Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Güvenevler’in 9’uncu kez güvenini kazandı

Güvenevler Mahallesi Muhtarı Erdal Balıbey, 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde tekrar muhtar seçilerek 9’uncu dönemine başladı. Balıbey, “40 yılı aşkın bir süredir Güvenevler Mahallesi muhtarıyım. 31 Mart’ta yapılan seçimlerde halkımın bana gösterdiği teveccühle tekrar muhtar seçildim. Bu vesile ile mahalleme ve sizlere çok teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız” dedi.

Güvenevler Mahallesi Muhtarı Erdal

Yerel seçimlerin ardından tekrar Güvenevler Mahallesi Muhtarı olarak seçilen ve 9’uncu dönemine başlayan Erdal Balıbey, mahallesi ve muhtarlık tecrübeleri hakkında Afyonşehir Gazetesi’ne önemli açıklamalarda bulundu. İlk muhtar seçildiğinde 24 yaşında olan Balıbey, 1984 yılından itibaren Afyonkarahisar Belediyesi’nin çeşitli birimlerinde görev yaptığını ve 2001 yılında da emekli olduğu söyledi. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi olmadığı için hem belediyede hem de muhtarlık görevin yürüttüğünü belirten Balıbey, “40 yılı aşkın bir süredir Güvenevler Mahallesi muhtarıyım. 31 Mart’ta yapılan seçimlerde halkımın bana gösterdiği teveccühle tekrar muhtar seçildim. Bu vesile ile mahalleme ve sizlere çok teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız. Belediye Başkanımız Burcu Hanım görevine yeni başladı, kendisine başarılar diliyorum. Rabbim utandırmasın, çok iyi hizmetler vermeye başladı. Oğlumun kabrine gittiğimde orada hoparlör sistemi kurulmuş ve dua okunuyordu. Bu beni derinden etkiledi, Allah razı olsun” diye konuştu.

‘EMEKLİ OLDUKTAN SONRA MUHTARLIK GÖREVİNE DEVAM ETTİM’

Afyonkarahisar Belediyesi’nden emekli olduğu 2001 yılından bu yana yalnızca muhtarlık görevini sürdürdüğünü dile getiren Balıbey, “1984 yılında belediyeye girdim. 2001 yılına kadar bir fiil belediyenin çeşitli kademelerinde ve iktisat işleri müdürlüğünde görev aldım. En son ki görevimde ise belediye yemekhanesi görevini yürüttüm. 2001 yılında ise Hayrettin Barut zamanında da emekli oldum. Emeklilik sürem ise aşağı yukarı 23 sene. Bu 23 sene zarfında belediyede işçi olduğum için ve 657 sayılı kanuna tabi olmadığım için muhtarlık görevime devam ettim, yani hem belediyede çalıştım hem muhtarlık görevime devam ettim ve böyle bir süreci tamamlamış olduk. Emekli olduktan sonra 2001’den itibaren de burada muhtarlık görevine devam ettim” ifadelerini kullandı.

Güvenevler Mahallesi Muhtarlığı görevini 40 yıldan fazla bir süredir devam eden ve 31 Mart yerel seçimlerinin sonuçlanmasının ardından 9’uncu dönemine başlayan Erdal Balıbey kendisi, mahallesi hakkında ve muhtarlığı ile ilgili sorduğumuz sorulara içten ve samimi bir şekilde şu cevapları verdi:

Mahalleniz hakkında bilgi verir misiniz ve neler söylemek istersiniz?

Güvenevler Mahallesi,  1959 yılında rahmetli Adnan Menderes’in çimento fabrikasının temelini atma sırasında buradaki insanların, “Bizim de buraya bir kooperatif kuralım” demesi ile 1960 yılında temelleri atılmış. Şu anda Güvenevler Mahallesi eski adıyla Ziraat Evleri-Demiryolları Evleri karşı taraf ise Örnekevler-75 Evleri olarak geçmektedir. Bizim buralarda eskiden tek katlı daha sonrasında çift ve ilerleyen zamanlarda ise 4’er katlı 8-10 daire ile 121 daire şeklinde müteahhit beraberinde buradaki yapılaşmalar çoğaldı. Yapılaşma çoğalınca buranın sorunları da arttı. En başta kanalizasyon sorunumuz vardı, bunlar çözümlendi. Şu anda tek sıkıntımız; Türk-İş konutlarının olduğu yerdeki ilkokulumuzun temeli atıldı ama inşallah 2025 sezonuna açtırmak için yoğun çaba sarf ediyoruz. Mahallemizde iki tane ortaokul var, bir tane çıraklık eğitim merkezimiz vardı yıkıldı ama onunda inşaatına başlanacak. Kocatepe Anadolu Lisesi,  Kocatepe Ortaokulu ve bir de çıraklık eğitimi adı altında okullarımız var. Fakat buradaki en büyük sorunlarımızdan bir tanesi ise taşımalı eğitim. Taşımalı eğitim nedir burada sadece mahallemizin çocukları okumadığı için diğer mahallelerden de okumaya gelen çocuklarımızda olduğundan dolayı sınıflarımızda 45 ile 48 arasında mevcut öğrenci sayısı değişiyor. Elektrik direklerin yer altına taşınması ile ilgili bir isteğimiz oldu. Bu proje kapsamında ya bu sene ya önümüzde ki sene buradaki tüm elektrik direklerimiz toprak altına girecek. Bu proje ile artı olarak mahallemizdeki çok sık yaşanan elektrik kesintilerinin de önüne geçmiş olacağız.

Mahallenizde bulunan ünlü şahsiyetler kimlerdi?

Mahallemizdeki ünlü şahsiyetlerden birisi ve muhtar olmamda da çok büyük payı olan usta gazeteci, ağabeyim, büyüğüm rahmetli Fatih Gümüş’ü her zaman saygıyla, hürmetle ve rahmetle anıyorum. Mahallemizde halen ikamet eden Atatürkçü Düşünce Derneği Şube Başkanımız Veli Cengiz hocamız, bizim büyüğümüz, ağabeyimizdir ama dediğim gibi en önemli şahsiyetlerden bir tanesi Fatih Gümüş’tür.

Mahallenizde yaşadığınız ilginç olaylar nelerdir?

Ben ilk muhtar olduğumda bir akşam hava kararmaya başladığında bir tane yaşlı amcamız geldi. Bende bir aylık muhtardım kapıyı açtım “Buyur amca” dedim. Bana dedi ki, “Baban evde mi?” bende, “Babam yok amca” dedim. “Neredeé diye sorduğunda ise bende “Öldü” cevabını verince “Yapma ya ne zaman öldü?” sorusuna karşılık, “Çok oldu” dedim. Sonrasında ise bana, “Benim ikametgah ilmuhaberini kim imzalayacak” diye sorunca, “Ben imzalarım” diye cevapladım. Sonra ise “Yok ya olmaz öyle şey sen nasıl imzalıyorsun” diye bana çıkışınca, “Muhtar benim” dedim ve benimde 24 yaşında genç bir muhtar olduğumu görünce çok şaşırmıştı, o yüzden bu anımı hiç unutamam.

Mahallenizde sosyal yardımlaşma, sosyal duyarlılık ve vatandaşlar arası iletişim nasıl?

Bizim en büyük amaçlarımızdan bir tanesi ise bulunduğumuz yerin hemen aşağısında belediyenin bir fırını var. Biz burada 12 ay boyuncu 11 ay ekmek veriyoruz, 1 ayda askıda pide veriyoruz bunları ücretsiz yapıyoruz. Bunları yaparken bizim finans kaynaklarımız mahallemizde oturan ağabeylerimiz, kardeşlerimiz. Kimisi un alır, kimisi susamını alır, kimisi yumurtasını alır. Biz bunları fırınımıza bırakırız ve her ramazan 50-70 arasında askıda sadece pide veriyoruz. Ramazan kolilerimiz var, okullardaki öğrencilerimizden gelen kolilerimiz bunlar. Fitre ve zekatlar gelir. Onları biz arzu ederlerse yol gösterici oluruz ve deriz ki, “Bak amca, bak kardeş şu apartmanda yardıma ihtiyaç sahibi insanlar var, onlara verebilirsiniz” şeklinde yardımcı oluruz ya da uzun zamanlar neticesinde bizlere teveccüh ederek güvendiklerinden dolayı isterlerse bunları biz dağıtıyoruz. Çeklerimiz var, paralarımız var, kolilerimiz var. Yumurta dağıtımımız oldu, örnek veriyorum 250 koli yumurta dağıtımı yaptık, hayırsever kardeşlerimiz sağ olsunlar.  Hep şunu söylüyorlar, “Güvenevler Mahallesinde fakir var mı?”, kardeşim tabii ki var. Mesela geçen emekli yaşlı bir ağabeyimiz geldi. Utanarak ve çekinerek dedi ki, “Oğlum bana da bir tane yumurta ver, 8 bin 700 lira maaş alıyorum yetmiyor” dedi. Bende, “Tabii ki amca” dedim. Bir de sadece bizim mahallemizde oturacak diye bir kural yok, bize birisi gelip “Benim ihtiyacım var” dediği zaman her şeyi veriyoruz. Ben iyi bir sosyal medya kullanıcısıyımdır. Mahallemdeki elektrik kesinlerini, su kesintilerini ya da her hangi bir şey olduğu zaman ben bunları sosyal medyamdan bildiririm. Örnek bir bildirimi söyleyecek olursam “Mahalle sakinlerinin dikkatine çöp çıkarma saatlerinin haricinde çöp çıkarmak kesinlikle yasaktır. Çöp çıkarma saatlerine uymayan mahalle sakinlerimize cezai işlem uygulanacaktır” diye mahalledeki vatandaşlarımı bilgilendiririm.

Mahallenizdeki sıkıntılar nelerdir?

Buranın en büyük sorunu defalarca söylememize rağmen çözüm bulamadığımız yaya geçidi sıkıntımız var. Mahallemizde bulunan Kocatepe Caddesi’nin orası okul yolu. Çünkü Güvenevler Mahallesi’nin çocukları Örnekevler Mahallesi’ndeki okula gidiyor, Örnekevler Mahallesi’nin çocukları da Güvenevler Mahallesi’ndeki ortaokul için geliyorlar. Karşıdan karşıya geçmek için çok büyük sorun yaşıyorlar. Oraya bir trafik ışığı koyduramadık. Başkan talimat verdi, trafik komisyonundan geçmedi. İkincisi Türk-İş konutları diye bahsettiğimiz bu Fatih yolu üzerinde bir kardeşimizin iş makineleri var, yolun kenarına dizmiş. Park edilemez levhası olduğu halde insanlar iş makinelerini oraya park ediyorlar. Bu iş makineleri sürekli burada, bunu yapmaya hakları yok. Hiçbir zabıta kuvveti buraya gelip de bunlara ceza yazmadı. Ayrıca burada tomruklar vardı yani ağaçlar zar zor onları kaldırttık, gidip Türk-İş binasının içine koydular. Üçüncüsü karayolları istikametinden gelen araçların sağa dönmesi, diğer taraftan da arabalar geliyor ve trafik kilit oluyor, park sorunları yüzünden. Buraya araç giremez ibaresini koydurmak için bir çalışmamız oldu. Son olarak da Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün olduğu yere bir adet durak istiyoruz. Bunların haricinde çözülemeyecek hiçbir sorunumuz yok.

Küçük sanayi ile iç içe olmanızın avantajı ve dezavantajları var mıdır? Varsa nelerdir?

Çok fazla dezavantajı var. Bir yerleşim biriminde sanayinin ne işi var. Bunda en büyük pay maddi imkansızlıklar, belediye başkanları, istimlak olayı. Kentsel dönüşüm bence giremez, bu saatten sonra. Çünkü zamanında 100 metrekarelik büyük dükkan yapmışlar. Kocaman dükkanı ne yapacaklar. Adamlarda dükkanları 33’er metrekareye bölmüş. Böldüğü dükkanlara farklı farklı işletmeler koymuş ve tapularını da almışlar. Adamları çıkartamazlar, tapuları olduğu için. 33 metrekare karşılığında ise bir ev istiyorlar, verirler mi, hiç vermezler. Böyle bir sıkıntı var burada. Sağ olsun Hakan Dilek yeni bir sanayi sitesi yaptırdı, o sitenin de çok az bir işi kaldı. Sanayinin şehir merkezinden gitmesi yönünde çabaları var. İnşallah o konuda başarılı olur, kendisini kutluyoruz ve destekçisiyiz. Sanayi esnafı çok büyük sıkıntı, 40 senedir çözemediğim tek bir şey var o da şu sanayinin esnafı, tamircisi geliyor insanların kapısının önünde üstünü veya atletini çıkartır, arabayı öyle tamir eder. 50 defa söyledim uyardım, ikaz ettim. Orada aileler var. Kendi kapılarının önündeki araçlar yetmezmiş gibi, mahalle aralarına da araçları koyuyorlar. Şimdiye kadar belediyenin her türlü hizmetini aldık ve almaya da devam ediyoruz. Mutlaka geliyorlar çözüyorlar.

Mahalle muhtarlıklarının görevlerinin neredeyse tamamını Nüfus Müdürlükleri ve E-Devlet platformu üstlendi. Bunun yanında sizlerin üstlendiği en önemli görevler nelerdir?

Bu konuda samimi olmak gerekirse muhtarlıklar kaldırılsın, ben canı gönülden istiyorum. Sayın devlet büyüklerim çıksın televizyonlara deseler ki, “Muhtarlık müessesini kaldırıyorum. Kim gönüllü yapar” deseler, ben yaparım. Bu iş gönül işidir. Devletten asgari ücret alınıyor, kişi mazbatasını alır almaz silah başvurusu yapıyor, pasaport alıyor ve her şeyden yararlanıyor. Devletin beline yük olunuyor. Bizim her işimiz şuanda nüfustan hallediliyor. E-Devletten hallediliyor. Bence biz ne için çalışıyoruz diyecek olursak mahallemizde ki garibanların işlerini görmek için çalışıyoruz, tabii li bu işi de her muhtar yapmıyor. Oturayım ay başından ay başına maaş alayım diye bir şey yok. Aldığımız 17 bin lira maaşı helalinden boğazımızdan geçirmemiz lazım. Çünkü biz insanlara devletimizden dolayı sorumluyuz, eğer işimizi doğru yapmazsak o para bize haram olur. Benim gözlemlediğim muhtarlardan bazıları var 4-5 sene yatıyor hiçbir iş yapmıyor son 6 ay kala, “Ben şunu yaptım, ben bunu yaptım” diyor ama halk artık uyandı. Çalışan muhtar ile çalışmayan muhtarı ayırt ediyor. Köylerdeki muhtarlıklarında sayılarını azaltsınlar, bir köyde 7 tane muhtar olmaz. Bu seçimde bir yanlışlık vardı, halkı uyarmalarına rağmen, vatandaşlar o muhtarlık kağıtlarını zarfın içine koymadı. Bunun için özel bir seçmen kartı yapılması lazım her muhtar adayına, aday olacak insanlar maaşının 3 katını bu iş için adaylık adı altında buraya yatırsınlar. 60 bine yakın muhtar var, devlette kazansın, bizde bilelim kim olup olmayacağını. Seçim kağıtları da ayrı ayrı olsun; muhtarlığın ki ayrı, belediye başkanlığın ki ayrı meclis üyelikleri başka bir zarfa koyulsun.

‘41 YILLIK MUHTARLIK DÖNEMİMDE İLK DEFA ÇİÇEK ALDIM’

Ben hayatımda, 41 yıllık muhtarlık dönemimde ilk defa çiçek aldım. Biz muhtarlar sadece seçim zamanı siyasilerin aklına geliyoruz. Hani derler ya, “Muhtarlar seçimlerin mihenk taşıdır” diye alakamız yok, parke taşından başka bir farkımız yok. Burcu Başkanımız göreve geldi hem doğum günüm olmasından mütevellit hem de 41 yıllık muhtar olduğum için bana bir çiçek gönderdi. Kendisine buradan teşekkür ediyorum, çok mutlu oldum. İbrahim Yurdunuseven ve Ali Özkaya vekillerimizde arayıp tebrik ettiler, çok mutlu oldum.

Halk sizi neden 8 dönemdir tercih ediyor?

Samimi bir şekilde söyleyeceğim, ben sekiz ay önce oğlumu kaybettim. Oğlumun annesi ambulansla hastaneden Ankara’ya götürüldü. Bende mahalleme geldim. Eşim hala der ki, “Beni yalnız bıraktın, benimle birlikte senin de olman lazımdı.” Benim içinse ailemden önemli şey mahallemin halkıdır, mahallemdir. O gün oğlum Ankara’ya taşındığında, burada bir iş vardı ve o işin başında durmam lazımdı. Benim adım bisikletli muhtar, pandemi döneminde herkesin ihtiyacını karşıladım. Vatandaşımız bana, “Oradan alma, git şuradan al, oranın çekirdeği daha güzel ya da eti daha güzel” dediğinde, gittim istediği yerden aldım, geldim. Ben muhtar olduğumda adım Erdal Balıbey’di. Şimdi hiç kimse Erdal Balıbey ismini bilmiyor. Okula giden 6-7 yaşındaki çocuklar bile “Muhtar, ne haber, iyi misin” diyor bana, muhtar diyor sorsan adımı bilmez ama bu güzel bir şey. Yolda giderken poşetini taşıyamayan yaşlılarımızı gördüğümde bile elindeki poşeti alırım, evine kadar götürürüm. Faturalarını yatırmak isteyen olursa onu yatırırım. Benim cebimde çekler vardır, yolda gördüğüm ihtiyaç sahibi mahallelimize veririm. İnsanların gönlünde olmak kadar güzel bir şey yok. Bizler bu mahallede ağabey, kardeş, babayız. Gece sokaklarda dolaşırım, “Sokak lambaları yanıyor mu, yanmıyor mu” diye. Bugün arızayı söylediysem yarın mutlaka yapılmalı, bende de böyle bir şey var. İnsanlar huzur içerisinde yaşayacaklar burada. Hırsızlıklara karşı vatandaşlarımıza uyarı yaparız,“Ne olur kapınızı kimselere açmayın, ses duymadıktan sonra açmayın” derim. Bisikletimle bir kere geçtiğim sokaktan akşama kadar 2-3 kere geçerim. Dümdüzdür bizim sokaklarımız, geniştir caddelerimiz, parkımızda sevgi, muhabbet her şey var. Eski mahalle kültürü burada halen devam eder. Güvenevler’de olmak Güvenevler’de yaşamak ayrıcalıktır. Muhtarlık binasının giriş katında bulunan alanda kadınlar el işi kursu alıyor. Kadir Aydın-Bekir Turan Vural (Özel)