Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Enver Deniz

DÜNYA BARIŞI

Barış, savaş halinde olmama durumudur. İnsanın birbiriyle, geçmişiyle, çevresiyle savaşmama durumu barış demektir. Savaşı körükleyen birçok sebep vardır. Bunların en önemlileri kapitalizmin rant’ı, cehalet ve geçmişten gelen toplumsal egodur.

Savaşlar, geçmişte ülkeleri fethetmek, çalıştıracak işçi bulmak, topraklarını genişletmek ya da buraları vergiye bağlayarak gelir elde etmek için yapılırdı. Daha sonra kapitalist ülkeler yer altı zenginlik kaynaklarını işletmek için savaşmaya başladılar.

Ülkeler arasındaki ilk savaşlar, artan nüfuslarını beslemek ve hayvanları için yeni otlaklar bulmak sebebiyle yapılmıştır. Beslenmenin temeli olan et ve ulaşımda kullanılan atların beslenmesi için geniş otlaklar gerektiği için komşu ülkeler arasında savaşlar yapılmıştır.

Daha sonra ülkeleri fethedip, elde edilen ganimet ve alınan vergilerle başta ordunun ücreti ve beslenmesi ile ülkesindeki imarı ve ticareti geliştirerek vatandaşını rahat ettirmek için savaşlar yapılmıştır.

Amerika kıtasına giden göçmen Avrupalılar tarım alanlarında çalıştırmak için Afrika kıtasında savaşlar çıkararak köleleri tarlalarda çalıştırarak insanların iş gücünü sömürmeye başlamışlardır. Bu sırada kıtada egemenlik kurmak isteyen İngiliz ordularıyla göçmenlerin oluşturduğu Amerikan güçleri savaşmıştır. Kıtada gelişen insan hakları ve köleliğin kaldırılması ile köleliği savunan güçler arasında egemenlik savaşları çıkmıştır. Savaşı kazanan kuzey güçleri, köleliği kaldırıp, zencileri sanayide çalıştırarak, emek sömürüsünün yolunu açmış oldu.

Sanayileşen kapitalist ülkeler hammadde kaynaklarına ulaşmak için savaşlar çıkarmaya başladılar. Bu savaşlar, bazen orduların karşı karşıya gelip savaşması, bazen de ülkelerin birliğini bozucu iç karışıklıklar çıkmasını sağlayarak ve ekonomik ambargolar uygulayarak yapıla gelmiştir.

Dünyadaki yer altı kaynaklarına ile enerji kaynaklarına ulaşmak isteyen kapitalist ülkeler, buralarda egemenliklerini kurmak için ülkeleri birbiriyle savaştırarak yada demokrasi tesis etmek adına ülkeleri işgal ederek, ülkelerin yeraltı kaynaklarını sömürmeye başladılar. Kapitalist ülkeler, az gelişmiş ülkeleri sömürmek adına yeni yöntemler uygulamaya başladılar. Bu yöntemlerden biride geçtiğimiz son iki yılda dünyayı saran covit salgınıdır. Bu salgınla, ülke ekonomilerini, üretimlerini engelleyerek çökertmeyi ve artan dünya nüfusunu ayarlamayı düşünmüşlerdir. Az gelişmiş yada gelişmekte olan ülkeler, salgın nedeniyle eve kapanma uygulamaları yaptıkları için üretimleri durmuş ve ekonomileri enflasyon baskısı ile çökmeye başlamıştır.

Kapitalist ülkeler, gelişmiş bazı ülkelerin önünü kesmek için o bölgelerde karışıklıklar çıkarmaya hazırlanıyorlar. Bu bölgeler birisi enerji kaynağı olan Akdeniz’de Türkiye ile Yunanistan’ı bir birine düşürmektir. Diğer bir bölge Karadeniz’de ki enerji kaynakları için Ukrayna savaşını körükleyerek Rusya’nın bölgedeki hakimiyetini kırmaktır. Türk ülkeleri arasındaki bağı koparmak için Azerbaycan ve Ermenistan arasında Dağlık Karabağ sorununu körüklemek ve Çin ekonomisini vurmak için Tayvan’ın Amerika Birleşik Devleri tarafından kullanılmasıdır.

Kapitalist ülkeler, çıkarları için ülkeleri kullanmaya ve dizayn etmeye yeni yol yöntemlerle devam edeceklerdir. Gerekirse yeni bir dünya savaşı çıkarmaktan da çekinmeyeceklerdir.

Bizim ülke olarak yapmamız gereken, enerji kaynaklarını çeşitlendirip çoğaltarak enerji bağımsızlığını kazanmamız gerekiyor. Enerji bağımsızlığını elde edince üretim ve teknolojik gelişme için projeler üretip çalışmalıyız. Kendine yete bilen gelişmiş ülke olmak umuduyla,

Sağlıklı ve Mutlu Kalın.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER