Son günlerde havalar bir hayli ısınmış mart ayında bahar havasını yaşamaya başladığımız günlerde açılıp saçılmış artık kar yağmaz dediğimiz anda yeniden karla tanıştığımız kış geri geldi. Aslında en çok kar ve yağmurun yağdığı zamanlarda sevinmemiz gerektiğini düşünen birisiyim hem mevsimi hem de ihtiyacımız olan su ve kar bizi yaz günlerimizde imdadımızı yetişsin.
Yalancı baharın yavaş yavaş soğuduğu salı günü öğleden sonra arabama atlayıp biraz dolaştıktan sonra doğa içerisinde günlük yürüyüşümü yaparak tekrar arabama binerek Gün Sazak Bulvarından aşağıya doğru 1970’li yıllarda dinleyerek büyüdüğüm klasik müziklerin ritmine kapılarak yol almaya başladı. Bulvarın kavşağına geldiğimde gençlerin ellerinde boya ve fırçalarla duvarları boyadıklarını gördüm. Oldum olası bu tür güzellikler beni mutlu etmiştir. Hemen arabamı bir kenara çektim, yürüyerek Vediha Ahmet Kızılkaya anaokulunun doğru hareket ettim.
Gençlerin neşe içerisinde çalıştıklarını gördüm yanlarından geçerek okulun bahçe duvarına yaklaştım, gülen bir yüz ile karşılaşmak samimi ilgili sorumluluğunu bilen çalışmayı gözlemlediğim kadarı iyi yapan İlknur hanımla tanıştım kısa bir sohbetimiz oldu. Okul müdürü siz misiniz diyerek sordum. Gülen yüzü hayır sizi müdüre hanımla tanıştırayım diyerek beni bahçeye davet etti. Ben o anda yanımda bulunan üniversiteli 2 genç ile sohbet etmeye başladım. Delikanlı Adıyaman’dan gelen iletişimi güçlü birisi ve pozitif birisi. AKÜ de okuduğunu bir proje kapsamında bulunduklarından bahsetti. Yanındaki genç kız Afyon’lu olduğunu ve bu tür projelerle olmaktan mutlu olduklarından bahsetti. Teşekkür ederek yanlarından ayrılarak okulun bahçesine girdim. Okul Müdür yardımcısı Melek Çolak ile tanıştım. Okulun bahçesini gezdik birlikte bu proje için arkadaşları ile birlikte çok çalıştıklarını, zorlandıklarını ve kendilerine destek yeterli olmadığından bahsetti.
3 Kadın el ele vererek bana projelerinden bahsetti. Bu 3 kadından birisi benimde çok değer verdiğim dostlarımdan arkadaşlarımdan birisi olan AKÜ Öğretim Görevlisi Doçent Dr Nezahat Hamide KARACA. Diğer 2 hanım ise Vediha Ahmet Kızılkaya Ana Okul müdürü Hilal KARAER ve Okul Müdür Yardımcısı Melek ÇOLAK Hanım.
‘’ Çocukların öğrenme süreçlilerini doğayla iç içe ‘’ bir hale getirmek için birlikte bir adım atmaları ile hayata geçirilmiş güzel bir proje.
Bir Anaokulun bahçesi, yalnızca oyun alanı değil, aynı zamanda çocukların keşfetmesi, üretmesi ve öğrenmesi için bir laboratuvar olabilmeli. Bu amaçla Vediha Ahmet Kızılkaya Anaokulu bahçemizde çocukların kendi yiyeceklerini yetiştirebilecekleri bir alan ve açık hava sınıfı oluşturmayı hedeflediklerini, bu proje, çocuklara doğa ile etkileşim kurmayı, sorumluluk almayı ve sürdürülebilir bir yaşam biçimini öğretmeyi amaçlamaları çok güzeldi.
Aslında projenin temelinde çocukların küçük yaşlardan itibaren doğayı sevmesi ve koruması yatıyor olması. Toprağa dokunarak, sebzelerini elleri ile ekerek ve büyüme sürecine tanıklık ederek öğrendikleri her şey, onlara hayat boyu sürecek bir bilinç kazandıracak.
Bu süreç içerisinde Doçent Dr Nezahat Hamide Karaca’nın akademik destekleri üniversite öğrencileri projede katkıda sağlamaları gerçekten değerli bir çalışma. Anaokulunda bu gençler aynı zamanda burada geleceğimiz olan çocuklarla ilgilendikleri gibi okulun bahçe düzenlemesine yardımcı olmaları da ayrı bir değer katıyor.
Anaokulun bahçesi gerçekten çok büyük ve burada çok güzellikler yapılabilir ama ne yazık ki buranın çok daha verimli olması için Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal’ın mutlaka desteğine ihtiyaç var. Ben Burcu Köksal Başkanın buraya desteğini vereceğine eminim.
Okul Müdür Yardımcısı Melek Hanımla bahçe içersin de bu proje sadece bir tasarım değil, aynı amanda eğitimde doğanın önemini vurgulayan bir hareket olduğunu. Açık hava sınıfımız, geleneksel eğitim anlayışına farklı bir boyut kazandırarak çocukların doğanın içinde öğrenmesini sağlayacağını. Burada sanat, bilim ve doğa etkinlikleri iç içe geçecek. Çocuklar ağaçların altında kitap okuyacak, doğada ki sesleri dinleyerek müzik yapacaklarını ve kendi elleri ile yetiştirdikleri sebzelerle sağlık beslemenin temellerini öğreneceklerini vurguladı.
Biliyor musunuz sevgili dostlarım her zaman söylediğim bir cümledir ‘’ iyi ki yaşamımızda kadınlarımız var’’ onların düşünceleri ve yürüttükleri her şey aslında ana duygusunu besleyen tertemiz duygularadır, çünkü saflık ve güzellikleri bambaşkadır. Bu anlamda üç kadının bir araya getirdikleri bu güzel proje bakın yarınlarımıza güzellikler getiriyor.
Okul Müdürü Hilal Karaer’in yöneticilik vizyonu, Okul Müdür Yardımcısı Melek Çolak Hanımın Eğitimde yenilikçi yaklaşımı ve Doç Dr. Nezahat Hamiden Karaca’nın bilimsel desteği, çocuklarımız için daha yeşil, daha bilinçli ve daha bir gelecek inşa etmelerini ben yürekten alkışlıyorum.
Buradan bir kez daha sesleniyorum Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal Hanıma ve tüm yetkililere lütfen bu okulun böylesine güzel bir projesine sahip çıkın onlara desteğinizi verin.
Bir Bahçe sadece çiçekler ve ağaçlardan ibaret değildir. Aynı zamanda büyüyen hayallerin, gelişen bireylerin ve geleceğe umutla bakan çocukların evidir.
İşte bu nedenle hepimiz 3 kadının çıktıkları bu yolda onları yalnız bırakmadan desteklerimizi esirgemeyelim. Ben işin takipçisi olacağım inşallah. Haydi sıra sizlerde sevgili dostlarımız. Her şey gönlünüzce olsun.
YORUMLAR