Afyonşehir stüdyolarında yayınlanan ‘Sporun Şehri Afyonkarahisar’ programının bu haftaki konukları, Ege Futbol Akademisi Kurucusu ve Teknik Direktörü Muaz Kurtay ile U-15 futbol oyuncuları oldu. Hasan Çalışır’ın moderatörlüğünü yaptığı programda, Ege Futbol Akademisi ve oyuncuları tanıtıldı. Programda konuşan Muaz Kurtay, Afyon Şehir Gazetesi’nde olmaktan mutluluk duyduklarını dile getirerek, gazetenin spor ve sporcuya verdiği destekten övgüyle bahsetti. Ege Futbol Akademisi’nin kuruluş hikâyesini anlatan Kurtay, şunları söyledi: “Futbolun içinden geldiğimiz için ve futbolu bıraktıktan sonra da bu bağımızı sürdüreceğimizi biliyorduk. 2018 yılında Bursa’da yaşarken Bursa Spor Futbol Okulu ile başlayan bir serüvenimiz oldu. Daha sonra 2020 yılında eşim, arkadaşım Hüseyin Şahin ve ben, kendi kulübümüzü kurmaya karar verdik. Amblemini ve ismini kendimiz oluşturduk. Ege Bölgesi’nde yaşıyoruz, dedik ki ‘Ege Futbol Akademisi’ kulağa hoş geliyor. Pandemi döneminde kurulmamıza rağmen kısa sürede önemli başarılar elde ettik. Afyon’da belki de tarih yazdık diyebilirim.”
‘BİZ SADECE SAHADA DEĞİL, SAHA DIŞINDA DA SPORCULARIMIZIN YANINDA OLMAYA ÇALIŞIYORUZ’
Hasan Çalışır’ın, sporculara sağlanan psikolojik ve sosyal desteklerle ilgili sorusunu yanıtlayan Kurtay, çocukların gelişiminde sporun önemli bir rol oynadığını vurguladı. Kurtay, “Biz sadece sahada değil, saha dışında da sporcularımızın yanında olmaya çalışıyoruz. Örneğin, birlikte yemek organizasyonları yapıyor, sosyal etkinlikler düzenliyoruz. Bu tür aktiviteler, çocukların psikolojik ve sosyolojik açıdan gelişimine büyük katkı sağlıyor. Çocuklar bunlardan psikolojik anlamda çok büyük etkileniyorlar ve çok farklılıklarda oluyor. Çocuğun aile ortamından çıkıp spor ortamına girmesi çocuğun sosyolojik psikolojik her anlamda ruhsal anlamda bedensel anlamda fikir anlamında görüş anlamında inanılmaz katkı sağlıyor ve çok değiştiriyor. Dışarıdaki yaklaşımlarına yansıyor. Biz bunu saha içi ve saha dışı çocukların hepsine aktarmaya çalışıyoruz. Sosyal etkinliklerimiz kesinlikle ön planda, turnuvalar düzenliyoruz sporcularımız kendilerini farklı ve özel hissediyor. Çocuklarımıza sporcu kimliği, bir duruş ve saygınlık kazandırıyor. Çocuklarımıza her zaman ‘Futbol sadece futbol değildir; hayatın ta kendisidir’ diyoruz” dedi.
‘İYİ BİR SPORCU, ÖNCE İYİ BİR İNSAN OLMALIDIR’
Sporcuların yaşantısında antrenörlerin önemine değinen Kurtay, başarılı bir sporcu yetiştirmenin ‘aile, antrenör ve sporcu’ üçgenine bağlı olduğunu belirterek, “Üçgen aile, antrenör ve sporcu çocuk, bu üçgen doğru bir planlama ile giderse zaten sonunda çocuklar profosyonel futbolcu oluyor, ya da iyi bir eğitimci oluyor. Bu üçgenin birisinde eksik varsa, ailede eksiklik varsa, antrenör işi bilmiyorsa bilinçsiz bir antrenör ise, sporcuda bu anlamda hem ahlaki değer olarak hem kişisel değer olarak hem de kendisini geliştirmek anlamında iyi bir şey yapmıyorsa işte burada bu üçgen tutmadığında sporcuda ilerleyemiyor. Üstüne basa basa söylemek gerekirse eğer bu üçgende bir eksiklik olursa çocuk hem kişisel hem de sportif anlamda ilerleyemez. Antrenörün rolü çok büyük. Ancak yalnızca teknik beceriler değil, ahlaki ve toplumsal değerler de çocuklara aktarılmalı. Biz çocuklara her zaman örf ve adetlerimize bağlı kalmalarını, saygılı bireyler olmalarını öğütlüyoruz. İyi bir sporcu, önce iyi bir insan olmalıdır. Bununda içine yeteneğinizi kattığınızda muazzam bir sporcu olursunuz” şeklinde konuştu.
‘TEKNİK HEYETİN İŞİNE YÖNETİM KARIŞTIĞINDA SÜREÇ RAYINDAN ÇIKIYOR’
Kurtay, amatör kulüplerin yaşadığı en büyük zorluklardan birinin maddi sıkıntılar olduğunu belirtti. Sadece maddi değil, yönetimsel eksikliklerin de ciddi sorunlara yol açtığını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: “Ekonomik sıkıntılar. Afyonspor’da olduğu gibi her kulübün maddi anlamda sıkıntıları oluyor. Buradaki tek sıkıntı ekonomik sıkıntılar değil, yönetimsel hatalar var. Yönetimsel hatalar, işin ehline bırakılmaması gibi durumlar amatör kulüplerde büyük problemlere neden oluyor. Afyon’da herkes futbolla uğraşıyor. Herkes futbolun içerisinde olmaya çalışıyor. Biz antrenörler ise işimizi tam yapmak için belgeler alıyoruz, kurslara katılıyoruz, seminerlere katılıyoruz ki kendimizi belli bir seviyeye getirip, kendimizi geliştirmek istiyoruz. Sadece yönetici kartıyla veya farklı bir şeylerle antrenörlük yapılmaz. Sıkıntılar sadece maddi sorunlar değil. Teknik heyetin işine yönetim karıştığında süreç rayından çıkıyor. Kardeşim sen başkansın başkanlığını yapabilirsin orada kal, şimdi başkan olarak sahanın içerisine dahil olduğunda işte burada kopukluk başlıyor. Başkan diyorki, ‘Bunu oynatıcaksın şunu yapacaksın bunu yapacaksın’ şimdi buraya dahil olduğun zaman antrenör yapacağını yapamıyor.
‘ALT YAPI GÜÇLENDİRİLMEDEN PROFESYONEL BAŞARI DA MÜMKÜN DEĞİL’
Amatör camialarda da profesyonel camialarda da sadece maddiyat değil. Bir çok sıkıntı var. Biz diyoruz ki hepimiz söylüyoruz. Futbolda en önemli şey alt yapı, hepimiz söylüyoruz. Alt yapı nerede? Altyapıya verilen önem ne yazık ki yetersiz. Afyonspor’da altyapı oyuncularının büyük bir kısmı futbolu bırakmış durumda. Bumu yani bizim alt yapıya verdiğimiz önem. Sadece Afyonda değil, tüm Türkiye’nin genelinde biz A takıma kitleniyoruz. A takımın durumu da belli oraya da yatırım yapmıyorsun, hiç değilse alt yapıya yatırım yapın. Amatör camiada yeri geliyor servis bulup deplasmana gidemiyorsun yeri geliyor. Yemek yiyemiyorsun şimdi tabi ülkenin ekonomik boyutuna baktığında da maalesef amatör camialarda ayakta kalmak gerçekten çok zor. Alt yapı güçlendirilmeden profesyonel başarı da mümkün değil.”
‘FUTBOL, KAVGA VE KAOS DEĞİL, KARDEŞLİK VE DOSTLUKTUR’
Ege Futbol Akademisi’nin hedeflerini paylaşan Kurtay, kulübün kurulduğu günden itibaren saygın bir isim olmayı amaçladıklarını ifade ederek, “Bu kulübü kurarken ilk hedefim, sahada ve saha dışında saygı duyulan bir kulüp olmaktı. Afyonda Ege futbol ismi duyulduğunda saygın bir kulüp olacak, sahaya çıktığında herkes o kulübün armasını o kulüpte oynayan oyuncu gruplarına saygı duyucak diye bir söz verdim. 3 yılda bunu gerçekleştirdim. Oyuncularımıza futbolun sadece teknik ve taktik boyutunu değil, dostluk ve kardeşlik gibi değerlerini de öğretiyoruz. Futbol, kavga ve kaos değil, kardeşlik ve dostluktur. Oyuncuları bu şekilde yetiştiriyorum. Futbolun bu doğrularını yaparsanız bir şeyler gerçekleşir. Bu doğrularından kaçarsanız zaten amatör anlamda değil, her anlamda sıkıntılar yaşarsın kavgalar olur. Problemler yaşarsın taraftarları holiganizm olarak fanatizme itersin bir çok sıkıntı yaşarsın o yüzden bunlara dikkat etmek lazım diye düşünüyorum” diye konuştu.
ŞATIRER: ZORLUKLARLA BAŞ ETTİK, BİRÇOK SEVİNÇ YAŞADIK
Programda genç futbolcu Mehmet Şatırer de söz aldı. 2010 doğumlu olan ve Ege Futbol Akademisi’nde defans ve orta saha mevkilerinde oynayan Şatırer, futbola babasının desteğiyle başladığını belirtti. 6 yıldır Muaz Kurtay’ın öğrencisi olduğunu ifade eden Şatırer, “Muaz hocam sayesinde çok şey öğrendim. Zorluklarla baş ettik, birçok sevinç yaşadık. Akademiden arkadaşlarımın bazıları daha iyi takımlara transfer oldu” dedi.
‘ÜLKEMİZİN BAYRAĞINI TAŞIYIP OYNAMAK AYRI BİR SEVİYE’
Moderatör Hasan Çalışır’ın, Eren Çakır’a ‘bir gün milli takım oyuncusu olmayı düşünüyor’ musunuz şeklinde sorusuna ise genç futbolcu şu cevabı verdi: “Tabi ki milli futbolcu olmayı milli takımda olmayı herkes ister. İnşallah bizde o seviyelere gelip oralarda oynayıp ailemizi hocalarımızı gururlandırırız. Çok isteriz.Sonuçta ülkemizin bayrağını taşıyıp oynamak ayrı bir seviye.”