HESAP VEREBİLME

Bir zamanlar hesap sorabilir hale gelmiştik.

Nasıl mı?

Otuz yıl kadar oldu.

Ticaret Borsası Başkanı rahmetli Recai Yumuturuğ önderliğinde, bir heyet oluşturuldu. O günün milletvekilleri onbeş günde bir, halkın toplumun bir bölümüne, basın önünde, belirlenen program dahilinde hesap vermeye başladılar.

Afyon için, vekillerin vaadlerinden, yapılması gereken ve acil ihtiyaç ve yatırımları konusunda, çözülenler ve çözülmesi gerekenlerle ilgili açık, seçik konuşmalar ve hesaplaşmalar yapılmaya başladı.

Bu halka güven vermeye ve büyük ilgi görmeye başladı.

İlgi o kadar arttı ki, zamanın valileri ve diğer yetkililer, daire amirleri toplantılara katılmaya başlamıştı.

Salonlar almaz oldu.

Afyon’un problemleri, çözülebilenler, gelecek aya aktarılanlar tespit edilmeye başladı.

Bu önemli bir hadiseydi.

Yüz yüze siyasilerle, vekillerle, il başkanlarıyla valilerle meseleler masa-ya yatırılmıştı.

Baktılar vekiller, meselelerin altından zaman zaman kalkamıyorlar, toplantılara gelmemeye başladılar.

Bu günde AK Parti’den 3, CHP’den 1, İYİ Parti’den 1, MHP’den 1 olmak üzere 6 vekilimiz var.

Bu vekillerimiz ne yapıyorlar?

Hangi meseleleri halledecekler, hangi meseleleri çözmüşler, çözmeye başlamışlar.

Bu hesaplaşma, usulü dairesinden belli bir çalışma takvimiyle, tekrar o günlerde olduğu gibi masaya yatırılabilir.

Buna yeniden cesaret edebilirler mi?

Bilmiyorum. Ama; olsa iyi olur.

Aynı şey Belediye Başkanları için de düşünülebilir.

İdareci, milletvekili, Belediye başkanı zaman zaman toplantılar yaparak halkla hesaplaşabilir.

Vaatler böylece havada kalmamış olur.

Önümüzde Belediye başkanlığı seçimleri var. Bur sürü aday sokaklarda cirit atıyor. Vaatler havada uçuşuyor.

Bunun en güzel yanı, ilerde kim olacağını bilmediğimiz başkanın, ne derece gerçekci olduğunu ölçmek için bu yaşanmış metodun yeniden hayata geçirilmesidir.

Hadi hayırlısı.