HAVAYA GİRMEDEKİ SALDIRGANLIK

Gençlik sporu ve beden eğitimi alanında yapılan bir araştırma, bireyin ustalık (görev içeren) havası  algısının, içsel motivasyon, hoş duygusal durumlar, keyif alma, derse karşı olumlu tutumlar, yüksek algılanan yeterlilik, spora ve beden eğitimi ile ilgi, memnuniyet, tatmin, tatmin ile ilişkili olduğunu ortaya koymuştur. Başarı hedefi teorisini bir çerçeve olarak kullanarak motivasyonel değişkenleri (hem bireysel hem de durumsal düzeyde) incelediler hentbol ve futbolcuların saldırgan davranışlarını gözlemleyerek incelediler. Araştırmacılar saldırganlığı, kural ihlali, oyun sırasında araçsal saldırganlık veya top oyunda olmadığında düşmanca saldırganlık gibi operasyonel bir şekilde tanımladılar.

Eylemler genel kategoriler kullanılarak kodlanmıştır (yani kovma, elde tutma, vurma, araçsal saldırganlık için hile yapma, hakaret etme, tehdit etme, uygunsuz hareketler yapma veya düşmanca saldırganlık için rakiplere, hakemlere, takım arkadaşlarına ve diğerlerine karşı itme). Sonuçlar, ergenlik çağındaki erkek oyuncularda, ego yöneliminin araçsal saldırganlık ile ilişkili olduğunu gösterdi: Daha yüksek ego yönelimi puanlarına sahip genç oyuncular, daha yüksek görev yönelimli akranlarıyla karşılaştırıldığında, saldırgan araçsal eylemlere daha fazla dahil oldular.

Daha yüksek rekabet seviyesinde yer alan sporcular, daha düşük rekabet seviyesindeki oyuncularla karşılaştırıldığında daha fazla araçsal saldırganlık gösterdiler. Ayrıca, antrenörleri tarafından yaratılan daha yüksek performans (ego içeren) bir hava algılayan daha yüksek rekabet seviyelerinde yer alan sporcular, daha düşük performans (ego içeren) bir hava algılayanlara göre daha agresif araçsal eylemler gösterdiler.

Hentbol ve futbol erkek oyuncular, kadın oyunculara göre daha saldırgan davranışlar göstermiş ve rekabet düzeyi arttıkça araçsal saldırganlık artarken, düşmanca saldırganlık azalmıştır.

Beden eğitimi alanındaki araştırmalar, hedef boyutlarının manipülasyonunun, bilişsel, davranışsal ve duygusal değişkenlerin yanı sıra hedef yönelimlerini de etkileyebileceğini göstermiştir.

Yakın zamanda yapılan bir çalışmada özellikle, egoyla ilgili grup, algılanan ustalık (görev içeren) motivasyonel havalı bir durumda daha düşük son test puanları ve performans (ego içeren) motivasyonel havalı durumda daha yüksek puanlar bildirmiştir.

Uygulamalı bir bakış açısıyla, bu bulgular beden eğitimi öğretmenlerinin dersleri nasıl yapılandırdıklarını dikkatlice düşünmeleri gerektiğinin altını çizdi. Çünkü ustalık (görev içeren) bir motivasyonel havayı benimsemek beden eğitimi öğrencilerinin motivasyonlarını arttırmada kritik ve olumlu bir etkiye sahip olabilir.

Genç sporculara ve beden eğitimi öğrencilerine bireysel ilerlemenin izlenmesi ve zorlu ve çeşitli hedeflerin oluşturulması yoluyla başarılı öğrenme deneyimleri sağlamayı amaçlayan bu yaklaşım, etkileşimli bir didaktik metodoloji olarak kabul edilebilir. Aslında, ‘yetki’ yetişkinler ve öğrenciler arasında paylaşılır ve genç sporcular ve beden eğitimi öğrencileri, antrenör veya beden eğitimi öğretmeni ile her takım, grup veya sınıf için kuralları belirleyebilir.

Amacı sporu ve beden eğitimi alanında şiddeti önlemeye ve karşılaştırmaya odaklanan öneriler ve araçlar geliştirmek olan sporda hem saha içinde hem de saha dışında şiddet, önlenmesi gereken temel bir toplumsal sorun olarak algılanmıştır. Sonuç olarak, ilk tavsiye, sporda şiddeti tanımlamanın ve şiddetin farklı, olası ve geniş biçimlerinin daha da fazla farkına varmanın önemiyle ilgilidir. Bu kapsamda eğitimin etkinliğini değerlendirmek, amaçlarını genişletmek, sınırlamalarını düzeltmek ve belirli bağlamlara ve uyarlamak için gelecekteki araştırmalara ihtiyaç vardır. (Son)