Gündem Asayiş Politika Spor
E-Gazete Canlı Yayın Şehir Kameraları
Canlı Yayın Kutusu

CANLI YAYIN

Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Ahmet DİKYAMAÇ
Ahmet DİKYAMAÇ

ANILAR

Muhterem dostlar…

10 Temmuz’da Afyon basınına yıllarını vermiş, bazıları tarafından dışlanmış, hayatı meşakkatlerle geçmiş, vatan ve bayrak sevdalısı bir dostumu, Arif Yağcı’yı kaybettik. Arif’i zamansız kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyorum.

Mekânı cennet olsun inşallah, Allah rahmet eylesin, nurlar içinde yat kardeşim. Sevenlerine ve sevdiklerine, ailesine başsağlığı ve sabırlar diliyorum.

*

Muhterem dostlar…

Antalya’da yaşadığım bir olayı anlatmak istiyorum. Bazılarınız, Ahmet Dikyamaç  Hristiyan mı oldu acaba diyeceksiniz belki…

Aslında ders alınacak bir olay. Tabii bana göre…

*

Sıcak bir gün, Kaleiçi’nde geziyorum. Büyük bir bina bahçeli. Bahçe içinde çay kahve ve meşrubat makineleri. Merak edip girdim. Bir çay içtim. O arada bir beyefendi, “Hoş geldiniz, yukarıda ayin var. Girmek ister misiniz” deyince, kabul ettim, ikinci kata çıktım

Büyük bir salon. Duvarda bir haç. Meğer Kilise imiş. İçeride 300’den fazla kadın ve erkek var. İnsanlar ilahiler söylüyor. Şaşırdım. Arka sıralardan bir el gel diyor, gittim.

Bir de ne göreyim. Afyon’dan tanıdığım emekli bir öğretmen. Yanına oturdum. Bir zamanlar kendisiyle çok hoşkin oynadık. Allah rahmet eylesin vefat etti.

Bana, “Ulan ne işin var burada? Bir de milliyetçiyim, ülkücüyüm dersin” dedi.

“Çay içmeye geldim, kendimi burada buldum” diyemezdim ya, sustum.

Az oturup kalkmak istedim. “Otur, şimdi bir konuşma var, dinle” dedi. Oturdum, 40 yaşlarında bir insan, sonradan öğrendim pastörmüş (Pastör, bir Hristiyan cemaatinin lideri olup aynı zamanda cemaat veya topluluktan insanlara tavsiye ve öğüt verir) konuşmaya başladı.

*

Konu orada anlatılanlar değil elbet. Kimin kimle nerede, nasıl karşılaşacağı. Ben Afyon’da iskambil oynadığım bir emekli öğretmen arkadaşıma çay içmek için gittiğim bir binada rastladım.

Bizler maalesef sağlığında insanların değerini bilmiyoruz.

Aslında üç günlük dünya diyoruz ama hepsi dilimizde…

Dilimizde olanı kalbimiz ve beynimizle de tasdik edip onaylayabilsek keşke…

O zaman daha mı az kırar dökerdik birbirimizi…

Kim bilir…

Ama insan aynı zamanda hırslarıyla var.

Allah affetsin.

Rabbim imandan ayırmasın.

*

Yazımı burada bitirirken, zamansız bir arzı veda ile aramızdan ayrılan Arif Yağcı kardeşime tekrar Allah’tan diliyorum.

Sizlere, sağlıklı huzurlu ve mutlu günler yıllar diliyorum.

Hoşça kalın mutlu kalın.

Selam ve saygılarımla…

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER