ENGELLİ HAKLARININ ELDE EDİLMESİ VE KORUNMASI

Merhaba sayın okurlar… Yazı dizimizin üçüncüsü ile beraberiz. Bilindiği gibi 10-16 Mayıs Engelliler Haftası olarak Birleşmiş Milletlerin belirlediği Türkiye’nin de dahil olduğu 156 ülkenin kabul ettiği bir haftadır. Bu haftada her gün bir engelli gurubuna ayrılmıştır. Bu haftada Görme Engelliler Günü 10 Mayıs’ta her yıl icra edilir. Bu haftada engelliler gerek basın yayın gerek sosyal medya gerekse meydanlarda topluma sivil toplum kuruluşlarına ve yöneticilere sorunlarını duyurmaya çalışır demokratik haklarını kullanmaya çalışır.

Altı Nokta Körler Derneği olarak genel merkez ve Afyon şubesi olarak bizler de bu haftayı dolu dolu, hakkını vererek geçirme konusunda kararlıyız.

Bizler, ‘bu yıl engelli hakları kazanımları konusunda ne kadar ilerledik’ sorusunu kendimize sorduk, ne yazık ki hiç ilerlemediğimizi hatta gerilediğimizi gördük.

Mevcut iktidar tarafından sivil toplum kuruluşlarının bütün itirazlarına rağmen farklı torba yasalar içine eklenen maddelerle gece yarısı oylanarak engellilerin taşıt alma haklarının 5 yıldan 10 yıla çıkarılması, engellilerin alacağı arabanın üretim aksanının en az yüzde 40’ının yerli olması gibi zorlayıcı maddeler jet hızında geçirilmiştir

Ayrıca engellilerin faydalandığı engelli bakım maaşlarının bağlanmasında görme engellilere yönelik zorlukların çıkartılması,

Engelli raporlarında sürekli ibaresinin kaldırılarak 2 yıllık veya 4 yıllık olarak düzenlenmesi,

Süreğen kesin iyileşemeyecek olan engelli gurupları için ayrı bir zorluk ve eziyet olarak ortaya çıkmakta bu da mağduriyetleri artırmaktadır.

Görülüyor ki engelliler olarak yıllar geçtikçe engellilerin durumları hızla 2000’li yıllar öncesine hatta daha da kötü durumlara düşmekte 2000’li yıllarda verilen engelli hakları mücadeleleri sonunda kazanılan haklar yavaşça ve fark ettirmeden alıştırarak tıpkı suya atılıp yavaş yavaş ısıtılan kaplumbağa gibi tepki veremeden elimizden alınmakta ve bu da çeşitli gerekçelerle meşru gösterilmektedir.

Şu ya da bu şekilde verilmiş olan haklar ise iktidarın himaye şefkat merhameti inisiyatifinde bir lütuf gibi gösterilmektedir.

Biz altı nokta körler derneği ve bağlı bulunduğu konfederasyonlar olarak bu ülkenin bir vatandaşı olarak himaye, merhamet, lütuf değil sosyal devletin vatandaşına sağlamış olduğu imkanlardan eşitlikçi özgür ve hak temelli olarak faydalanmak istemekteyiz.

Engelli haklarının yasa ve yönetmeliklerle garanti altına alınmış her hangi bir yönetici tarafından suistimal edilmeyecek engelliyi ve devleti zarara uğratmayan bir anlayışın oluşması için çalışmaya devam edeceğiz.

Arkadaşlar bu haklar gerçekten kolay kazanılmadı. Bu seviyeye gelene kadar çok mücadeleler verildi.

Altınokta Körler Derneği 1951 yılında Mitat Enç ve arkadaşları tarafından kurulmasından itibaren çok mücadeleler verdi.

Şu anda görme engelliler ve diğer engel guruplarının kazanılmış hakları üzerinde hep Altı Nokta Körler Derneğinin mücadele ve azim dolu yöneticilerinin emekleri vardır. Bunlardan hakkın rahmetine kavuşanlara Allah rahmet etsin diyor kalan yaşlılara da sağlıklı ömür diliyorum.

Ancak hayat devam ediyor engellilerin sorunları ve mücadele alanlarında devam etmektedir.

Bir öz eleştiri olarak neden haklarımızı hızla ve tepki veremeden kaybettiğimizi sorgulayacak olursak,

Bunun en önemli nedeni engellilerin eğitimsizliği,

Ya! Başkan engelliler zaten liseye kadar kaynaştırmalı olarak liseye kadar okuyor neden eğitimsiz olsunlar dediğinizi duyar gibiyim.

Evet tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının çocukları gibi lise sona kadar okuyor ancak bizim kastımız insanların hak ve sorumlulukları ile ilgili eğitimden bahsediyorum.

Bu gün ne yazık ki liselerden mevzun olan pek çok kişi iki kelimeyi bir araya getirip kurum veya kuruluşlara sıkıntısını gereği gibi bildirecek dilekçe yazamamakta.

Sağlamlar bu durumdayken engellilerin durumunu sizin taktirinize bırakıyorum.

Kazanılmış haklara sahip çıkılma konusunda bir başka sorunda bana necilik, nemelazımcılık boş vermişlik.

Örgüt ve sivil toplum kuruluşlarının sadece yardım kuruluşu gibi algılanması,

Engelli kişilerin örgütlü hareket edememe sorunu gibi pek çok unsuru sayabiliriz

Bu konuda en önemli eksiklik engelli ailelerinin bilinçsizliği ailelerin kazanılmış hakların verilmiş olan bir lütuf gibi görmesi engellilerin haklarını mücadele ederek kazanabileceğin olan inancın olmaması engellilerdeki öğrenilmiş çaresizliği artırmaktadır.

Sivil toplum kuruluşları olarak engelliler ile engelli ailelerini bilinçlendirmek, bir elin nesi var iki elin sesi var atasözünde belirtilen mesajdaki gibi birlikten kuvvet doğacağını anlatmak engelli derneklerinin başlıca görevlerindendir.

Böyle de olmalıdır.

Altı Nokta Körler Derneği 1999 yılında kuruluşundan itibaren bu desturu benimsemiş, görme engellilerin istismarının önlenmesi, engelli istihdamı kazanılmış hakların sürdürülmesi ve kaybedilmemesi için mücadelesini sürdürmektedir.

Bunları yaparken Altınokta Körler Derneği Genel Merkezi ve yurt sathına dağılmış tüm şubeleri ile el ele gerçekleştirmektedir.

Bu bağlamda 10 Mayıs 2025 Cumartesi günü tüm özürlü konfederasyonları ile birlikte Ankara’da sesimizi duyurmaya çalışacağız. Bitirirken tüm engelliler için eşit erişilebilir bir dünya dileği ile sağlıklı ve mutlu günler diliyorum.