Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Onat Kafkas

KREDİ DERECELENDİRME

Türkiye’de piyasalar, son birkaç gündür kredi değerlendirme kuruluşu Moody’s’in vereceği karara odaklanmıştı. Sonunda Moody’s, not kararını açıklamadan, bir takım değerlendirme yaptı.

Önce, kredi derecelendirme kuruluşlarının tanımına bir bakalım… Kredi derecelendirme kuruluşu, başka bir şirketin veya kamu kuruluşunun (bir ülke, şehir veya bölge) mali sağlığını değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Yatırımcıların en önemli kriteri olan borç geri ödeme kapasitesi öncelikli odak noktasıdır.

***

Bilindiği gibi, “Faiz sebep enflasyon netice” ekonomisinin uygulandığı dönemlerde Türkiye’nin rekor kıran kredi risk primi, yeni ekonomi yönetimi olarak Mehmet Şimşek ve Hafize Gaye Erkan’ın aldıkları faiz kararlarının ardından düşmeye devam ediyor. Seçimlerin yapıldığı Mayıs 2023’te 700 baz puan seviyelerini gören 5 yıllık kredi risk primi (CDS) Mart 2021’den bu yana ilk defa 300 baz puanın altına gerileyerek 299,9 baz puana düştü.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları da Türkiye’ye verdikleri notları güncelliyor. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının son açıkladığı Türkiye’nin kredi notları ‘yatırım yapılabilir’ seviyenin altında yer alıyor. Türkiye’ye verilen son kredi notları ‘çok spekülatif’ durumunda.

***

Tekrar Moody’s’in kararına dönecek olursak… Türk ekonomisinde makroekonomik dengesizliklerin azaltılmasının zaman alacağını kaydeden Moody’s, mayıs seçimlerinin ardından daha Ortodoks (temel, klasik) politikalara dönüşün kredi açısından olumlu olduğu belirtildi. Raporda, parasal sıkılaşmanın Türkiye’nin dış dengesizliğinin azaltılması ve merkez bankasının döviz rezervlerinin yeniden yapılandırması olasılığını da artırdığına işaret edilerek, bunların ülkenin dış şoklara karşı kırılganlığını azaltacağı ifade edildi.

Maaş Artışlarını Yüksek Yapmayın

AA’nın rapordan aktardığına göre, sıkı parasal duruşun sürdürülmesi ve ücret anlaşmalarının TCMB’nin enflasyonu önemli ölçüde düşürme hedefiyle uyumlu olması durumunda kredi notu görünümünün pozitife çevrilebileceği belirtilen raporda, cari işlemler açığındaki azalma ve döviz rezervlerinin daha yüksek düzeyde olduğuna dair daha fazla kanıtın özellikle bu eğilimlerin ülkenin dış rekabet gücündeki iyileşmenin ve sürekli sermaye girişlerinin sonucu olması halinde kredi notu için olumlu olacağı kaydedildi.

***

Peki, bu kredi derecelendirme kuruluşları nedir? Kararları etkili midir?

Dünyada ‘Üç Büyükler’ olarak bilinen Amerikan kredi kuruluşları S&P, Moody’s ve Fitch küresel pazarın büyük bir kısmını paylaşır ve duyurdukları kararlar beğenseniz de beğenmeseniz de küresel piyasada etkilidir. Kredi derecelendirme kuruluşlarının faydaları olduğu gibi sınırlamaları da vardır.

Ne var ki, kredi derecelendirme kuruluşları, açıkladıkları kararlarla eleştirilere maruz kalmıştır. Finansal krizlerde bazı durumlarda yanlış değerlendirmeler yapıldığı ve sistemlerin güvenilirliği konusundaki şüpheler, bu kuruluşlara karşı eleştirilere neden olmuştur. Ayrıca, kredi derecelendirme kuruluşlarının bir varlığın gerçek değerini değil, yalnızca kredi riskini değerlendirdikleri iddiaları da bulunmaktadır.

***

Nitekim Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kredi derecelendirme kuruluşlarına yönelik bakışlarını da biliyoruz. Birçok açıklamasında bu kuruluşların dikkate alınmaması gerektiğini belirten Erdoğan, “Bırakın o sahtekarları, o düzenbazları, onlar bizim için çok şey söylediler, biz işimize bakalım” ifadelerini kullanmıştı.

Peki, neden öyleyse, piyasalarımız kredi değerlendirme kuruluşu Moody’s’in vereceği karara odaklandı?

Dünyada, parasını bu kurumların açıkladıkları görüşlere göre yönlendiren birçok kişi ve kurum da var ondan.

Zira kredi derecelendirme kuruluşları, genellikle finansal piyasalarda ve yatırımcılar arasında güvenin sağlanması amacıyla faaliyet gösteren kuruluşlardır.

Bu kuruluşlar, şirketlerin ve devletlerin çeşitli finansal araçlarını, borçlanma araçlarını ve menkul kıymetleri değerlendirerek kredi notları verirler. Kredi notları, bir kuruluşun veya bir finansal ürünün kredi riskini gösteren bir ölçüdür.

***

İşte kredi derecelendirme kuruluşlarının sağladığı işlevlere kısaca bir göz atacak olursak, şunları bir çırpıda dile getirilebilir…

Yatırımcı Güveni: Kredi derecelendirme kuruluşları, yatırımcılara ve piyasa katılımcılarına güvenilir bir referans sağlar. Kredi notları, bir varlığın veya bir şirketin borç geri ödeme kapasitesi hakkında bilgi sunar.

Fiyatlandırma: Kredi derecelendirme, finansal ürünlerin fiyatlandırılmasında önemli bir rol oynar. Yatırımcılar, riskli varlıkları daha yüksek getiri beklentisiyle talep edebilirler, ancak düşük kredi notları genellikle daha yüksek faiz oranlarına yol açar.

Kredi Şartları: Kredi notları, bir şirketin veya ülkenin kredi notu, borçlanma maliyetleri ve genel finansal durumu üzerinde etkili olabilir. Daha yüksek kredi notları, daha uygun kredi şartlarına ve düşük faiz oranlarına yol açabilir.

Risk Yönetimi: Kredi derecelendirme kuruluşları, finansal kurumlar ve yatırımcılar için risk yönetimi aracı olarak kullanılabilir. Kredi notları, bir portföydeki riskleri değerlendirmede yardımcı olabilir ve uygun çeşitlendirmenin sağlanmasına katkıda bulunabilir.

***

Kredi derecelendirme kuruluşlarına bakarak bir ülke ekonomisini yönetmek elbette mümkün değildir. Ne var ki finansal bolluk dönemlerinde büyük ölçüde fark edilmeyen kredi notları kriz dönemlerinde daha fazla incelemeye tabi tutulurlar ve çoğu zaman yetersiz bulunurlar.

Bu kredi derecelendirme kuruluşlarından birisi veya birkaçı bir ülke, şirket ya da kuruluşa düşük bir not verdiğinde, notun düşürüldüğü söylenir ve bu da borçlanma koşullarının kötüleşmesine neden olur.

Kredi derecelendirme kuruluşlarının bazen yatırımcılar tarafından yanlış bir şekilde başka amaçlarla kullanıldığı gibi iddialar her zaman olmuştur, bundan böyle de olacaktır.  Bununla birlikte, hatalı derecelendirmeler, 2008 küresel mali krizinde de görüldüğü gibi, borçlanma maliyetini ve uluslararası mali sistemin istikrarını etkileyebilir.

Ancak yine de bu kuruluşların dedikleri çok önemlidir. Finansal piyasalarda çok az nesnel kriter bulunduğundan, yalnızca gösterge niteliğinde olsa bile bir derecelendirmenin güçlü bir etkisi olacaktır. Büyük şirketler veya kuruluşlar söz konusu olduğunda kredi notu zorunludur. Kredi derecelendirme kuruluşları, yatırımcılara ihraççıların kredi itibarı ve borçları hakkında bilgi sağlayarak finansal piyasalarda önemli bir rol oynamaktadır.

Özellikle dış kredi derecelendirmeleri yatırımcılara tahvil veya menkul kıymet gibi farklı borçlanma araçlarının kredi riskini karşılaştırma konusunda ortak bir dil sağlar. Bunun unutulmaması gerekir. Kredi derecelendirme kuruluşları da bir ülkeyi ekonomisinin gücüne göre derecelendiriyor. Daha spesifik olarak, bir ülkenin hükümetinin borcunu geri ödeme olasılığının ne kadar olduğunu değerlendiriyorlar. Derecelendirme, hükümetlerin uluslararası finans piyasalarından borç almanın maliyetini etkiler. Prensip olarak yüksek kredi notu, daha düşük ya da daha faiz oranı anlamına gelir. Bu da sonuçta o ülkede yaşayan her bir ferdin cebine yansır. Ama artı ama negatif.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER