ATEŞ ÇEMBERİ

Sözlerime nasıl ve nereden başlayacağımı bilmiyorum. Öncelikle Şehit olan 12 askerimizin mekanları cennet olsun. Ailelerine ve halkımıza sabırlar versin. Birkaç gündür sosyal medya ve tv yorumcularını dinliyorum. Anlamaya çalışıyorum. Yorumcular ister istemez, farkına varmadan şehitlerimizi ve yakınlarını, ordu mensuplarını rencide edici kelimeler ve konuşmalar gerçekleştiriyorlar. Aynı zamanda bu vatanın evladı olarak bende rencide oluyorum. Şehitlerimizin evlerini sivil yaşantılarını veya gelir düzeylerinin düşüklüğünü göstererek gariban aileler, yoksul aileler diyerek toplumun şu anda ki ekonomi durumunu yansıtmaya çalışıyorlar.

Ekonominin bozukluğu gençlerin iş bulamaması toplumun yetişen genç neslini Uzman, Çavuş, Er ve Erbaşlığa yönelmek zorunda bırakıyor.

Vatan millet aşkı bir de ekonomik durumdan dolayı askerlik mesleğini seçiyorlar. Bu durumunda mütesebbibi mevcut yönetimin gelir düzeyinin farklılaşması alt ve üst gelirlilerin arasının açılmasıdır. Zengin çok zengin, fakir çok fakir. Tabi bunların sebepleri sırasıyla Eğitim – Tarım politikalarının yanlış olmasıdır. Bu iki konuyu yöneten bakanlar devamlı değişerek her gelen değişik bir politika uygulayarak işsizliği körüklemiştir. Bugünkü gelir düzeyi eşitsizliği ortaya çıkmıştır.

Sözün özü 4 yıl önce çıkarılan paralı askerliğe gelmek istiyorum. Milli savunma bakanlığının ve hükümetimizin çıkarmış olduğu bu kanun ne Türk milletinin birlik ve bütünlüğüne, ne örf ve adetlerimize, ne de dini İslam ümmetine uygun değildir. Bu toplum arasında ayrıştırmaya, nemelazımcılığa, duygusuzluğa yol açmaktadır. Bu böyle devam ederse geleceğimiz olan gençliğimizi kaybedeceğiz. Ülkemiz bu gençliğe emanettir. Gençliğin geleceğinden ülkenin geleceğinden karamsarım.

Sırasıyla ilk önce askerlik yasasının değişmesi gerekiyor. Bu ülkenin havasını suyunu ve tüm nimetlerinden yararlanan tüm vatandaşlarımızın zengin fakir, tahsilli tahsilsiz, yurt içinde yurt dışında işçi işveren ayırt etmeden tüm vatandaşlarımıza 18 ay askerlik yapması mecbur olmalı. Profesyonel askerliğe karşı değilim. Ne kadar çok profesyonel askerimiz olursa o kadar iyi olur. Ama her Türk genci askerliğini ayırt etmeden yapacak o kutsal üniformayı giyecek o peygamber ocağında bulunacak. O karavandan yiyecek ve içecek, o havayı teneffüs edecek. Askerlik ruhu bu genç bedenlere 18 ay askerlik sürecinde anca işliyor. Eğer bu askerlik kanunu değişmez ise korkarım bir 40 yıl sonra mezarımızda Hristiyan ve Yahudi postalları gezer. Çünkü coğrafyamızın konumu budur. Her zaman hilal ve hac savaşı bu topraklarda olmuştur ve olacaktır. Hazır olmak gerekir ve gençliğimizi gelecek neslimizi hazırlamak zorundayız. Bu Anadolu coğrafyasında, vatanımızda ezanlar dinmeyecek bayraklar inmeyecek diyorsak gerekeni kamuoyu nezdinde bizler, devlet nezdinde siyasilerin yapması gerekir.

Bu vatanı ecdadımız yüzyıllardır kanlarıyla sulayarak vatan haline getirmiştir. Kanlarımızla sulayarak yine de vatanımızı koruyacağız. Her Türk asker doğar düsturuyla toplumu ayrıştırmadan paralı askerliğe son diyoruz. Ne para ne pul vatan sevgisi olmadan askerlik yapılmaz. Vatan sevgisi olan tüm silahlı kuvvetlerimize ve teşkilatlarımıza selamlar olsun.

Bu bayrak için, ezan için, vatan için şehitlik mertebesine ulaşan ebediyete intikal eden gazilerimizin ruhları şad, mekanları cennet olsun.

Hakkınızı Helal Edin Yiğitlerim.