Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Enver Deniz

‘YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ’

Osmanlı Devleti, 1876 yılına kadar monarşi ile yönetilmiştir. Padişahlık kurumu, halk üzerinde mutlak bir egemenlik sürdürmüştür. Tanzimat dönemiyle beraber, cumhuriyet düşüncesinden söz edilmeye başlamışsa da Osmanlı aydınları meşrutiyetin kurulmasını yeterli görmüşlerdi, meşrutiyetin daha ilerisine gidilmedi veya talep edilmedi. Osmanlı Devleti, 1876-1878 ve 1908-1918 yılları arasında meşruti monarşi ile yönetildi.

Osmanlı Devleti’nin yıkılması ile sonuçlanan 1. Dünya Savaşının ardından Mustafa Kemal önderliğinde başlatılan ulusal mücadelenin ilk yıllarında itibaren artık yönetimde halk iradesinin egemen olacağı açıkça ilan edilmiştir. Erzurum Kongresinin ardından 23 Temmuz 1919 tarihinde yayınlanan bildirinin üçüncü maddesindeki ‘’Ulusal kuvvetleri etken ve ulusal iradeyi egemen kılmak esastır’’ kararı cumhuriyeti kurma isteğinin bir ifadesidir.

Ulusal iradeyi somut olarak gösterecek meclis, İstanbul’un işgaliyle dağıtılan Mebusan Meclisi’nin dağıtılması üzerine “Büyük Millet Meclisi” adıyla 23 Nisan 1920’de Ankara’da toplandı. Olağanüstü yetkilerle donatılmış 390 kişilik meclisin başkanı aynı zamanda hükümet ve devlet başkanı olarak adlandırılmıştır.

Meclisin 20 Ocak 1921’de kabul ettiği Teşkilat-i Esasiye Kanunu ile egemenliğin Türk ulusuna ait olduğu ilan edildi. Saltanatın kendini hala Türk ulusunun temsilcisi saymasına karşı bir tepki olarak meclis,1 Kasım 1922’de aldığı kararla saltanatı kaldırdı.

1 Nisan 1923’te birinci meclisin dağıtılmasından sonra yeni meclis toplanıncaya kadar Mustafa Kemal’in direktifi ile yeni anayasa tasarısı hazırlıkları başlamıştır. Yeni anayasa tasarısı hazırlıkları sırasında Mustafa Kemal, çevresindekilerle Cumhuriyetin ilanı ile ilgili görüşmeler yapmıştır. 22 Nisan 1923’te ikdam gazetesinde yayınlanan demecinde ilk defa cumhuriyet kelimesini açıkça ortaya atması ülkede ve yurtdışında büyük yankı uyandırdı. 13 Ekim 1923’te TBMM’de kabul edilen tek maddelik yasa ile Başkentin İstanbul olacağı yolundaki beklentilere son verilerek, Cumhuriyetin ilanı için de bir adım atılmış oldu.

1 Kasım 1922’den itibaren saltanatın olmadığı ülke, meclis hükümeti tarafından yönetilmekteydi. Bu yönetimde de bakanların seçimle gelmesi bazı sorunları da beraberinde getirdi. Bu durum üzerine Meclis Başkanı Mustafa Kemal,25 Ekim 1923 akşamı hükümeti Çankaya da topladı. Toplantıda vekillerin istifasını istedi. Yeni seçilecek seçimde de vekillerin aday olmamasını istedi. Böylece Cumhuriyet rejiminin ilanına götürecek bir hükümet bunalımı oluşturuldu. 27 Ekim 1923’te Vekiller heyetinin istifası TBMM’de okunduktan sonra, yeni vekiller heyeti kurma yolundaki çalışmalarda sonuç alınamadı. Bunun üzerine Çankaya köşkünde İsmet Paşa, Fethi Bey, Kazım Paşa, Kemalettin Sami Paşa, Halit Paşa, Rize mebusu Fuat ve Afyon mebusu Ruşen Eşref Bey’i misafir olarak ağırlayan Mustafa Kemal Paşa, kabine bunalımından çıkma yolu üzerine görüştü ve misafirlerine “Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz” dedi. Mustafa Kemal Paşa ve İsmet Paşa birlikte kanun tasarısını hazırladı.

29 Ekim 1923 günü teklif edilen kanun tasarısı Kanun-ı Esasi Encümeni tarafından usulen incelenip tutanağı hazırlandı. Kanun birçok konuşmacının “Yaşasın Cumhuriyet” sesleriyle alkışlanan konuşmalarıyla kabul edildi. Cumhuriyetin ilanından sonra ulusal egemenliğin sağlanması için yasalar çıkartılmaya başlandı.

Cumhuriyetin 0n yıl gibi kısa süredeki ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel, tarım, sanayi ve eğitim alanındaki başarılarının dış politikada izlediği yurtta ve dünyada barış ilkesinin cumhuriyete kazandırdığı uluslararası saygınlığı vatandaşla paylaşmak adına, 10. Yıl kutlamaları çıkarılan kanun çerçevesinde yapılmıştır. 11 Haziran 1933’te çıkarılan 2305 sayılı kanun 12 maddeden oluşmuştur. Bu kanunun, Ankara’da oluşturulan yüksek komisyon tarafından planlanıp uygulatılacaktır.

  1. yıl kutlamaları da dönemi itibarıyla önem arz etmektedir. Bu kutlamaların kanun yada yayınlanacak yönetmelikler çerçevesinde coşkulu bir şekilde kutlanması gerekmektedir. Bu kutlamaların cumhuriyetin değerini ve önemini yansıtması dileğiyle…

Sağlıklı ve Mutlu Kalın.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER