Kuzey Yarımküreden bakıldığında, dünya saat yönünün tersine doğru ortalama 149,60 milyon kilometre mesafede Güneş’in çevresinde döner. Bir tam yörünge 365,256 gün sürer ve bu süre zarfında Dünya 940 milyon kilometre yol kat etmiş olur. Dünya’nın yörüngesi, Dünya’nın dönüşü olarak da bilinir ve bir yıldız yılıdır.
Evet, anlamışsınızdır. Konumuz yeni yıl. Yeni olan her şey gibi, yeni yıl da tüm insanlıkta bir umut yaratır.
Biz de yeni bir yıl başladığında umutluyuz ve umutluyuz. Umut, hayatımızın yenilenmiş bir öyküsünü yazmak için yeni bir sayfa açar.
Umudun pek çok açıdan tuhaf bir şeydir ve bulaşıcıdır. Keza, karamsarlık da öyle. Umut, gözlerimizi ve ruhumuzu önümüzdeki ufka çevirir ve bir yıl bitip yeni bir yıl yaklaşırken bakış açımızı ayarlamamız gerekir. Umudumuz içinde, önümüzde daha iyi günler, farklı fırsatlar, kullanılacak yeni tutumlar ve gerçekleştirilecek yeni eylemler görüyoruz. Umut değişim içerir. Değişim iki yönü kapsıyor. Öncelikle yaşadığımız, çalıştığımız ortamın daha verimli, daha anlamlı bir şekilde değişmesini umuyoruz. İkinci olarak, bazı şeyleri yapma şeklimizi değiştireceğimizi ve geliştirmeyi istediğimiz yeni yetenekleri değiştireceğimizi umarak kendimize ekeceğimiz yeni tohumları düşünürüz. Umut, değişim beklediğimiz ve değişimi yönlendirdiğimiz anlamına gelir.
Umudumuz hayatımızın sokaklarındaki çamurları temizler, çukurları doldurur, içeride kalmak için yeni çizgiler ve ilerlemek için yeni yönler çizer.
Yeni bir yıla girerken değişikliklerimizi uygulamaya başlıyoruz. Ocak ayına girerken yeni bir dünyaya adım atmış gibiyiz ve düşüncelerimizde tasarladığımız yeni yola tekrar adım atıp adım atamayacağımızdan emin değiliz. Gökyüzü daha karanlık, günler daha uzun görünüyor. Değişim umudumuz darbe alıyor.
Eğer umut tuhaf bir şeyse, o zaman değişimin ne olduğundan emin değilim. Değişim yalnızca kişinin kendi başına yapabileceği bir şeydir. Değişim arkadaşlardan, iş arkadaşlarından ve aileden oluşan bir topluluk tarafından desteklenebilir ve desteklenmektedir, ancak değişim yalnızca değişimi benimsemeye ihtiyaç duyan kişi tarafından gerçekleşebilir. Ve açık olmak gerekirse, hepimizin her hafta, her ay ve yılda bir şekilde değişmeye ihtiyacı var. Kişisel gelişim ve başarının tek sabiti değişimdir.
Değişimin gerçeği, değişimi başlatan kişinin değişebileceğini ummasıdır. Bu kişinin ne yazık ki farkına varamayacağı şey, onları destekleyen ve bu yolda onlara rehberlik etmeye istekli bir topluluğun var olduğudur. Hepimizin herkes için en iyisinin olmasını istediğimize inanıyorum. Ancak değişime en yakın olan kişi etrafındaki, destekleyici gözlerdeki umudu göremez.
Değişimin bizim ve başkaları için ne anlama geldiğine gözlerimizin açık olması gerekiyor. Değişimin zorlukları vardır (her zaman) ve bunu gerçekleştirmek için biraz daha terlememiz gerektiğini bilmemiz gerekiyor. Değişimimiz başkaları tarafından tahmin ettiğimizden daha fazla destekleniyor. Bu gerçeğin değişimimize olan güveni artırması gerekiyor.
Bu yıl kapanırken kendi umutlarım ve yapacağım değişikliklerin listesi üzerinde düşünüyorum. Geçtiğimiz yıl, 360 gün önce hayal bile edemeyeceğim şekillerde beni kutsadı. Aynı şekilde, geçen yıl beni hayal ettiğimden daha fazla hayal kırıklığına uğrattı. Hayat bu ama. Hayal kırıklıkları ve zorluklar içinde, işleri farklı yapmak, daha fazlasını öğrenmek ve daha fazlasını yapmak için enerji içinizde artar.
Olan her şeyi kontrol edemeyiz ancak nasıl tepki vereceğimizi ve nasıl davranacağımızı kontrol edebiliriz. Bunun içinde umudun ve değişimin ritmi tuhaf, anlamlı bir melodi yaratıyor. Umudumuzu diri tutmamız lazım. Değişikliklerimizi canlı tutmamız gerekiyor. Umutla ve değişimle yol almamız gerekiyor. Çevremizdeki toplumu kucaklamamız gerekiyor.
YORUMLAR