Afyonkarahisar Pedagoji Merkezi’nden Psikolojik Danışman ve Eğitim Danışmanı Emine Karşıyaka, öğrencilerin bugün itibariyle alacağı karne ile birlikte başlayacak ara tatil dönemini daha verimli ve keyifli hale getirecek öneriler paylaştı, değerlendirmelerde bulundu. Yoğun bir eğitim döneminin ardından gelen sömestr tatilinin, herkes için nefes alma ve yenilenme fırsatı sunduğunu dile getiren Karşıyaka, bu süreyi dengeli bir programla hem zihinsel, hem fiziksel, hem de akademik başarı anlamında güçlendirmek için kullanılabileceğini kaydetti. Karşıyaka, “Sizler için tatil, daha çok derslere kısa süreli bir veda anlamına gelse de aslında bu süreç derslerdeki eksiklerinizi tamamlamak ve bir sonraki döneme hazır hale gelmek için harika bir fırsat” diyerek gençlere tavsiyelerde bulunan Karşıyaka, “Bu süreçte, birinci dönemde işlenilen konuları tekrar etmek ve anlamadığınız noktaları gözden geçirmek sizin çok faydalı olacaktır. Özellikle sınav hazırlığı yapan öğrenciler için sömestr tatili, eksikleri kapatmak ve bol bol soru çözmek için eşsiz bir avantaj. Bunun için kendinize günlük ya da haftalık bir çalışma planı oluşturabilir, kısa vadeli, küçük ve ulaşılabilir hedefler belirleyebilirsiniz. Ancak bu süreçte her ne kadar derslerdeki eksikleri kapatmak önemli olsa da en az bunun kadar önemli olan bir diğer şey ise dinlenmeye ve sosyal aktivitelere zaman ayırmaktır” diye konuştu.
‘İLGİ DUYULAN KİTAPLAR OKUNARAK GELİŞİM SAĞLANABİLİR’
Ara tatil sürecinde ilgi duyulan konularda kitaplara okuyarak gelişim sağlanabileceğini altını çizen Karşıyaka, “Bu süreçte ilgi duyduğunuz konularda kitaplar okuyarak hem kendinizi geliştirebilir hem okuma hızını artırabilir hem de hayal gücünüzü zenginleştirebilirsiniz. Bunun yanında, düzenli fiziksel aktiviteler yaparak bedeninizi ve zihninizi dinç tutabilirsiniz. Günlük rutinlerinize 1 saatlik yürüyüşler veya basit egzersizler ekleyerek hem sağlıklı kalabilir hem de -eğer sınava hazırlanıyorsanız- sınav stresinizi azaltabilirsiniz. Hobilerinize zaman ayırmak, sevdiğiniz etkinliklerle meşgul olmak ve ailenizle/arkadaşlarınızla keyifli vakit geçirmek de tatilinizi daha anlamlı ve verimli hale getirecektir” ifadelerini kullandı.
‘SINAV STRESİNİZİ AZALTMAK İÇİN NEFES EGZERSİZLERİ YAPABİLİRSİNİZ’
Karşıyaka, devamında şöyle konuştu: “Özellikle YKS ve LGS gibi önemli sınavlara hazırlanan öğrenciler için bu tatil dönemi hem sınava hazırlık için hem de sınav stresini yönetme ve motivasyon artırma açısından çok değerlidir. Bu süreçte belirli aralıklarla deneme sınavları çözmek, eksiklerinizi görmenize ve sınav stratejilerinizi geliştirmenize yardımcı olacaktır. Ancak deneme sınavlarından sonra yanlışlarınızı ve boş sorularınızı analiz etmeyi ve bu konulara odaklanmayı unutmamalısınız. Sınav stresinizi azaltmak için nefes egzersizleri yapabilir, meditasyon gibi rahatlatıcı tekniklere de yönelebilirsiniz. Şunu unutmayın ki; sınav başarıları sadece bilgiyle değil aynı zamanda sakin ve iyi odaklanmış bir zihinle de alakalıdır.”
‘ÇOCUĞUNUZUN KARNESİNİ BAŞKA ÖĞRENCİLERLE KIYASLAMAKTAN MUTLAKA KAÇINMALISINIZ’
Yaptığı değerlendirmenin devamında ise velilere seslenen Karşıyaka, sömestr tatili sürecinde velilerin desteğinin çocuklarının hem akademik hem de psikolojik gelişimi için önemli olduğunu söyledi. Karşıyaka, “Öncelikle yapmanız gerek şey, karneler üzerinden çocuklarınıza olumsuz bir eleştiri yapmak yerine güçlü yönlerini öne çıkaracak, özgüvenlerini destekleyecek konuşmalar yapmaya özen göstermeniz olmalıdır. Çocuğunuzla birlikte -varsa- başarısızlıkları değerlendirmeli, bunları bir fırsat olarak görüp birlikte çözüm yolları aramalısınız. Çocuğunuzun karnesini başka öğrencilerin karne başarısıyla kıyaslamaktan da mutlaka kaçınmalısınız. Bir çocuk için akranları ile kıyaslanmak, arkadaşlarının kendisinden daha iyi olduğuna vurgu yapılması, başarısızlıkla suçlamak; çocuğunuzda kaygı, yetersizlik ve özgüven eksikliği hatta değersizlik duygularına yol açar. Bu tür davranışlar çocuk ile anne-baba arasında iletişim kopukluklarına, çocuğun ailesinden uzaklaşarak dış çevreye yönelmesine neden olur. Bu sebeple öncelikle karnedeki olumlu şeylere vurgu yapmalısınız. Sonrasında çocuğunuza kendisini ifade etmesine fırsat vererek konuşmayı başarısızlıklara getirebilirsiniz. Ama konu ne olursa olsun çocuğunuza her şeye rağmen koşulsuz sevdiğinizi ve ona güvendiğinizi hissettirmelisiniz” dedi.
‘FARKLI ETKİNLİKLERE ZAMAN AYIRABİLİRSİNİZ’
Aile içi zaman geçirmenin çocukların psikolojik gelişimine olan etkilerinin unutulmaması gerektiğini dile getiren Karşıyaka, “Sömestr tatili, bu anlamda harika bir fırsat. Ailece yapılan aktiviteler, çocuklarınıza değerli olduklarını hissettirir ve aranızdaki bağı güçlendirir. Birlikte oyunlar oynayabilir, kitap okuma saatleri yapabilir, film izleyebilir, doğa yürüyüşlerine çıkabilir ya da mutfakta yeni tarifler deneyerek keyifli vakit geçirebilirsiniz. Bunlara ek olarak, birlikte tiyatro izlemek, müzik dinletilerine katılmak, seramik gibi yaratıcı workshoplara katılmak ya da ebeveynler ve çocuklar/öğrenciler için düzenlenen eğitici atölyelere katılmak gibi farklı etkinliklere de zaman ayırabilirsiniz. Yine sınava hazırlanan bir çocuğunuz varsa sınav stresi üzerine yapılan atölyelere/seminerlere -çocuğunuz ile birlikle- katılmak çok etkili olacaktır. Bu tür etkinlikler hem eğlenceli anılar biriktirmenizi sağlar hem de çocuklarınızın duygusal gelişimini destekler. Ve unutmayalım ki; çocuğunuzla geçireceğiniz zamanın uzunluğundan ziyade o zamanın verimliliği ve kalitesi önemlidir. Bu tatil döneminde çocuğunuz ile geçirdiğiniz vaktin kalitesini artırarak onun bu konudaki ihtiyacını mümkün olduğunca karşılamaya çalışabilirsiniz” diye konuştu.
‘TATİL DÖNEMİNDE EKRAN SÜRELERİNE DİKKAT ETMEK ÖNEMLİDİR’
Karşıyaka, yaptığı değerlendirmenin devamında ise sözlerini şu şekilde tamamladı: “Teknolojinin günlük hayatımızda vazgeçilmez bir yeri olsa da tatil döneminde ekran sürelerine dikkat etmek önemlidir. Çocuklarınızın uzun süre ekran karşısında vakit geçirmesini önlemek adına onlara alternatif etkinlikler sunabilirsiniz. Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta; çocuklarımıza teknoloji sınırları koyarken bizim de teknoloji kullanım alışkanlıklarımızla onlara örnek olmamız gerektiğidir. Çocuklar, söylediklerimizden çok yaptıklarımızı model alırlar. Bu nedenle aile olarak koyduğumuz kurallara biz de uymalı ve onlara tutarlı bir yaklaşım sergilemeliyiz. Ayrıca tatil döneminde genellikle geç uyuma ve geç kalkma davranışlarında artış görülebilir. Belki birkaç gün bu davranışlar göz ardı edilebilir ancak sağlıklı bir beden ve zihin için yeterli uyku ve dengeli beslenme olmazsa olmazdır. Aileler olarak, çocuklarımızın öğün yemelerinin ve uyku düzeninin tamamen bozulmamasına özen göstermeliyiz. Özellikle tatilin son günlerinde, okula dönüşe uyum sağlayabilmeleri için uyku ve uyanma saatlerini kademeli olarak düzenlemek faydalı olacaktır. Tatil dönemini hem dinlenme hem de gelişim için bir fırsat olarak görmek, çocuğunuzun ikinci döneme daha enerjik ve motive başlamasını sağlar. Unutmayalım ki, destekleyici ve sevgi dolu bir yaklaşım, çocuğunuzun hem akademik hem de kişisel hayatında daha mutlu ve başarılı olmasına yardımcı olacaktır.”