Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

‘Yaz tatilini verimli şekilde değerlendirmek mümkün’

Cuma günü sona erecek eğitim öğretim yılının ardından yaz tatilini verimli bir şekilde değerlendirmenin mümkün olacağını belirten Psikolojik Danışman ve Eğitim Danışmanı Karşıyaka, “Yaklaşık 3 ay sürecek bu dönemi sadece dinlenme değil; aynı zamanda kişisel gelişim, konu eksiklerin giderilmesi ve aile bağlarının güçlendirilmesi için verimli bir şekilde değerlendirmek mümkün.”

Cuma günü sona erecek eğitim öğretim yılının ardından yaz tatilini

Afyonkarahisar Pedagoji Merkezi’nden Psikolojik Danışman ve Eğitim Danışmanı Emine Karşıyaka, 20 Haziran Cuma günü sona erecek 2024-2025 eğitim öğretim yılının tamamlanmasıyla birlikte 3 aylık yaz tatili döneminde yapılabilecekleri anlattı, önemli değerlendirmelerde bulundu. Yoğun geçen eğitim yılının ardından gelen yaz tatilinin öğrenciler için dinlenme, yenilenme ve gelişim açısından büyük bir fırsat sunduğunu belirten Psikolojik Danışman ve Eğitim Danışmanı Karşıyaka, “Yaklaşık 3 ay sürecek bu dönemi sadece dinlenme değil; aynı zamanda kişisel gelişim, konu eksiklerin giderilmesi ve aile bağlarının güçlendirilmesi için verimli bir şekilde değerlendirmek mümkün.

‘YAZ TATİLİ, SADECE OKUL ÇANTASINI BİR KENARA BIRAKMAK DEĞİLDİR’

“Sevgili genç arkadaşlarım; uzun ve yoğun bir eğitim yılının ardından sonunda beklenen o güzel zaman geldi. Dersler sona erdi, hava ısındı, günler uzadı ve dinlenmeyi, eğlenmeyi sonuna kadar hak ettiniz. Tatil, sadece okul çantasını bir kenara bırakmak değil; aynı zamanda kendinize zaman ayırmak, ilgi alanlarınızı keşfetmek ve yeni döneme daha güçlü bir başlangıç yapabilmek için harika bir fırsattır” diyen Karşıyaka, şöyle devam etti: “Bu dönemi hem keyifle geçirebilir hem de bir sonraki yıla hazırlık yaparak geleceğe yatırım yapabilirsiniz. Özellikle akademik anlamda eksik gördüğünüz konuları gözden geçirmek, yıl içinde anlayamadığınız konulara geri dönmek, okuma alışkanlığınızı güçlendirmek için bu uzun süreyi iyi değerlendirebilirsiniz.”

‘HAFTALIK KISA ÇALIŞMA SAATLERİ PLANLAYARAK KONULARI TAZE TUTABİLİRSİNİZ’

Her günü derslerle doldurmak yerine haftalık kısa çalışma saatleri planlayarak konuların taze tutulabileceğini dile getiren Karşıyaka, “Özellikle sınav yılına girecek öğrenciler için TYT, AYT ya da LGS konularında sağlam bir temel oluşturmak için yaz tatili kaçırılmaması gereken bir fırsat. Bunun için mutlaka haftalık ve günlük planlamalar hazırlanmalı; hangi gün, hangi derse, ne kadar ve nasıl çalışılacağı belirlenmeli. Örneğin günlük en az 1-2 saatlik kısa tekrarlar ve soru çözümleri, uzun vadede büyük bir fark yaratacaktır. Bunun yanında zamanınızın bir bölümünü mutlaka hobilerle, açık hava etkinlikleriyle ve dinlendirici aktivitelere ayırarak programınızı dengelemelisiniz. Ancak denge sağlanmazsa zaman yönetimi konusunda sorunlar yaşayabilir hem akademik hem de kişisel gelişiminizde beklenen ilerlemeyi sağlayamayabilirsiniz” ifadelerini kullandı.

‘OKUMA ALIŞKANLIĞINIZI GELİŞTİRMENİN TAM ZAMANI’

Özellikle sınav yılına hazırlanan öğrenciler için kitap okuma alışkanlığının sadece bilgi edinme anlamında değil; anlama, yorumlara ve hızlı okuma becerilerini de güçlendirme açısından büyük önem taşıdığını kaydeden Karşıyaka, şunları söyledi: “Yıl boyunca yoğun tempoda kitap okumaya yeterince zaman bulamamış olabilirsiniz. Ancak yaz tatili, bu alışkanlığı yeniden kazanmak ve geliştirmek için ideal bir dönemdir. Kitap okumak yalnızca bir boş zaman etkinliği değil; düşünme becerilerinizi geliştiren, kelime dağarcığınızı zenginleştiren, odaklanma sürenizi artıran ve zihinsel esnekliğinizi güçlendiren önemli bir alışkanlıktır. Özellikle sınav yılına hazırlanan öğrenciler için kitap okuma alışkanlığı, sadece bilgi edinme anlamında değil; anlama, yorumlama ve hızlı okuma becerilerini güçlendirme açısından büyük önem taşır. TYT ve LGS gibi sınavlarda zaman yönetimi çok kritik bir faktördür ve düzenli kitap okuyan öğrencilerin okuma hızı, odaklanma ve paragraf çözüm becerileri gözle görülür biçimde gelişir. Bu da doğrudan sınav performansına olumlu yansır. Ancak unutmayalım ki kitaplar sadece bilgi değil, ilham da verir. Sizi hiç tanımadığınız hayatlara götürür, yepyeni bakış açıları kazandırır ve hayal gücünüzü besler. Yaz boyunca kazanacağınız bu alışkanlık, yalnızca sınav yılı için değil; yaşam boyu sürecek bir gelişimin de temelini atar.”

‘YAZ TATİLİNDE FİZİKSEL AKTİVİTELERİ İHMAL ETMEYİN’

Yaz tatilinde fiziksel aktivitelerin ihmal edilmemesi gerektiğini de değinen Karşıyaka, “Yüzme, bisiklet sürme, yürüyüş ya da basit egzersizler gibi aktiviteler sadece bedeninizi değil, zihninizi de dinlendirir. Düzenli hareket, sınav stresini azaltır, odaklanma becerinizi artırır ve enerjinizi yeniler. Sağlıklı bir zihin için sağlıklı bir beden şart. Bu yüzden tatil planlarınıza mutlaka fiziksel aktiviteyi de eklemeyi unutmayın. Resim yapmak, müzikle uğraşmak, fotoğraf çekmek, yazı yazmak gibi yaratıcı faaliyetler kendinizi daha iyi ifade etmenizi sağlar. Yaz boyunca bir günlük tutabilir ya da küçük projeler planlayabilirsiniz. Bu süreçte sosyal sorumluluk projelerine katılmak, gönüllülük faaliyetlerine destek vermek de size önemli katkılar sağlayarak yazı daha verimli geçirmenize katkı sağlar” dedi.

‘ÇOCUĞUNUZUN KARNESİNİ BAŞKA ÖĞRENCİLERİN KARNE BAŞARISIYLA KIYASLAMAKTAN KAÇININ’

Yaptığı açıklamanın devamında velilere de seslenen Karşıyaka, yaptığı değerlendirmenin devamında şunları dile getirdi: “Değerli veliler; yaz tatili çocuklarınız için yalnızca bir ‘boş zaman’ değil, aynı zamanda gelişimlerini destekleyeceğiniz önemli bir fırsattır. Bu süreçte onların motivasyonunu artırmak, yönlendirme yapmak ve en önemlisi onlara zaman ayırmak çok kıymetlidir. İlk olarak, çocuklarınızın yıl boyunca gösterdikleri çabaları takdir ederek tatili güzel bir şekilde başlatabilirsiniz. Özellikle de, karneler üzerinden çocuklarınıza olumsuz bir eleştiri yapmak yerine güçlü yönlerini öne çıkaracak, özgüvenlerini destekleyecek konuşmalar yapmaya özen göstermelisiniz. Çocuğunuzla birlikte -varsa-başarısızlıkları değerlendirmeli, bunları bir fırsat olarak görüp birlikte çözüm yolları aramalısınız. Çocuğunuzun karnesini başka öğrencilerin karne başarısıyla kıyaslamaktan da mutlaka kaçınmalısınız. Bir çocuk için akranları ile kıyaslanmak, arkadaşlarının kendisinden daha iyi olduğuna vurgu yapılması, başarısızlıkla suçlamak; çocuğunuzda kaygı, yetersizlik ve özgüven eksikliği hatta değersizlik duygularına yol açar.

‘ÇOCUĞUNUZUN SADECE AKADEMİK DEĞİL; DUYGUSAL VE SOSYAL GELİŞİMİNİ DE ÖNEMSEYİN’

Bu tür davranışlar çocuk ile anne-baba arasında iletişim kopukluklarına, çocuğun ailesinden uzaklaşarak dış çevreye yönelmesine neden olur. Bu sebeple öncelikle karnedeki olumlu şeylere vurgu yapmalısınız. Sonrasında çocuğunuza kendisini ifade etmesine fırsat vererek konuşmayı başarısızlıklara getirebilirsiniz. Ama konu ne olursa olsun çocuğunuza her şeye rağmen koşulsuz sevdiğinizi ve ona güvendiğinizi hissettirmelisiniz. Çocuğunuzun sadece akademik değil; duygusal ve sosyal gelişimini de önemseyin. Ders çalışmaları kadar, onun ilgi alanlarını keşfetmesi, sosyalleşmesi ve kendini ifade edebileceği alanlar bulması da önemlidir. Bu noktada, birlikte yapılacak aktiviteler oldukça kıymetlidir. Aşağıda vereceğim aktiviteleri birlikte planlayabilir ve her hafta yapacağınız farklı etkinliklerle anı defterinizi zenginleştirebilirsiniz.

AİLECE YAPILABİLECEK AKTİVİTELER

Günlük kısa doğa yürüyüşleri ve piknikler, kitap okuma saatleri ve kitap üzerine sohbetler, yaz boyunca izlenecek filmler ya da belgesel listesi oluşturmak, birlikte yemek tarifleri denemek, kültürel geziler ve müze ziyaretleri, el sanatları, müzik, fotoğraf gibi alanlarda atölye çalışmaları, tatil süresince gönüllülük etkinliklerine katılmak, ailece yaz kampı veya günübirlik şehir dışı gezileri.”

‘TEKNOLOJİ, DOĞRU KULLANILDIĞINDA BİR TEHDİT DEĞİL; GELİŞİM SÜRECİNİ DESTEKLEYEN BİR ARAÇ ‘

Yaz tatilinde ekran süresi kontrolsüzce uzayabilir. Bu konuda çocuklarınıza sınırlar koyarken, sizin de teknoloji kullanımınızla örnek olmanız büyük önem taşır. ‘Ekran dışı’ alternatifler sunmak, birlikte yapılacak etkinliklerle ekran süresini doğal olarak azaltacaktır. Buna ek olarak verilen sınırlı sürede içerik kontrolü yapmak da çok önemli. Bu nedenle çocukların yaşına uygun, eğitici ve geliştirici içeriklere yönlendirilmesi faydalı olacaktır. Ayrıca ekran başında geçirilen sürenin amacı da göz önünde bulundurulmalı; sadece vakit geçirmek yerine öğrenmeye, keşfetmeye veya üretmeye katkı sağlayan içerikler tercih edilmelidir. Böylece teknoloji, doğru kullanıldığında bir tehdit değil; gelişim sürecini destekleyen bir araç haline gelebilir.

‘UYKU DÜZENİ İSE YAZ TATİLİNDE EN ÇOK BOZULAN ALIŞKANLIKLARDAN BİRİDİR’

Uyku düzeni ise yaz tatilinde en çok bozulan alışkanlıklardan biridir. Elbette esneklik olabilir, fakat gece çok geç saatlere kadar uyanık kalma ve öğlene kadar uyuma alışkanlığı uzun vadede verimliliği düşürebilir. Özellikle okul başlangıcına yakın günlerde bu düzenin yavaşça yeniden şekillendirilmesi fayda sağlayacaktır.

‘DESTEKLEYİCİ VE SEVGİ DOLU BİR İLETİŞİM UNUTULMAMALI’

Yaz tatili, aile bireyleri arasındaki bağların güçlenmesi için büyük bir fırsattır. Çocuğunuzla birlikte geçirdiğiniz zamanın kalitesi, onun kendini değerli ve güvende hissetmesini sağlar. Onları anlamaya çalışın, duygu ve düşüncelerini ifade etmesi için alan tanıyın. Unutmayın; çocukların gelişiminde en güçlü destek, sevgi ve güvendir. Tatili sadece bir ‘boşluk’ değil, dolu dolu geçecek bir ‘fırsat dönemi’ olarak görmek hem sizlerin hem de çocuklarınızın yeni döneme daha hazır, daha motive ve daha güçlü başlamasını sağlar.”