Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Hamza Yılmaz

Kentler ve bulaşıcı hastalıklar

 

 

 

Kentleşme uzun zamandır insani gelişme ve ilerleme ile ilişkilendirilmiştir, ancak son araştırmalar kentsel ortamların önemli eşitsizliklere ve sağlık sorunlarına da yol açabileceğini göstermiştir. Bu makale, kentleşmenin hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler ve bu ülkelerdeki hem zengin hem de yoksul nüfus üzerindeki olumsuz etkileriyle ilgilenmekte ve kentsel alanlardaki halk sağlığı sorunlarıyla ilgili sorunları ele almaktadır.

Şehirlerde çok sayıda insan toplandığında, özellikle yoksullar için birçok sorun ortaya çıkıyor. Örneğin, kentsel bir gecekondu bölgesine yerleşen birçok kırsal göçmen, ailelerini ve evcil hayvanlarını (hem evcil hem de çiftlik hayvanları) yanlarında getirir. Bu insan ve hayvan akını, tüm göçmenlerin dolaşımdaki bulaşıcı hastalıklara karşı savunmasız kalmasına ve kentsel bir bulaşma döngüsü oluşturma potansiyeline yol açmaktadır. Ayrıca, kentsel yoksulların çoğu, düzensiz, sıkışık koşullara sahip, aşırı kalabalık, açık kanalizasyonların yakınında konumlanmış ve heyelan, sel veya endüstriyel tehlikelere maruz kalan yamaçlar, nehir kıyıları ve su havzaları gibi coğrafi olarak tehlikeli alanlarla sınırlı gecekondularda yaşıyor.

Kentsel yoksulların sosyo-ekonomik koşullarını iyileştiren ve daha iyi sağlıklarını destekleyen politikalar yeterli mi değil mi, bu durum, bugün soru işaretleri barındırmaktadır.

Kentleşme, nüfusun kırsal alanlardan kentsel alanlara kitlesel hareketini ve bunun sonucunda kentsel ortamlarda meydana gelen fiziksel değişiklikleri ifade eder.

Şehirlerin tüm toplumlarda çok yönlü işlevleri olduğu bilinmektedir. Birçok ulusun teknolojik gelişiminin ve ekonomik büyümesinin kalbidirler, aynı zamanda yoksulluk, eşitsizlik, çevresel tehlikeler ve bulaşıcı hastalıklar için bir üreme alanı olarak hizmet ederler.  Tüm bu faktörler bulaşıcı ve bulaşıcı olmayan hastalıkların yayılmasına, kirliliğe, yetersiz beslenmeye, karayolu trafiğine vb. Yoksulların karşılaştığı sorunlar diğer şehir sakinlerine de sıçrar. Kentleşme eğilimi devam ettikçe, bu yayılma etkisi artmakta ve dünya nüfusunun giderek daha fazla etkilenmesiyle küresel bir boyut kazanmaktadır.

Kentleşmeden kaynaklanan başlıca sağlık sorunlarından bazıları, yetersiz beslenme, kirlilikle ilgili sağlık koşulları ve bulaşıcı hastalıklar, kötü temizlik ve barınma koşulları ve ilgili sağlık koşullarını içerir. Bunlar, halk sağlığı sistemlerini ve kaynaklarını zorlarken, bireysel yaşam kalitesi üzerinde doğrudan etkilere sahiptir.

Kentleşme, yoksul nüfusların beslenme sağlığı üzerinde önemli bir olumsuz etkiye sahiptir. Sınırlı mali kaynaklara sahip oldukları ve şehirlerde gıda maliyeti daha yüksek olduğu için, kent yoksulları besleyici diyetlerden yoksundur ve bu da hastalığa yol açar, bu da etkilenenler arasında iştah kaybına ve besinlerin zayıf emilmesine katkıda bulunur.

Kent sakinleri ayrıca, büyüyen bir küresel halk sağlığı sorunu olan aşırı beslenme ve obeziteden muzdariptir. Obezite ve diğer yaşam tarzı koşulları, kronik hastalıklara (kanserler, diyabet ve kalp hastalıkları gibi) katkıda bulunur. Obezite en çok zenginler arasında yaygın olmasına rağmen, uluslararası kuruluşlar son yıllarda orta sınıf ve yoksullar arasında artan kilonun ortaya çıktığını kaydetti.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER