Evet ne yazık ki durum gerçekten bu hale geldi. Artık bir kedi veya köpeğe bakmanın mali yükümlülüğü altında ezilir olduk. Artan ilaç, aşı, mama vs. maliyetlerini karşılamakta zorlanan pet sahiplerimiz maalesef ciddi sorgulamalara ve radikal kararlar almaya maruz kalıyor. Dövize endeksli bir piyasada bu tarz temel ihtiyaç ürünlerine bir de uygulanan yüksek KDV maliyetinin yüklenmesi hem hayvan sahiplerinin hem de onları emanet ettikleri veteriner hekimlerin belini büker hale getirdi. Örnek vermek gerekirse 3 sene önce 60liraya uygulanan karma aşı fiyatları bölgelere göre değişmekle beraber ortalama 600-750 lira arasında uygulanır; kilogram fiyatı 45-50 lira olan orta kalite bir mama 300-350 liraya satılır oldu. Müşteri/hasta sahiplerinin direkt muhatap olduğu veteriner hekimler ve sektör paydaşları arasında yer alan petshop işletmecileri haklı olarak ‘’1 kilo et alıp yedirsek daha iyi olmaz mı?’’ tarzında serzenişlere maruz kalmaya başladı. Ne yazık ki artan maliyetlere küçük esnafın yapabileceği hiçbir şey yokken mama,ilaç vs. bu tarz satışı ve yapılması hayati önem teşkil eden uygulamalarda zorlanır oldu.
Ahval vaziyet böyle olunca pandemi başında yaşadığımız pet sahiplenme furyası son buldu ve yerini sorgulamalara bıraktı. Sosyal medyada her gün mutlaka karşınıza çıkan ‘’Aslı yok mahallesinde kedi bulundu, sahibi aranıyor.’’ başlıklı ilanların neden sıklaştığını siz değerli yatırımcılara bırakıyorum.
Ev mi yoksa pet hayvan mı sorusuna gelirsek size uğraştığı canlılara aşık bir veteriner hekim olarak naçizane bir tavsiyede bulunabilirim: Konut kredilerinin maliyeti de yüksek.
En derin mesleki sevgi ve saygılarımla.
YORUMLAR