Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Emine Kıncal

YILSONU

Her yıl bir önceki yılda yaşadıklarımıza kızarak ayrılır, her başladığımız yılın başında ise hayaller kurup yılbaşına istekli, havalı girişler yaparız. Kimimiz zengin sofralarda, kimimiz fakir sofralarda. Konu kararlar olduğunda çoğumuz aşırı istekli ve gösterişli olma eğilimindeyiz. 365 günlük serüvenin hayallerimizi elde edebileceğimiz kısaca bir süre olduğu düşüncesindeyim. Her insan için verilmiş bir ömrün kısa ya da uzun farketmeksizin geçerli bir süre olup hayallerimiz için yaşam ve ölüm arasındaki dünyevi durumu farklılık gösterse de hayallerimiz, yapabileceklerimiz ve isteklerimiz için verilmiş bir süredir. Bunların hepsini 1 yıla sığdırma isteği nedendir?
Farkında olmamız gereken şeyler olduğunu düşünüyorum bu süreçlerde. İyi şeylerin kötü yollardan geçilip daha iyi olabilmesini sağlamak zamanla olabilecek bir şey haline geliyor. Hayatın bize kazandırdığı tecrübelerin 365 gün kadar bir süre değil de belki de yıllar gerektireceği fikrini savunuyorum. Kendimize dayattığımız 12 ayın bize çok şey kazandırması isteği bu sürenin çok kısa olduğunun farkına varmamızı zorlaştırıyor. Her insana verilmiş olan koskoca bir ömrün içerisine çok güzel olmasını beklediğimiz 1 yılın umudu kandırmacası insanların kendisini tatmin etmek istemesinden kaynaklanıyor da diyebilirim. Yeni yıldan dileğim çokça dil öğrenmek, araba almak, ev almak gibi şeyler olmasını kurgulayıp yıl sonunda da yaşanan yılın güzelliklerini çöpe atmak ve gelecek yıllara hüzünle bakmak aslında insanın çok büyük isteklerinin ömür boyunu kapsaması dışında kendimizi şartladığımız tek yıldan kaynaklı.
O eski günler ah o eski günler diyen büyüklerimiz veyahut bizler. Ne çok eskilerin özlemini çekiyoruz içimizde. Su gibi akıp geçen hayatta aslında elde etmek istediğimiz dünyevi şeylerin yokken de güzel olduğunu, sadece mutlu olduğumuzu hatırlarız öyle değil mi? Çünkü severiz geçmişin iyiliklerini de kötülüklerini de. Öyle ki olduğumuz durumdan memnuniyetimiz hiçbir zaman geçmişten daha kıymetli gelmez gözümüze.
Her şeyi elde etmek istediğimiz hayatımızda bazı şeylerin birden son bulacağını bilerek yaşamamızı, hayallerimizi bir zaman olabilmesi için bir zaman dilimine sığdırmamamızı, isteklerimizin zamansız olabileceğini ve inançlarımızı isterken en önemlisinin mutluluk olduğunu unutmadan zamanını beklememizi, tadına bakmadan istediklerimizin mutsuzlukta getirebileceğini, bu yılda da hiç ümitsiz kalmadan yeni yıla girmemizi temenni ediyor yılın son gününden sizleri seviyor, en önemlisi mutluluğunuzu isteyip en içten dileklerimle yeni yılınızı kutluyorum.
Cahit Sıtkı Tarancı’nın “Memleket İsterim” dizelerini sizlerle paylaşmak istiyorum
Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket isterim
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket isterim
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikâyet ölümden olsun

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER