Bu kaçıncı yara böyle?
Ders almadık acılardan
Ocaklara ateş düştü
Ayrı düştük bacı yardan
***
Bu kader mi bu çile mi?
Kurtulmadık enkaz, dardan
Çare yok mu ey Allah’ım!
Ayrı düştük bacı yardan
***
Gözyaşımız sele döndü
Kaçmaz felaket israftan
Ne zormuş ekmek parası
Ayrı düştük bacı yardan
***
Ağıtlar hiç dinmez oldu
Feryat, figanlar etraftan
Derdimizi kime döksek?
Ayrı düştük bacı yardan
NE FELEK NE YAR ANLIYOR HALİMDEN
Ne felek ne yar anlıyor halimden
Sevgi bilmez bir alemde yaşarım
Yürek yangın yeri meçhul kaderi
Dertli yarınlara doğru koşarım
***
Gözyaşlarım can veriyor her gece
Mutsuzluğun denizinden taşarım
Bir rüzgarım acılarda savrulan
Dertli yarınlara doğru koşarım
***
Unutulmuş yorgun hatıralarım
Hiç gülmeyen yalnızlığa başlarım
Çaresizlik sarar dört bir yanımı
Dertli yarınlara doğru koşarım
ÇOKTAN DOLDU AŞKIN ÖMRÜN KADEHİ
Çoktan doldu aşkın ömrün kadehi
Sevda kelamını öldür kalbinde
Hüsran derya oldu taştı ah! Sende
Bulamadım aşkın yerli yerinde
***
Sessiz gemi hayatımda ümitler
Duygularım ateş yakar derdinde
Canım alsın seviyorum sev diyen
Bulamadım aşkın yerli yerinde
***
Bir bilinmez suskun zaman dilinde
Sazım sözüm çalar hicaz zevkinde
Güneş doğmaz sabah olmaz haldesin
Bulamadım aşkın yerli yerinde
NE ÇIKAR
Şu yalçın dağlara ay ışığında;
Sevdamı anlatsam yazsam ne çıkar
Kar yağan gönlümü dert bastığında,
Efkarın şeklini bozsam ne çıkar.
***
Çarmıha gersem de kin ve nefreti
Bulunmaz dost gibi, dünya serveti
Maddeden ayrılır sevgi heyeti
Dünyanın haline kızsam ne çıkar
***
Bir bardak misali kırıp, döküp de
Doğruyu, yalandan hazla söküp de
Nefsini yenmeyen zatı büküp de
Herkesin içinde, ezsem ne çıkar
***
Adımdan kısadır, karışın boyu
Zulme kucak açar Nemrut’un soyu
Çürümüş halatla bulunmaz kuyu
Sabrımı imbikten süzsem ne çıkar
***
Zamanlar eskidi zaman elinde
Değerler kurudu hüsran gölünde
İnsanlar kayboldu en zor gününde
”Bana ne ” diyeni üzsem ne çıkar.
YORUMLAR