Her yıl ülkemizde yılbaşında çam ağacı süslenir mi süslenmez mi gibi tartışmalara ek olarak yılbaşı kutlamasıyla ilgili tartışmalar da vardır. Miladi takvim başlangıcı olan yılbaşı kutlamaları ile Noel kutlamaları tarihlerinin birbirine yakın olması ve günümüzde Noel hediyelerinin yılbaşına doğru yayılması nedeniyle özellikle ülkemizde yılbaşı ile Noel karıştırılır olmuştur.
Bir kesime göre yılbaşı kutlamak Hristiyan adetidir ve günahtır. Oysa yılbaşı başka o kesimin Hristiyan adeti dediği Noel başkadır. TDK sözlüğünde yılbaşı sözcüğü “Ocak ayının birinci günü” olarak açıklanmaktadır. Yani yılbaşı bir yılın sona erdiği yeni bir yılın başladığı ilk gündür.
İslam ansiklopedisinde Noel’in tanımı ise şöyledir. “Türkçede yanlış olarak yılbaşı kutlamasıyla özdeşleştirilen Noel, Latincede “Tanrı’nın doğum günü” anlamına gelen ve Hz. İsa’nın doğum günü kutlamasını ifade eden dies natalis teriminin Fransızca karşılığıdır (noël). Bu terim diğer Batı dillerinde Il natale (İtalyanca), cristes-maesse (eski İng.), kerst-misse (Danca) gibi kalıplarla karşılanmış, günümüz İngilizce’sine de christmas şeklinde geçmiştir.”
Yukarıdaki tanımlardan da anlaşılacağı üzere noel Hristiyanlara özgü dini bir bayram, yılbaşı ise her dinden her ulustan insanların kutladığı bir gün olup, dini bir yönü yoktur. Noel, her yıl 24 Aralık’ı 25 Aralık’a bağlayan gecede Hz. İsa’nın doğumu nedeniyle kutlanan bir Hristiyan bayramıdır. Aslında dini ve tarihi kaynaklarda Hz. İsa’nın doğum tarihi tam olarak bilinmiyor ama MS 4. yüzyılda İznik Konseyinde 25 Aralık olarak kabul edilmiştir.
Yılbaşı ise belli bir dinin bayramı olmayıp, dünya genelinde tee antik çağlardan beri birçok ülkede bir yılın bitip, diğerinin başlamasının kutlandığı geceye verilen addır. Yılbaşı ulusların kullandıkları takvimlere göre ayları değişir.
Yılbaşı kutlamaları yeni yılı karşılamak amacıyla yapılır. Bu gelenek Mezopotamya, Hitit ve Friglerde Mart ortasında kutlanmıştır. Erken Roma takvimi, 1 Mart’ı yılın ilk günü olarak belirlemişti. Daha sonraları Roma Mitolojisi’ndeki Ianuarius ve Februarius’un (Ocak ve Şubat) iki yeni ayının oluşturulmasıyla ilk iki ay olarak kabul edildi.
Özellikle Orta Doğu coğrafyasında kutlanan Nevruz, Celali takviminde baharın ilk günü ve yeni yılın başlangıcıdır. Gün dönümü sayılan 21 Mart çoğu yerde yılbaşı olarak kabul edilmiş ve kutlanmıştır. Günümüzde, çoğu ülke miladi takvim kullandığı için yılbaşı 1 Ocak olarak dünyanın en yaygın resmî tatilleri arasındadır. 1 Ocak’ta yılbaşını kutlamayan ülkeler de vardır.
Sırbistan’da yeni yıl Jülyen takvimine göre 14 Ocak’ta, Galler’de yeni yıl Jülyen takvimine göre 13 Ocak’ta kutlanır. Shetland adalarında Foula’da 6 Ocak’ta, Yule ve 13 Ocak’ta, Tayland, Kamboçya gibi kimi Uzakdoğu ülkelerinde yeni yıl 13 Nisan ya da 14 Nisan’da kutlanmaktadır.
İslam kültüründe Hicri Yılbaşı İslami yeni yıl olarak da bilinir, yeni bir Hicrî takvim yılının başlangıcını işaret eden gündür. Yeni yıl, yıldan yıla hareket eder çünkü İslami takvim bir Ay takvimidir. Yılın ilk günü, İslami takvimde birinci ay olan Muharrem’in birinci günü olarak görülür. Örneğin, Hicri Yılbaşı (1446 Yılı) 26 Haziran 2025 Perşembe’dir. Osmanlı döneminde Hicri takvimle birlikte kullanılmaya başlanan Rumi takvim için yılbaşı 1 Mart’tır.
Osmanlı’da devlet ve bürokrasi nezdinde yılbaşı kutlamalarının yapıldığı bilinmektedir. Bu kimi kaynaklara göre 1800’lerin başından itibaren görülür. Kaynaklara göre; 1829’un yılbaşı günü İstanbul’daki İngiliz elçisinin Haliç’te bir gemide verdiği baloya Osmanlı devlet adamlarının katıldığı yer alır. Osmanlı’da ağaç süsleme ve yılbaşı kutlamaları ve hediyeleşme yapılmaktaydı.
Vakanüvis Ahmed Lütfi Efendi (1816-1907) yazdığı 15 ciltlik tarih kitabında padişahın yılbaşında kendisine sunulan övgü dolu beyitlere ve hediyelere karşılık kendisini ziyaret edenlere para ve çeşitli armağanlar verdiğini anlatır. Padişahın hicri yılbaşlarında dağıttığı bu hediyelere “Muharremiye” denirdi. Türkiye’de miladi takvimle beraber yılbaşı ilk kez 1926 yılında kutlanmıştır.
Bu arada noel kutlamalarının olmazsa olmazı olan ancak daha sonraları günümüzde yeni yıl kutlamalarının sembolü haline gelen Noel Baba’dan kısaca söz etmek yerinde olacaktır. Noel Baba ya da Aziz Nikolas 24 Aralık gecesi geyiklerin çektiği kızağıyla dolaşan, gece geç saatlerde evlere gizlice girerek çocuklara hediyeler bıraktığına inanılan efsanevi kişi olup, kırmızı elbiseli, beyaz saçlı ve beyaz sakallı, tonton birisi olarak tanımlanır.
Noel Baba Anadoluludur. Antik Likya’nın Myra yöresinde (Antalya-Demre İlçesi) MS 4. yüzyılda yaşamış, çocuk ve denizcilerin koruyucu olarak kabul edilen bir din adamıdır. Likya’nın liman kenti Patara’da (Antalya-Kaş-Kalkan) zengin bir buğday tüccarının oğlu olarak dünyaya gelmiştir. Kendisine kalan mirası ve tüm mal varlığını hasta, yaşlı, bakıma muhtaçlara yardım için harcamış, çoğu zaman bu yardımları hiç kimse görmeden muhtaçların evlerini bırakmıştır.
Sürekli çocuklara oyuncaklar ve çeşitli armağanlar vermiştir. Hristiyanlara acımasız bir baskı uygulayan Roma İmparator’u Diocletian (MS 244-311) zamanında, sürgün ve hapis hayatı yaşamıştır. Konstantin’in imparator olmasıyla serbest bırakılmış ve MS 325 yılında İznik Konsili’ne katılmıştır. 365 yılının 6 Aralık günü 65 yaşındayken ölmüş, Myra’daki görev yaptığı kilisenin mezarlığına gömülmüştür. 1087 yılında İtalyan denizciler ya da tüccarlar kemiklerini İtalya’nın Bari kentine götürdüler.
Nikola’nın kemikleri bugün Bari’deki 11. yy yapımı Aziz Nikola Bazilikası’ndadır. Birkaç parça eşya Antalya müzesindedir. Demre’de piskopos olarak uzun yıllar görev yaptığı kilise Noel Baba Kilisesi ya da resmi adıyla Aziz (St.) Nikolaos Anıt Müzesi adıyla ziyarete açıktır. Yani batının Noel Babası öz be öz Anadolulu olup, bu toprakların evladıdır.
2025 yılının ülkemize ve tüm dünyaya barış, huzur ve mutluluk dolu günler getirmesi dileğiyle YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN.
YORUMLAR