veya kişilerin en ağır cezayı almaları için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Bunun yanı sıra olayın yaşandığı mahallede psikososyal destek çalışmalarını da sürdürüyoruz” açıklamasında bulundu.